Ölçme
ve Değerlendirme
1. Aşağıdaki
cümlelerin bildirdiği yargılar doğru ise karşılarına “D”, yanlış ise “Y”
yazınız.
• Öğretici
metinlerde güdülen temel amaç etkileyiciliktir. ( Y )
• Tarihsel
olayları konu alan metinlere “tarihî metin” denir. ( D)
• Evrenin
oluşumu, insanlığın varlığı ile ilgili sorulara yanıt olması için üretilmiş
bilgiler felsefi bilgi grubunda yer alır. ( D )
2. Aşağıdaki
cümlelerde boş bırakılan yerlere uygun kelimeleri
yazınız.
• Öğretici
metinlerin yazılış amacı bilgi vermektedir.
• Öğretici
metinlerde anlam birimleri bir ana düşünce etrafında
birleşir.
• Öğretici
metinlerin dilinin belirgin
özelliği açıklayıcı ve nesnel olmasıdır.
3. Aşağıda
verilenlerden hangisi öğretici metin türlerinden
biridir?
A)
Masal B) Hikâye
C)
Roman D) Röportaj
E)
Fabl
CEVAP: D
4. Aşağıda
verilenlerden hangisi “Laiklik” ilkesine aykırıdır?
A)
Sosyal hayatta serbestlik B) Din ve vicdan
hürriyeti
C)
Düşünce özgürlüğü D) Başka inançlara saygı
E)
Dogmalara bağlılık
cevap:
E
2. ÜNİTE ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME
1. Öğretici
metinlerle ilgili aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerlere uygun kelimeleri
yazınız.
• Tanınmış
kişilerin hayatını anlatan
eserlere biyografi denir.
• Makaledesöylenenlerin
belgelere, kanıtlara dayanması gerekir.
• Anı metinlerde
anlatılanlar kronolojik bir sıra içinde verilir.
2. Aşağıdaki
cümlelerin bildirdiği yargılar doğru ise karşılarına “D”, yanhş ise “Y”
yazınız.
• Denemelerde
öznel bir anlatıma yer verilir. ( D )
• Makalede,
konunun ciddiyetine bağlı olarak tarafsız ve bilimsel bir üslup kullanılır. ( D
)
• Fıkrada,
görüş ve düşünceleri kanıtlama amacı güdülür. ( Y )
• Röportaj
gazete çevresinde oluşan öğretici metinlerdendir. ( D )
• Eleştiride
eser, yazar, uygulamalar ve dönem ele alınır. ( D )
• Günlükler,
yaşanılanların ve görülenlerin günü gününe yazılması sonucu ortaya çıkan
metinlerdir. ( D )
3. —.
Montaigne (Monteyn)’in kendine dönük, söyleşi havasında, gelişigüzel yazılmış
duygusu uyandıran; Bacon (Beykın)’ın ise nesnel, özlü, betimleyici denemeler
yazdığı söylenir. İki denemecinin yalnızca biçiminin değil, bakıp yorumladıkları
dünyanın da farklı olduğu görülebilir. Montaigne (Monteyn)’in denemelerini,
“kendi benliğini anlamak için” oluşturduğu, Bacon (Beykın)’ınsa “değişik
alanlarda edindiği gözlem ve deneyimleri insanların yararlanabileceği bir
bilgelikle” yazdığı, denemelerinden anlaşılmaktadır.
Bu
parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden
hangisi getirilemez?
A) Denemenin
dokusu yazardan yazara değişir.
B) Her
denemecinin anlatım biçimi kendine özgüdür.
C) Denemenin
konuşma tadı taşıması dilin kullanımıyla ilgilidir.
D) Her
denemecinin bir çıraklık bir de ustalık dönemi
vardır.
E) Deneme,
kişiselliğe dayalı, rahat okunan bir yazı türüdür.
(2009/ÖSS)
Cevap:
D
SAYFA 43
4. I.
Makale açıklayıcı nitelik
II. Otobiyografi
3. kişili anlatım
III. Köşe
yazısı güncel sorunlar
IV. Hitabet
seslenme sözleri
V. Masal
tekerlemeler
Yukarıdaki
numaralanmış terimlerden hangisi
karşısındakiyle ilişkilendirilemez?
A)
I. B) II. C) III.
D)
IV. E) V.
(2010/YLS)
Açıklama:
Otobiyografide birinci kişili anlatım vardır. Yazar, kendi hayat hikayesini
anlatmaktadır.
5. Aşağıdakilerin
hangisinde boş bırakılan yere ayraç içindeki sözcük getirilirse
tanımyanlış olur?
A) …………….yazarın
herhangi bir konu üzerinde kesin sonuçlara varmadan, kişisel görüş ve
düşüncelerini senli benli bir anlatım içinde verdiği yazı türüdür.
(Makale)
B)
……………..ünlü kişilerin yaşamlarını, yaptıklarını, yaşadıkları döneme katkılarını
anlatan yazı ve kitaplara denir. (Biyografi)
C) Bir
kimsenin kendi yaşam öyküsünü kendisinin yazıp anlattığı yapıtlara denir.
(Otobiyografi)
D) Bir
topluluk önünde belirli bir konuda yapılan etkili ve inandırıcı
konuşmalara denir. (Nutuk)
E) Bir
yazarın, başından geçen ya da tanık olduğu olay ve olguları bilgilerine,
gözlemlerine dayanarak anlattığı yazı türüne denir.
(Anı)
doğru cevap A
6. “Ben
gazetedeki köşemde roman eleştirileri yapmam. Zaten bu köşenin görevi de
eleştiri değildir. Amacım, okuyucuya bazı günlük sorunları tanıtmak, bu sorunlar
hakkında düşüncelerimi, derinliğe inmeden, kanıtlamaya kalkmadan söylemektir.
Kısa, yoğun, günübirlik yazılardır bunlar.” diyen bir sanatçmm özellikle
hangi türde yazdığı söylenebilir?
A)
Mektup B) Fıkra C) Deneme
D)
Makale E) Anı
(1984/ÖYS)
Cevap:
B
7. “Her
gün yazıyorum. Her gün gazetede çıkıyor bunlar. Güncel sorunlar yanında edebiyat
yazıları da yazıyorum. Bunları, hikâyelere benzer, hikâyecikler biçiminde
oluşturuyorum. Yazılarımı bu türün bilinen, alışılmış tekniğiyle değil, kendi
istediğim gibi yazdım ve okuyucu da bunu benimsedi. Bu da benim için sürekli
edebiyat çalışması oluyor.”
Yazarın
paragrafta sözünü ettiği yazı türü aşağıdakilerden hangisi
olabilir?
A)
Makale B) Deneme C) Fıkra
D)
Hikâye E) Günlük
(1985/ÖYS)
Cevap:
C
SAYFA 44
8. Yazar,
bir toplum gerçeğini belirtmek istiyor. Bir çevreyi, bu çevrenin kişilerini
görmüş, biliyor. Bundan bir roman çıkarmak istemiş. Ne var ki romanı okuyup
bitirdikten sonra, zihnimizde yalnız birtakım olayların izleri kalıyor. Bir de
yazarın bunlara karşı yergici tutumu. Yazarın tutumunu beğeniyor, öfkesine
katılıyoruz. Ama bu, kitabı deneme ile röportaj arası bir yapıt olmaktan
kurtaramıyor. Daha doğrusu ona bir roman tadı
kazandırmıyor.
Bu
parçada, aşağıdaki edebiyat türlerinden hangisine özgü nitelikler ağır
basmaktadır?
A) Günlük
B) Eleştiri
C) Anı
D) Fıkra
E) Makale
(1989/ÖYS)
Cevap:
B
9. Yazarın,
bilimsel bir konuda iddia ve ispat kaygısı güderek düşüncelerini açıkladığı yazı
türüne ne ad verilir?
A) Deneme
B) Anı
C) Eleştiri
D) Röportaj
E) Makale
Cevap:
E
10. Türk
edebiyatında bu türün örnekleri, Cumhuriyet’ten önce de verilmiştir. Evliya
Çelebi’nin “Seyahatname”si edebiyatımızda bu türün ilk örneklerinden biri
olarak sayılır. Seydi Ali Reis, Yirmi Sekiz Mehmet Çelebi, Ahmet Mithat Efendi,
Falih Rıfkı Atay ve Reşat Nuri Güntekin’in de bu türde eseri
vardır.
Bu
parçada sözü edilen yazınsal tür aşağıdakilerden hangisidir?
A) Öykü
B) Anı
C) Roman
D) Deneme
E) Gezi
11. Bu,
son bir yıl içinde okuduğum romanlar arasında etkisinden uzun süre
kurtulamadığım bir çeviri roman. Yazar, bu romanında öncekilerden farklı bir
yol izlemiş. Bir kahramanın çevresinde gelişen bir öykü kurgulamış. Abartıyla
yalınlığı, komediyle trajedinin özelliklerini bir arada kullanmış. Bir yıl gibi
bir zaman dilimini çok az geri dönüşlerle anlatmış. Haftalarca “çok satanlar”
listesinde yer alan bu çeviri yapıt, Türk okurundan gördüğü ilgiyi Fransız ve
İngiliz okurlardan görmemiş. Bu durum, çevirmenin başarısı olarak
değerlendirilebilir.
Bu
parçada aşağıdaki yazı türlerinden hangisine ait özellikler ağır
basmaktadır?
A) Makale
B) Deneme
C) Eleştiri
D) Fıkra
E) Günlük
(2006/ÖSS)
Cevap:
C
12. Nurullah
Ataç’la ilgili aşağıdaki yargılardan
hangisi yanlıştır?
A) Eleştiri
türünün gelişmesinde önemli katkıda bulunmuştur.
B) Dilimizin
özleşmesine öncülük etmiştir.
C) Konuşma
dilindeki devrik cümlenin yazıda da kullanılmasını yaygınlaştırmaya
çalışmıştır.
D) Yaşadığı
dönemde deneme türünün başarılı bir temsilcisi olmuştur.
E) Öykü
alanında da ürünler vermiştir.
(1995/ÖYS)
Cevap:
E
13. İnsanların
işine yaramayan bir mesleği yapmaktan utanç duyardım.” Bana bu sözü, Aşağı Fırat
Bölgesi’nde MÖ 4000 yıllarını araştıran Çinli bir arkeolog söyledi. Kazıdan
çıkardıklarını bilgisayara göndermek üzere kodlamaktaydı o sırada. İlk bakışta
binlerce yıl öncesinin bir çömlek parçasını ya da bozkır toprağını araştırmayı
amaçlayan bir çalışmanın, bilim çevreleri dışındaki insanların ne işine
yarayacağı sorulabilir. Tıpkı sözcükleri yan yana, alt alta sıralayarak şiir
yazmanın ne işe yaradığının sorulabileceği gibi. Ama günümüzden 6000 yıl önce
Sümerlerin kumlu toprakta bitki yetiştirmenin gizini bulduğunu ortaya çıkarmak
arkeolojinin insanlığa bir armağanıdır. Bunun gibi ben de sıkıntılı günlerimde
Neruda ve Nazım’la konuşarak yaşamımı yönlendirirken şiirin bu yararını nasıl
göz ardı edebilirim.
Bu
parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Tanımlama
B) Alıntı
C) Nesnel
veriler
D) Karşılaştırma
E) Terimler
(2010/LYS)
Cevap:
A
SAYFA
46
14. Yaşadığımız
günleri duyurur bize edebiyat dergileri. Yaşamı kalıcı yanlarıyla verir. Hele en
taze şiirler, dizeler! Ataç, “Ölürken bana en genç şairin en son şiirinden
dizeler okusunlar.” demiş. Ben de her sabah uyanır uyanmaz, her gece yatmadan
önce, en yeni dizeleri okurum. Taze dizelerle yaşamak kadar kişiyi gençleştiren,
yaşama bağlayan bir şey olamaz. Ne demiş Baudelaire (Bodler): “Sağlıklı bir kişi
yirmi dört saat ekmeksiz yaşar ama şiirsiz asla.” Şiir okumanın tadını
alırsanız siz de hak verirsiniz bu söze.
Bu
parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Tanıklıklardan
yararlanılması
B) Olasılık
dile getirilmesi
C) Koşul
belirtilmesi
D) Öznellik
ağır basması
E) Nitelendirmelerden
yararlanması
(2010/LYS)
Cevap:
B
15. Aşağıdakilerden
hangisi, biyografi ile otobiyografi arasındaki farklardan
birideğildir?
A) Biyografide
dolaylı, otobiyografide doğrudan anlatımın olması
B) Biyografide
nesnelliğin, otobiyografide yer yer öznelliğin ağır
basması
C) Biyografinin
kişinin dış dünyasına, otobiyografinin iç dünyasına yönelik
olması
D) Biyografide
belgelerin, otobiyografide belleğin önem kazanması
E) Biyografide
ve otobiyografide kişinin anlatılanları kendisiyle sınırlaması
Cevap:
E
Bu yazı edebiyatfatihi.blogspot.com sitesinden alınmıştır. İlk kez orayada yayınlanmıştır.
0 Yorumlarınız