İLETİŞİM SAYFA 10
HAZIRLIK
1....................
2. Kendi dışında başka bir şeyi gösteren, düşündüren, onun
yerini alabilen, sözcük, nesne, görünüş veya olgulara gösterge denir.
1. Dil göstergesi: Söz veya
yazıyla gerçekleştirilen her türlü fiil bu gruba girer. Her sözcük bir dil
göstergesidir.
2. Doğal gösterge: Doğal
güzellikler, yaprakların sararması gibi durumlar doğal
göstergelerdir.
3. Sosyal gösterge: Trafik
ışıkları, görgü kuralları gibi sosyal ögeler, sosyal
göstergelerdir.
İletişimde kullanılan göstergeler
1. Dil göstergeleri: Söz ve
yazıyla gerçekleştirilen her eylem bu gruba girer. İnsan duygu ve düşüncelerini
en iyi şekilde dil ile anlatır. Dille gerçekleştirilen iletişim resim, şekil,
işaret ve vücut diliyle yapılan iletişimden daha güçlü ve daha
kullanılışlıdır.
2. Dil dışı göstergeler:
Resim, şekil, işaret, hareket, jest ve mimikler bu gruba girer.
- A. Belirti: Amacı
olmayan, istem dışı gelişen doğal göstergelere denir. Belirtide gösteren ile
gösterilen arasındaki ilişki nedenlidir. Örneğin; dumanın görülmesi ateşin
olduğunu gösterir.
- B. Belirtke: İletişim
kurma, bir ileti aktarma, bir bilgi verme amacı içeren göstergelerdir. Gösteren
ve gösterilen arasındaki ilişki nedensiz ve uzlaşımsaldır. Örneğin; Trafik
levhaları
- C. İkon: Dili
kullanmadan bilgi ve iletileri aktaran en basit araçlardır. Temelde benzerlik
ilişkisi vardır. Örneğin, bir kişinin fotoğrafları, resim, heykel
vb.
- D. Simge: Bir
toplumda bir gösteren ile gösterilen arasında sürekliliğini koruyan uzlaşımsal
ve çoğunlukla da nedensiz olan ilişkiye dayanan görsel biçime denir.
3. Göstergeleri inceleyen bilim dalına Göstergebilim veya semiyotik denir.
4. Atatürk'ün basınla ilgili
Sözleri
Basın, milletin müşterek sesidir. Bir milleti aydınlatma
ve irşatta, bir millete muhtaç olduğu fikrî gıdayı vermekte, hulâsa bir milletin
hedefi saadet olan müşterek bir istikamette yürümesini teminde, basın başlı
başına bir kuvvet, bir mektep, bir rehberdir.
Basın hürriyetinden doğan mahzurların giderilme vasıtası,
yine basın hürriyetidir. (1925)
Basının tam ve geniş hürriyeti iyi kullanmasının, ne
derecede nazik bir vaziyet olduğunu söylemeye lüzum görmem. Her türlü kanuni
kayıtlardan evvel bir kalem sahibinin ilme, ihtiyaca ve kendi siyasi
telakkilerine olduğu kadar vatandaşların hukukuna ve memleketin, her türlü
hususi telakkilerin üstünde olan, yüksek menfaatlerine de dikkat ve hürmet etmek
manevi zorunluluğu, asıl bu mecburiyettir ki umumi düzeni temin edebilir.
Bununla beraber bu yolda yanılma ve kusur olsa bile; bu kusuru düzeltecek etken
ve vasıta; basın hürriyetinden doğan mahzurların giderilme vasıtası, yine basın
hürriyetidir.
Cumhuriyet devrinin kendi anlayış ve ahlâkını taşıyan
basınını yine ancak Cumhuriyetin kendisi yetiştirir. Bir taraftan geçmiş devir
gazetelerinin ve adamlarının düzeltilmesi mümkün olmayanları ulusun gözünde
belirlenirken, öte taraftan Cumhuriyet basınının temiz ve feyizli sahası
genişleyip yükselmektedir. Büyük ve soylu ulusumuzun yeni çalışma ve uygarlık
yaşamını kolaylaştırıp özendirecek işte ancak bu anlayıştaki basın olacaktır. (1
Kasım 1925, TBMM)
Gazeteciler, gördüklerini, düşündüklerini, bildiklerini
samimiyetle yazmalıdır.
Gazeteciler, kanunun ve umumun menfaatlerinin aksine
muamelelere şahit ve vakıf oldukları takdirde gerekli yayında bulunmalıdır.
Matbuat hiçbir sebeple tahakküm ve nüfuza tabi
tutulamaz.
5.İletişim:
İletişim, iletilen bilginin hem gönderici hem de alıcı
tarafından anlaşıldığı ortamda bilginin bir göndericiden bir alıcıya aktarılma
sürecidir.
6. kuşlar nasıl iletişim
kurar?
Kuşların ses telleri yoktur. Ses üretmek için bir kuşun ses
kutusu boyunca titreşimler gönderilir. Bu ses kutusuna ne kadar çok kas
bağlıysa, o kadar çok ses çıkarabilir. Örneğin bülbüllerin çok fazla kası vardır
ve birçok farklı ses çıkarabilirler.
Özellikle ormanlar, otlaklar ve bataklıklar gibi,
bitkilerin, görüşe engel olduğu yerlerde iletişim kuşlar için çok önemli
olmaktadır. Kuşlar, şarkı söylemek, çığlık atmak, hafifçe vurmak ve davul sesi
çıkartmak gibi yöntemlerle iletişim kurarlar. Her türün kendine özgü şarkısı ya
da şarkıları vardır. Hatta bazı kuşların bir düzineden fazla ıslığı ve şarkısı
vardır. Bazı kuşlar da diğer türlerin şarkılarını ya da insanları taklit
edebilirler.
sayfa: 11.
* Fotoğrafın sizde uyandırdığı
duyguları yazınız.
c. Fotoğrafta sahilde
hafif dalgalı denizi seyreden bir insan görünmektedir.
* Şair gözleri kapalı olduğu halde iletişimi nasıl sağlamış
olabilir?
c.. “İstanbul’u Dinliyorum şiiri duyumsal bir şiirdir;
fakat bütün duyular işlevlerini kulağa yüklemişlerdir. Orhan Veli, bu şiirinde
sinestezi (bir duyu organının işlevini başka bir duyu organına yükleme)
bakımından değişik bir yöntem uygulayarak, İstanbul’a gözleriyle değil; işitme
duyusu aracılığıyla bakar.”.
* "Serin serin Kapalı Çarşı,
Çekiç sesleri geliyor doklardan, Güzelim bahar rüzgârında ter kokuları;"
mısralarında şairin duygularını harekete geçiren ögeler
nelerdir?
c.. Rüzgarın serin
asmesi, çekiç sesleri ve bahar rüzgarı şairin duygularını harekete
geçiriyor.
* "Beyaz bir ay doğuyor
fıstıkların arkasından / Kalbinin vuruşundan anlıyorum;" mısralarında
bildirilen ayın doğuşunu iletişim, dil ve kültür bağlamında
açıklayınız.
c. Burada ay fıstık ağaçları arasından doğmakta. bu
bölgesel bir yaklaşımdır. her yerde fıstık ağacı yoktur. kalbinin vuruşundan
anlıyorum ifadesi de dilin mecaz yönünü ortaya koyar, bütün bu unsurları
birleştirdiğimiz vakit iletişim kültüre ve dilin kullanımına göre değiştiğini
görürüz. ayın doğuşu farkıl kültür ve bölgelerde farklı ifade edilebilir.
1. Etkinlik:
1. İletişim:
İletişim, iletilen bilginin hem gönderici hem de alıcı tarafından anlaşıldığı
ortamda bilginin bir göndericiden bir alıcıya aktarılma sürecidir.
2.İletişlimin meydana gelmesi için öncelikle bir göndericinin ve alıcınınolması şarttır. Gönderici ile alıcının
kendi arasında bu iletişim sözlü iletişim, yazılı iletişim ya da simgeye dayalı
olabilir. İletişim için aşağıdaki ögeler gereklidir.
Gönderici: Düşünceyi
iletendir. Gönderici, düşünceyi bir mantık temeline dayandırarak
iletir.
Alıcı: Düşünceyi alan
ve bu düşünceyi yorumlayandır.
İleti: Gönderenden
alıcıya iletilen düşünce yada istektir.
Kanal: Düşüncenin
iletilme şeklidir.
Dönüt: Gönderen ve
alıcı arasındaki fikir alışverişidir.
Bağlam: İletişimin
gerçekleştiği mekandır.
3. iletişim çeşitleri nelerdir?
c. 1) Sözlü İletişim:
Sözlü iletişimler "dil ve dil-ötesi" olmak üzere 2 alt sınıfa ayrılmaktadır.
İnsanların karşılıklı konuşmalarını hatta mektuplaşmalarını "dille iletişim"
kabul edebiliriz. Dille iletişimde kişiler, ürettikleri bilgileri birbirlerine
ileterek anlamlandırırlar. Dil-ötesi iletişim, sesin niteliği ile ilgilidir;
sesin tonu ve sesin hızı, şiddeti, hangi kelimelerin vurgulandığı, duraklamalar
vb özellikler, dil-ötesi iletişim sayılır. Dille iletişimde kişilerin "ne
söyledikleri", dil ötesi iletişimde ise, "nasıl söyledikleri"
önemlidir.
2) Yazılı İletişim:
İnsanın zaman ve mekandaki ilişki sınırlılıklarını genişletmede en etkin
iletişim biçimidir. Uzaktan haberleşmede, bilgi ve deneyimleri zaman içinde
biriktirme de sözlü iletişime göre daha güvenilir bir yol olan yazı ile
iletmenin kökeni, mağara resimlerindedir.
3) Sözsüz İletişim: Yüz
ifadeleri, el ve kol hareketleri, bedenin duruş tarzı, sesin tonu gibi sözsüz
mesajlar kullanılarak kurulan iletişimdir.
Yukarıdaki iletişim çeşitleri
çeşitli araçlarla gerçekleşir. Dar manada aşağıda sayacaklarımız iletişim çeşidi
sayılabilir:
Mektupla iletişim
Basın yayın yoluyla iletişim
İnternetle iletişim
Telefonla iletişim
Radyoyla iletişim
Telgrafla iletişim
Konferans
Televizyonla iletişim
2. Etkinlik:
???? İnsan uzun süre
hiç konuşmadan duramaz. Böyle bir durumda insan kendini sıkılmış, bunalmışve
yalnız hisseder.
???? Öğretmen ve
öğrenciler hiç konuşmadan ders işlenemez. iletişimin olması için alıcı verivi ve
ileti olması gerekir.
???? Birinci resimde
insanların konuşarak iletişim kurduğunu ikinci resimde is azürafaların dokunarak
iletişim kurduğu görülüyor.
3. Etkinlik:
Orhan, Esma'ya dönerek "Bu gün hava çok güzel! "
dedi.
**Yukarıdaki cümlede Orhan Esma'ya "Bu gün hava çok güzel"
demektedir.
* *Çünkü iletişim
olması için mutlaka gönderen(Verici) alıcı ve ileti olması gerekmektedir.
** Merhaba ifadesi ile iletişimin gerçekleşmesi için
gerekli olan üç öge: alıcı verici ve iletidir.
***
Gönderici: Orhan Alıcı: Esma, İleti: Bugün hava çok
güzel
4.
Etkinlik
? gönderici: Fatma Hanım,
Mehmet Bey, Alıcı: Emre ve Garson
İletiler: Ben aç değilim,
Yalnızca ayran içeceğim/ Ben de hafif bir şeyler yemek istiyorum, mevsim
salatası tam bana göre/ ben çok açım. önce çorba
içeceğim.
? konuşmaların alıcıya
ulaşmasını sağlayan sözlü anlatım( kanal)dır.
? İletişimi gerçekleştirenlerden biri konuşma engelli
olsaydı diğer kişilerle yazı yoluyla veya işaret diliyle iletişim
kurabilirdi.
Kaynak; http://yeniedebiyat.blogspot.com
0 Yorumlarınız