Edebiyatta batılılaşmanın asıl ihtilâlcısıdır. Şair-i Azam olarak bilinir. Kurallara uymayan,
batı şiirinde gördüğü her yeniliği Türk şiirine uygulayan, divan şiirini bitiren o olmuştur. Doğu ve batı şiirini işlendikleri yerlere giderek öğrenmiştir. Sanatında romantik etkiler vardır. Zengin bir lirizm
bulunan şiirlerinde vezne, kafiyeye, söze, dile pek önem vermemiştir. Taşkınlık ve yücelik,
söyleyişteki tezat onun şiirinin önemli özellikleridir. Şiirlerinde ve tiyatrolarında tarihî konular
önemli bir yer tutar. Soyut kavramlar, hayat, tabiat, ölüm, insan, onun işlediği konulardır.
Şiirleri: Sahra, Belde, Makber, Ölü, Bunlar O’dur, Hacle, Bâlâdan Bir Ses, Garam…
Yirmiye yakın tiyatrosu vardır. Sahnelenmesi imkânsız tiyatro eserleri yazmıştır. Bu
eserlerde insanların yanında ölüler, ruhlar, hayaletler, periler de rol alır. Tiyatroda egzotik, tarihî,
millî ve dinî konuları işlemiştir. Bazı oyunlarında Shakespeare’in tesiri görülür. Hepsi de dramdır ve
bazıları mensur bazıları da manzumdur. İlk tiyatro eseri Macera-yı Aşk’tır. Tarık, Finten, Eşber,
Nesteren, Sardanapal, İlhan, Hakan, Liberte önemli tiyatro eserleridir.
0 Yorumlarınız