10. Sınıf Edebiyat Kitabı Sayfa 188 - 194 etkinlikleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
10. Sınıf Edebiyat Kitabı Sayfa 188 - 194 etkinlikleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

10. Sınıf Edebiyat Kitabı Sayfa 188 - 194 Soruları ve Cevapları ( Karagöz ) [ Fırat Yayınları ]


KARAGÖZ
Hazırlık – Sayfa 188
1.
Meddah:
Halk toplulukları karşısında bir çeşit monologla oluşturulan oyunlardır.
Meddahlık; oyuncunun tek başına hazırlayıp yürüttüğü seyirlik oyunlardır.
Meddahlarda aranan başlıca hünerler:
- Kız, kadın, kocakarı, çocuk seslerini konuşma, ağlama, gülme benzerlerini; değirmen, çıkrık, araba, Bostan dolabı, hayvan sesleri çıkarabilmektir.
- Meddahlık hareketten çok ses taklidi, jest ve mimiklere dayanan bir sanattır.
Karagöz: Beyaz perde üzerine bir takın tasvirlerin gölgelerini yansıtmak suretiyle gösterilen temaşa çeşididir. Meddahlık ile orta oyununa yakınlığı ve aşağı yukarı aynı teatral unsurları, komik temaları kullanması dolayısı ile karagözü de sözlü tiyatro geleneğimizin bir basamağı sayabiliriz.
Bu hayal oyununun perde arkasına yerleşerek hüner gösteren bir tek aktörü vardır. Bu aktörün oyun içinde kullandığı malzemeler perde, ışık ve tasvirlerdir.
Orta Oyunu:Sözlü tiyatro verimlerimizin belli başlı ve çağdaş tiyatroya en fazla yaklaşan çeşidi orta oyunudur. Orta oyununda yuvarlak bir sahne, seyircilerin ortasında yer almaktadır. Oyuncular seyircilerle çevrilmiş bu sahnede oyun oynarlar. Bu sahnede dekor birkaç sandalye ile masadan ibarettir. Pişekâr ve Kavuklu oyunların temel karakterleridir.
Köy tiyatrosu geleneği: Kırsal bölgelerde, köylerde görülen, daha çok yöresel yaşamdan konularını alan seyirlik oyunların oluşturduğu bir tiyatro geleneğidir. Kökleri geçmişi dayanır. Bolluk, savaş, sevgi, kıskançlık yoksulluk gibi konular işlenir. Köy seyirlik oyunu da denilen bu oyunlar sözlü gelenek içinde yer alır. Oyunların içeriği ve yapısı, yörelere göre farklılıklar gösterebilir. Oyuncular genellikle profesyonel değildir. Kılık değiştirme, kişileştirme, maskeler ve müzik oyun içinde yer alabilir. Köylü tiyatro geleneği içinde yer alan oyunlarda kalıplaşmış sözlerin yanı sıra doğaçlamalar da bulunur.
2. Orta oyunu geleneği çok nadir olarak geleneklerini devam ettiren bazı Anadolu köylerimizde yaşamaktadır.
3.

İMAMBAYILDI
OYNAYANLAR: Evin Hanımı, Evin Hizmetçisi, İmam
HANIM-(Süslenmedeki son rötuşlarını tamamlar, üstüne tekrar bakar ve elindeki zili çalar) Kızım, Ayşe gel bakiyim buraya
HİZMETCİ KIZ-(Koşarak gelir) Buyurun hanımım
HANIM-Ben çarşıya gidiyorum Sen etrafı sil süpür sonra da akşam yemeği için bize imambayıldı yap Evin beyi de çok beğenir bilirsin
HİZMETCİ KIZ-Peki hanımım
HANIM-Haydi hoş çakal
(Hanım çıkar kız kendi kendine konuşur)
HİZMETCİ KIZ-İmambayıldı, ha nasıl olacak ki Hah buldum (telefonu alır ve konuşur)
Alo İmam Efendi ben Ayşe Sare Nur Hanımefendinin hizmetçisiyim Hanımım sizi bir kahve içimlik bizim eve bekliyor Gelebilir misiniz? Peki, efendim bekliyoruz (telefonu kapatır )
(Kapı çalar imam gelir )
İMAM-Selamın aleyküm kızım
HİZMETCİ KIZ-Hoş geldiniz efendim (elini öper)
Hizmetçi onu içeri buyur eder ve oturması için yer gösterir
HİZMETCİ KIZ- Buyurun efendim hanımım az sonra gelecekler
Ben kahvenizi getireyim(çıkar)
Tekrar elinde kahve ile gelir )
İMAM – Sağol kızım ellerine sağlık (Kahveyi içer tabağı yerdeki masaya koyar tam bu sırada hizmetli kız arkasından tava ile kafasına vurur ve onu bayıltır)
İşte imambayıldı (onu mutfağa sürükler, zil çalar)
HİZMETCİ KIZ-Buyurun hanımım alıyım (üstündeki mantoyu alır )Çok yorulmuş olmalısınız
HANIM-—Merhaba Ayşe Evet çok yoruldum
Her şey tamam mı (oturur)Çok açıktım imambayıldı yaptın mı?
HİZMETCİ KIZ Evet hanımım
Evin hanımı—Tabağa koy getir tadına bakayım
HİZMETCİ KIZ- Tabağa sığmaz hanımım
HANIM–Tepsiye koy o zaman
HİZMETCİ KIZ -Tepsiye de sığmaz hanımım
HANIM—Dur bakalım sen nasıl imambayıldı yaptın (gider bayılmış imamı görür)A Aaa imamı bayıltmışsın Ama ben yemeğini istemiştim kızım
5. İmkanınız varsa günümüz şovmenlerden birini CD’den izleyiniz.
6. Yanlış anlamalardan, insanlıkların düştükleri gülünç durumlardan, entrikalardan, hicivlerden, toplumun aksayan yönlerinden, ağız ve yöresel konuşmalardan v.b yararlanılır.
7. Doğaçlama olarak oynanan tek kişilik oyunlarda en gerekli olan şey adamın zekâsı, bilgisi ve söz söylemedeki başarısıdır.
Sayfa 192
1.a.
KARAGÖZ
Karagöz, bir gölge oyunudur. Bu oyun, deriden kesilen ve tasvir adı verilen birtakım şekillerin arkadan ışıklandırılmış beyaz bir perde üzerine yansıtılması temeline dayanır.
Gölge oyununun önce Çin’de (MÖ 2.yy) veya Hint’te çıktığı söylentileri vardır. Evliya çelebi ise Karagöz ile Hacivat’ın Anadolu Selçuklu hükümdarı Alaaddin Keykubat zamanında (13.yy) yaşamış gerçek kişiler olduğunu belirtir.
Halk arasındaki bir söylentiye göre ise Karagöz ile Hacivat, Sultan Orhan (14.yüzyıl) zamanında Bursa’da bir cami yapımında çalışmış işçilerdir. İkisi arasındaki nükteli konuşmalar, diğer işçileri oyaladığı için Sultan Orhan tarafından öldürtülmüşlerdir. Daha sonra Şeyh Küşteri Hacivat ve Karagöz’ün deriden yapılmış tasvirlerini oynatmış ve onların şakalarını tekrarlamıştır. Bu nedenle Karagöz perdesine Küşteri Meydanı da denir.
İslam dünyasında 11. Yüzyılda sözü edilmeye başlanan bu oyuna Hayal-i zıll (gölge hayali) adı verilmiştir.
Karagöz oyunu, özellikle 17.yüzyıldan sonra oldukça yaygınlaşmıştır. 19. Yüzyılda Karagöz, kısaca, hayal oyunu diye anılmış, bu oyunu oynatan sanatçılara da hayalî (hayalci, Karagözcü) denmiştir.
Karagöz oyunu, halk kültürünün ortak ürünüdür.
Bu oyunlarda işlenen çeşitli konuları kimin düzenlediği belli değildir. Karagöz, tuluata dayandığı için oyunun sözlerini, her sanatçı, oyun sırasında kendine göre düzenler.
Karagöz oyunları 19.yüzyılda yazıya geçirilmeye başlanmıştır.
Karagöz oyunun bölümleri:
Mukaddime ( Giriş ) : Oyunun başlangıç bölümüdür. Perdede görüntü verilmeden önce müzik başlar. Sonra konuya uygun bir görüntü verilir. Hacivat Of.hay, Haak diyerek perde gazeline başlar.
Muhavere ( Söyleşme) Karagöz ile Hacivat arasında geçer. Muhavere iki bölüme ayrılır. Bunlarfasılla ilişki olan ve fasılla ilişkisi olmayan bölümlerdir. Muhaverede yalnız, Hacivat ile Karagöz oynar. Bu oyun, önce olmayacak bir olayın gerçekmiş gibi anlatılmasıyla başlar, sonra bunun düş olduğu anlaşılır.
Fasıl (oyun) : Oyunun kendisidir. Hacivat ve Karagöz’den başka oyun kişileri fasılda görünürler.Karagöz oyunları genellikle adlarını bu bölümün içeriğinden alır.
Bitiş: bu bölüm çok kısadır. Karagöz, oyunun bittiğini haber verir, kusurlar için özer diler, gelecek oyunu duyurur. Karagöz’le Hacivat arasında kısa bir söyleşme geçer. Bu söyleşmede oyundan çıkarılacak sonuç da belirtilir.
Karagöz oyununun kişileri:
Karagöz oyununun en önemli kişileri Karagöz ve Hacivat’tır. Karagöz okumamış halkı; Hacivat ise aydın ya da yarı aydın kimseleri temsil eder. Oyunda konuya göre türlü meslek, yöresel ve uluslardan kişiler, kendi şiveleriyle taklit edilir. Karagöz oyununun diğer önemli kişileri şunlardır:
  • Çelebi ( genç, züppe bir mirasyedi)
  • Altı Kulaç Beberuhi ( cüce ve aptal)
  • Tuzsuz Deli Bekir (Sarhoş, zorba)
  • Efe (zorba)
  • Matiz (Sarhoş)
  • Zenne (kadın)
  • Kastamonulu( oduncu, bekçi)
  • Bolulu (Aşçı)
  • Kayserili( Pastırmacı)
  • Rumelili (pehlivan, arabacı)
  • Kürt (hamal, bekçi)
  • Arnavut ( Bahçıvan, korucu, bozacı)
  • Acem (Zengin tüccar)
  • Ak Arap ( Dilenci, kahve dövücüsü)
  • Zenci Arap ( Lala, köle)
  • Yahudi( Bezirgân)
  • Ermeni ( Kuyumcu)
  • Frenk ve Rum ( Doktor, terzi, tüccar, meyhaneci)
  • Laz ( kayıkçı, kalaycı)
  • Tiryaki ( Laf ebesi)

Karagöz metninin özeti:Karagöz yolda bir deliye rastlar. Deli saçma sapan sözler söyleyerek Karagöz’ü kızdırır. Karagöz en sonunda kızıp deliye vurur, deli gider. Ardından bir başka deli daha gelir, o da benzer şeyler söyleyerek Karagöz’ü kızdırır. En son üçüncü deli gelerek saçma sapan sözler söyledikten sonra Karagöz’ün dilini ısırıp kaçar. Hacivat gelir, Karagöz durumu Hacivat’a anlatır. Hacivat onların mahallede dolaşan deliler olduğunu, mahallelinin de bu delilerden rahatsız olduğunu, onları mahallede bulunan tımarhaneye kapatmak gerektiğini söyler. Perdeye tımarhane kurulur, Hacivat delileri tımarhane ye yollamaya gider. İlk deli gelip yine saçma sözler söyleyince Karagöz’de saçmalamaya başlar. Hacivat gelip Karagöz’ü bu halde görünce onu tımarhaneye bağlar. Daha sonra diğer delileri de yakalayıp tımarhaneye bağlar. Fakat deliler zincirlerini çözüp kaçarlar. Karagöz tımarhanede tek başına kalır. Zenneler gelip Karagöz ile alay ederler. Hacivat, Karagöz’e gelip “sana bir koyun postu versem kıllarını sayar mısın” diye sorar. Karagöz’ün sayarım cevabı üzerine ona Frenk Doktor’u yollar, Karagöz doktoru kovar. Hacivat yine gelip pösteki sayar mısın diye sorunca, pösteki sayılır mı hiç ben deli miyim cevabı üzerine Karagöz’ü tımarhaneden çıkarır.
B.
C. Ünlem işareti: Sevinç, kıvanç, acı, korku, şaşma gibi duyguları anlatan cümle veya ibarele­rin sonuna konur. Seslenme, hitap ve uyarı sözlerinden sonra konur. Alay, kinaye veya küçümseme anlamı kazandırılmak istenen sözden hemen sonra yay ayraç içinde ünlem işareti kullanılır.
Karagöz oyununda ünlem işaretlerinin sıkça kullanılmasının nedeni şaşma, alay, uyarı, hitap, küçümseme gibi durumların olmasıdır.
Karagöz bir gölge oyunudur. Bu oyun, deriden kesilen ve tasvir adı verilen birtakım şekillerin ( insan, havya, bitki, eşya vb.) arkadan ışıklandırılmış beyaz bir perde üzerine yansıtılma esasına dayanan seyirlik bir oyundur.
Ç. Musiki (müzik) Karagöz’ün en önemli parçasıdır. Tef,nareke, ud gibi müzik aletleriyle çalınan ve semai, rast, gazel gibi makamlarla söylenen kendine özgü bir müziği vardır. Tiplerin perdeye gelişlerinde, oyunun sonunda, köçeklerin oynadıkları oyunlar sırasında müzikten yararlanılır.
D. Karagöz oyunu, halk kültürünün ortak ürünüdür. Bu oyunlarda işlenen çeşitli konuları kimin düzenlediği belli değildir. Bu oyunlar tuluata dayalı olduğundan her sanatçı kendine göre düzenler. Usta çırak ilişkisi içinde yetişen bu sanatçılar( hayalî) bunları oynatarak günümüze kadar ulaşması sağlamıştır. 19. Yüzyılda yazıya geçirilmeye başlanmıştır.
E. Karagöz oyununu oynatan kişiye Hayalî denmektedir. Dolayısıyla Hayalî (Karagözcü) tarafından gerçekleştirilmektedir.
F. Metinde geçen Karagöz ve Hacivat’tır.
Karagöz oyununun en önemli kişileri Karagöz ve Hacivat’tır. Karagöz okumamış halkı; Hacivat ise aydın ya da yarı aydın kimseleri temsil eder. Oyunda konuya göre türlü meslek, yöresel ve uluslardan kişiler, kendi şiveleriyle taklit edilir.
Karagöz oyununun diğer önemli kişileri şunlardır:
  • Çelebi ( genç, züppe bir mirasyedi)
  • Altı Kulaç Beberuhi ( cüce ve aptal)
  • Tuzsuz Deli Bekir (Sarhoş, zorba)
  • Efe (zorba)
  • Matiz (Sarhoş)
  • Zenne (kadın)
  • Kastamonulu( oduncu, bekçi)
  • Bolulu (Aşçı)
  • Kayserili( Pastırmacı)
  • Rumelili (pehlivan, arabacı)
  • Kürt (hamal, bekçi)
  • Arnavut ( Bahçıvan, korucu, bozacı)
  • Acem (Zengin tüccar)
  • Ak Arap ( Dilenci, kahve dövücüsü)
  • Zenci Arap ( Lala, köle)
  • Yahudi( Bezirgân)
  • Ermeni ( Kuyumcu)
  • Frenk ve Rum ( Doktor, terzi, tüccar, meyhaneci)
  • Laz ( kayıkçı, kalaycı)
  • Tiryaki ( Laf ebesi)

Mekan arkadan ışık verilen bir perdedir. Bu perde içinde konuya uygun olarak ev, dükkan gibi tasvirler kullanılır. Bu mekan ve kişiler değişmeden günümüze kadar ulaşmıştır.
Sayfa 193
G. Osmanlı Devleti uzun yıllar üç kıtada hüküm sürmesi ve farklı etnik unsurlarının bir arada bulundurması Rum, Ermeni, Arnavut gibi tiplerin Karagöz oyununda yer almasını sağlamıştır. Bunlar devletin bir unsuru olarak yaptıkları meslek, yöre ve millet olarak Karagöz oyununda yer almıştır.
Kısaca genel özellikleri aşağıya sıralanmıştır.

  • Karagöz hareket taklitlerine ve konuşmalara dayalı seyirlik oyundur.
  • Figürleri değişmez.
  • Kendine özgü müziği vardır.
  • Usta çırak geleneği içinde sürdürülür.
  • Anlatma, söyleme, kuklaların perdeye düşürme gibi işlemlerini bir kişi gerçekleştirir. Bu kişiye hayali denir.
  • Dekor ve kişiler yüzyıllar boyu değişmeden gelmiştir.
  • Tipler Osmanlı Devleti’nde yer alan farklı toplulukları temsil eder.

2. Geleneksel Türk tiyatrosunda taklit en önemli yeri tutmaktadır. Çeşitli ağızların, dillerin, deyişlerin, kusurlu kişilerin, mesleklerin taklitleri yapılırdı. Karagöz oyunundaki temel güldürü unsuru yanlış anlamalardır. Tekerlemeler ve dil oyunları bu metinlerdeki işlevi yanlış anlamalarla gülmece unsurunu sağlamasıdır.
Sayfa 194
3. Geleneksel Türk tiyatrosu geleneğinden gelir. ( Karagözcülük geleneği de denilmektedir.)
4. Yorumlayınız…
5.a. Hazırlıktaki üçüncü soruya bakınız.
b.
Karagöz Metni
Günümüz Metni (Komedi)
Benzerlikler
Güldürmek esastır.
Göstermeye bağlı metinlerdir.
Güldürmek esastır.
Göstermeye bağlı metinlerdir.
Farklılıklar

Doğaçlamaya dayanır.
Kostüm ve dekor yoktur.
Tek bir kişi tarafından oynatılır.
Değişmeyen tipler vardır.
Ön hazırlık(provaya) gerek yoktur.
Yazılı bir metin vardır.
Kostüm ve dekor vardır.
Oyuncu sayısı fazladır.
Sürekli değişen tipler vardır.
Uzun süren ön hazırlık aşaması vardır.

Read more