10.Sınıf Dil ve Anlatım Sayfa 107-122 Etkinlikleri ve Cevapları


Metindeki boşlukları parantez içindeki uygun sözcüklerle doldurup tekrar okuyunuz.
CEVAP:
O gitti bilmem nereye? Galiba Plevne'ye gitti ve gelmedi. Ve bir daha hiç gelmedi.
Ben, bundan yirmi sene evvel, bugün sizin olduğunuz gibi, ey aziz kardeşlerim, bir şehidin yetimi olmuştum. Benimki de sizinkiler gibi hayatını barut dumanına sarmış, gitmişti. Bugünkü siz, yirmi sene evvel bensiniz; ben, sizin hissiyatınızı, bütün ruhunuzu bilirim. Ben o yaranın samimi bir aşinasıyım. O yarayı seviniz; o, sizin ebedî bir nişane-i iftiharınızdır. Söyledim, söyledim, çocukluğumun bütün kalb-i melulünü söyledim. Çünkü herkes size vermek istiyor; ben, sizden olmak, âlâmınıza iştirak etmek suretiyle sizin derdinizin bir kısmını almak istiyorum.
Cenap SAHABETTİN

Bu kelimelerin metindeki işlevini ve iki metin arasındaki anlam farkını belirtiniz.

CEVAP:
Bu kelimeler ismin yerini tutan kelimelerdir, yani zamirdir ve anlamlıdır. Bunlar cümleden çıkarıldığında cümlenin ya anlamı değişir ya daralır ya da anlamsızlaşır.

Metin İnceleme - 1.metin
1. "Bir Bayrak Rüzgâr Bekliyor" şiiriyle yukarıdaki şiiri karşılaştırınız. Bu iki şiirde aynı duygu yoğunluğunu bulabildiniz mi? Niçin?
Hayır her iki şiirin de duygu yoğunlu farklı, çünkü şiirler farklı temalarda yazılmış.
2. Lirik anlatım türünün özelliklerini yazınız. Lirik anlatımın diğer anlatım türlerinden en önemli farkını belirtiniz.
CEVAP:
• Coşku ve heyecana bağlı (lirik) anlatımda duygular ve içinde bulunulan ruh hali yansıtılır.
• Aşk, ayrılık, hasret, özlem, gurbet, dini hassasiyet gibi duygusal konular işlenirken kullanılır.
• Okurun duygularına, kalbine seslenir.
• Kelimeler daha çok mecaz ve yan anlamda kullanılır.
• Sanatsal özellikler sergilenir.
• Dil, “heyecanı dile getirme” işlevinde kullanılır.
• Daha çok şiir, roman, hikâye, tiyatro ve deneme türlerinde kullanılır.
• Öyküleyici anlatımda bir olay ve durumun anlatılması; betimleyici anlatımda kişi, durum ve varlıkların betimlenmesi; coşku ve heyecana bağlı anlatımda ise duyguların ifade edilmesi esastır.

3. Yukarıdaki şiirde ismin yerini tutan kelimeler kullanılmış mıdır? Bunların metindeki görevi nedir?
CEVAP:Yukarıdaki şiirde ismin yerini tutan kelimeler: ben, sana, seni, kimseler.

SAYFA 108
1. Şiirde kelime ve cümle seviyesindeki tekrarları bulunuz. Bunların anlatıma ne kazandırdığını tartışınız. Sonuçları sınıfta belirtiniz.
CEVAP : Cümle seviyesindeki tekrarlar:
- ben sana mecburum
- bilemezsin
- bilmiyor

Kelime seviyesindeki tekrarlar:
- ne vakit bir

2. Her iki şiirde (Bir Bayrak Rüzgâr Bekliyor- Ben Sana Mecburum) heyecan, mutluluk veya mutsuzluk ifade eden; dini duyarlılık, derin düşünce, yüceltme gibi hâlleri dile getiren söz ve söz öbekleri var mıdır? Belirtiniz. Varsa bunların özelliklerini açıklayınız.
CEVAP:
“Bir Bayrak Rüzgâr Bekliyor” isimli şiirde aşağıdaki mısralar dini duyarlılık ve yüceltme hallerini dile getirmektedir:
Türbesi yakışmış bu kutlu tepeye;
Yattığı toprak belli.
Tuttuğu bayrak belli.
Kim demiş meçhul asker diye?
Bir el ki; ahretten uzanmış,
Edeple gelip birer birer öpsün diye faniler!
Öpelim temizse dudaklarımız,
Fakat basmasın toprağa temiz değilse ayaklarımız.
Sesinden yüksek çıkmasın nutuklar, kasideler.
Geri gitsin alkışlar geri,
Geri gitsin ellerin yapma çiçekleri!

“Ben Sana Mecburum” isimli şiirde aşağıdaki mısralar ise ihtiras (tutkunluk) derecesindeki aşkı ve mutluluk hallerini dile getirmektedir:
ben sana mecburum bilemezsin
adını mıh gibi aklımda tutuyorum
büyüdükçe büyüyor gözlerin
ben sana mecburum bilemezsin
içimi seninle ısıtıyorum
Aynı şiirdeki şu mısralar ise mutsuzluk halini dile getirmektedir:
ne vakit bir yaşamak düşünsem
bu kurtlar sofrasında belki zor

3. Bu şiirler okuyucuya bilgi vermek için mi, okuyucunun duygularını harekete geçirmek ve okuyucuya edebi zevk tattırmak için mi yazılmıştır? Tartışınız. Sonuçları defterinize yazınız.
CEVAP:
Bu şiirler okuyucunun duygularını harekete geçirmek ve okuyucuya edebi zevk tattırmak için yazılmıştır.
4. Şiirlerde kimin duygularından söz ediliyor, şiir kime hitaben yazılmıştır? Duygular nasıl ve niçin yorumlanmıştır?
CEVAP:
Birinci şiirde dini ve tarihi hassasiyeti olan bir vatandaşın, ikinci şiirde ise aşkı ihtiras derecesine varmış olan bir aşığın duygularında söz ediliyor.
Birinci şiir şehit düşmüş askerlere, ikinci şiir ise sevgiliye hitaben yazılmıştır.

5. “Adını mıh gibi aklımda tutuyorum.” “içimi seninle ısıtıyorum” “Bulutlar parçalanıyor” gibi ifadelerin farklı duygu değerleri var mıdır? Metinden hareketle açıklayınız.

CEVAP:Bu ifadeler, âşığın sevgiliye bağlılığını, tutkunluğunu, onun adının bile onun için ne kadar kıymetli olduğunu dile getiriyor.

6. Şiirde ilk anlam değeri dışında kullanılmış kelimeler var mıdır? Metinden örnekler vererek açıklayınız.
CEVAP:Şiirde ilk anlam değeri dışında, yani mecaz anlamda kullanılmış olan kelimeler şunlardır:
Aklımda tutuyorum, büyüyor gözlerin, içimi seninle ısıtıyorum, ağaçlar sonbahara hazırlanıyor, saçlarını götürüyor, kurtlar sofrası, ellerimizi kirletmeden.

2. Metin
10. Metindeki cümlelerin kuruluşunda ve cümleler arasındaki ilişkilerde nelere dikkat edilmiştir?

CEVAP:Anlamın parçanın bütününden kopup gitmemesine, önceki cümle ve yargıyla bütünlük içinde olmasına ve birbirini çağrıştıracak anlam ilgisi içinde olmasına dikkat edilmiştir.

11. Metinde "O sanki sessizlikten ürkmüş." cümlesindeki "o" sözcüğü "Namık Kemal" isminin yerini tutmuştur. Metinde isimlerin yerini geçici olarak tutan sözcüklerin kullanılma nedenlerini açıklayınız.

CEVAP:Metinde devamlı aynı isimleri kullanmak suretiyle itici olmamak için bu isimlerin yerini tutan kelimeler (zamirler) kullanılmıştır. Örneğin; Namık Kemal konuşurken her defasında adını söylemesi hem zor hem de itici olacaktı. Oysa bunun yerine “ben” zamirini kullanması anlatım açısından daha kolaydır.

12. Bu sözcüklerin yerlerine gerçek isimlerini koyup metni yeniden okuyunuz ve anlatımda ne gibi değişikliklerin olduğunu belirtiniz.
.....................
13. Metinlerde isimlerin yerini tutan sözcüklerin cümledeki işlevini ve neden kullanıldığını açıklayınız.
CEVAP : Bu kelimelerin cümledeki işlevi zamirdir. Zamirler, anlatıma zenginlik katmak ve kolaylık sağlamak için kullanılır.

14. Metinlerde isimlerin yerini belli belirsiz tutan sözcükleri bulunuz. Bunların ifadeye neler kazandırdıklarını belirtiniz.
CEVAP:
1.metinde ismin yerini belli belirsiz tutan sözcük (belgisiz zamir): kimseler
2.metinde ismin yerini belli belirsiz tutan sözcük (belgisiz zamir): şey

15. Metinlerde hangi şahıs zamirinin daha çok kullanıldığını belirtiniz.
CEVAP:1.metinde “ben” ve “sen” şahıs zamirleri; 2.metinde ise “ben”, “siz” ve “o” şahıs zamirleri kullanılmıştır.

16. Bu çeşit anlatımlar daha çok hangi metin türlerinde kullanılmaktadır?
CEVAP:Bu çeşit anlatımlar (lirik anlatımlar) daha çok şiirlerde kullanılmaktadır.

SAYFA 109
1. etkinlik : “Ben Sana Mecburum” adlı şiirden aşağıda verilen özelliklere uygun dizeleri tabloya yazınız. Bu tarz kullanışların anlatımı nasıl etkilediğini tartışınız. Sonuçları defterinize yazınız.

CEVAP :
Devrik cümleler
- bir şileb sızıyor ıssız gözlerinden
- içim sıra kımıldıyor gizli denizlerin
Eksiltili cümleler
- kaldırımlarda yağmur kokusu…
Soru cümleleri
- bu şehir o eski İstanbul mudur?
Kısa cümleler
- kimseler bilmiyor
- kırılmışsın
- telaş içindesin
- bütün ıslanmışsın
- tüylerin ürperiyor
- belki körsün
İlk anlamı dışında kullanılan sözcükler
- tutuyorum
- büyüdükçe
- ısıtıyorum
- hazırlanıyor
- içindesin

2.Etkinlik

Cümleler
1.Metin (Heyecana bağlı-Şiir)
2.Metin (Nesir)
Duygu, çağrışım ve imge değeri bakımından
Aşk ve ihtiras (tutkunluk) ön planda. Aşkı ve ihtirası çağrıştıracak kelime ve imgeler var.
Duygu, çağrışım ve imge değeri yok. Açıklayıcı anlatım özellikleri var.
Ahenk öğeleri bakımından
Şiir olduğu için ahenk özellikleri (redif, kafiye) var.
Ahenk özellikleri yok.
Dil ve yapı özellikleri bakımından
Kurallı cümlelerin yanı sıra devrik cümleler, eksiltili cümleler ve kısa cümleler de kullanılmış. Yüklemler daha çok mecazi anlamda kullanılmış.
Düz (kurallı) ve uzun cümlelerden oluşmuş.
Sanat özellikleri bakımından
Söz sanatları yoğun bir şekilde kullanılmış: Abartma, benzetme, istiare, kişileştirme, tekrir, … gibi sanatlar.
Öğretici ve açıklayıcı bir metin olduğu için sanatsal özellikler yok denecek kadar azdır.
Tema bakımından
Aşk, ihtiras
Kitap fuarları
Yazılış amacı bakımından
Hisleri (duyguları) dile getirmek
Fikirleri (düşünceleri) dile getirmek
Sayfa 110


3. etkinlik
Zamirler, isim olmadıkları hâlde isim gibi kullanılan ve isimlerin yerini tutan kelimelerdir.

“Ağlatan Harita” adlı metinde bos bırakılan yerlere aşağıda verilmiş olan zamirlerden uygun olanları yazınız.
CEVAP:

Ağlatan Harita

Bizigenişçe bir bekleme salonuna aldılar. Huzurevinin sakinlerinden birkaçı gazete okuyor, birkaçı televizyondan haberlerini izliyordu. O ise kendisi gibi yaşlı iki arkadaşıyla bir köşede dalgın dalgın oturuyordu.
Bakışlarım bir mıknatıs tarafından çekilmiş gibi oraya odaklandı. Gözleri çukura kaçmıştı ama o çukurun içinde hâlâ parıl parıl parlayan iki tarihî ışık vardı. O kırış kırış olmuş alın, buruş buruş olmuş yüz neler anlatıyordu acaba?

Metindeki diğer zamirleri bulunuz. Bunların kullanılma nedenlerini açıklayınız.
Bulduğunuz zamirleri aşağıdaki tabloda uygun olan yerlere yazınız.

CEVAP:
Şahıs(Kişi) Zamiri : Ben, Onun, Bizi
İşaret Zamiri : Bunu, Oraya
Belgisiz Zamir : Birkaçı
Soru Zamiri : Neler

4. etkinlik
Aşağıdaki altı çizili sözcüklerin yerlerine uygun zamirler getiriniz.

CEVAP:
Onun oğlu hastalanmış.
O oraya bağlıdır.
Onu oraya bırakınız.
Oradan elma aldık.
Onları babasına teslim ettim. Yarın onlara gideceğiz.

SAYFA 111
ANLAMA-YORUMLAMA

5. etkinlik
Aşağıdaki tabloyu şiirden hareketle doldurunuz.

CEVAP:
onu
Örnek
Diğer örnekler
Mecaz anlamlı sözcükler
Bağlamak-çözülmek
Üşümek, düşürmek, çizilmek, bağlanmak, çalmak, sığmamak, çekmek, kördüğüm
Yakın anlamlı sözcükler
Titremek-üşümek
Dert-gam
Sözcük tekrarı
Mihriban
-
Ses benzerliği
Gönlümü-ölümü
- Çözülmüyor-sezilmiyor
- Düşüyor-şaşıyor-üşüyor
- Hile-dile-bile
- Yarama-arama-var ama
- Gülüne-külüne-tahammülüne
- Anlamı-gamı-tamamı

Sayfa 112
8. etkinlik
Aşağıdaki cevaplara uygun soru zamirleri yazınız. Bunların ifadeye kazandırdıklarını açıklayınız.

CEVAP:
A : Kime ne almışlar?
B : Bana elbise almışlar.

A : Ankara’ya nereden taşınmışlar?
B : Ankara’ya Kars’tan taşınmışlar.

A : Müdür Bey kimi arıyor?
B : Müdür Bey Ceren’i arıyor.

A : Kim derslerine çalışmıyor?
B : Kardeşim derslerine çalışmıyor.

9. etkinlik
Aşağıdaki metinlerde ismin yerini kesinlik kazandırmadan tutan sözcüklerin altını çiziniz.

CEVAP:
Başkası söyleseydi inanmazdım. Ama sen söylediğin için inanıyorum. Başkaları ne düşünürse düşünsün, benim sana güvenim fazladır. Sana sonuna kadar güveneceğim. Ancak birbirine güvenen insanlar yaşatırlar sevgiyi. İnsanların söylediklerinin hepsi bir yana, sen bir yana...

Hepsinden Beter
Kimi insan derbeder. Kimisi dul, kimisi öksüzdür.
Ömrünü heba edip gider, Alın yazısı kahreder.
Kimisi maişet derdine düşmüş Aklından zoru var kiminin
Rahattan bihaber. Merhamet ister.
Olmayacak işler peşinde. Ben sevda çekerim,
Kimisi taban teper. Hepsinden beter.

Cahit Sıtkı TARANCI


Bu sözcüklerin türünü söyleyiniz.
CEVAP:Belgisiz zamir.

SAYFA 113
10. etkinlik
Aşağıdaki tabloyu “Mihriban” şiirinden hareketle “sözcüklerin şiirdeki duygu değerini” dü*şünerek doldurunuz.
Deli gönül
Akıllıca ve mantıklı davranmamak, duyguların peşinden gitmek
Kalem elden düşüyor
Artık yazmamak
Saçlarına gönlümü bağlamışlar
Saçlarına âşık olmak
Aklım şaşıyor
Şaşırmak; inanmak istememek
Lambada titreyen alev üşüyor
Lambanın sönmesi, karanlık olması
Aşk kâğıda yazılmıyor
Aşkın tarifini yapamamak
Düşürür dile
Hep, devamlı anlatmak
Aşk deyince ötesini arama
Aşktan başka hiçbir şey düşünmemek
Aşka hudut çizilmiyor
Aşkın sınırsız olması
Kar koysan köz olur aşkın külüne
Aşkın yakıcılığına hiçbir şeyin dayanamaması
Kara bahtım tahammülüne
Kötü talihe sabır göstermek
CEVAP:
Deli gönül : Akıllıca ve mantıklı davranmamak, duyguların peşinden gitmek
Kalem elden düşüyor : Artık yazmamak
Saçlarına gönlümü bağlamışlar : Saçlarına âşık olmak
Aklım şaşıyor : Şaşırmak; inanmak istememek
Lambada titreyen alev üşüyor : Lambanın sönmesi, karanlık olması
Aşk kâğıda yazılmıyor : Aşkın tarifini yapamamak
Düşürür dile : Hep, devamlı anlatmak
Aşk deyince ötesini arama : Aşktan başka hiçbir şey düşünmemek
Aşka hudut çizilmiyor : Aşkın sınırsız olması
Kar koysan köz olur aşkın külüne : Aşkın yakıcılığına hiçbir şeyin dayanamaması
Kara bahtım tahammülüne : Kötü talihe sabır göstermek

11. etkinlik
Aşağıdaki tabloyu inceleyerek cümleleri uygun sözcüklerle tamamlayınız.

CEVAP:

İŞARET SIFATI
İŞARET ZAMİRİ
Varlıkların yerini işaret yoluyla gösterir.
İşaret yoluyla ismin yerini tutar. Niteleme ve belirtmegörevi yoktur.
Tamlama biçimindedir ve isimden önce gelir.
Çekim eki alabilir ve bu zamirden sonra virgül kullanılır.
Bu okul benim okulumdur.
Bu, benim okulumdur.
O çocuğu buraya çağır.
Onu buraya çağır.
Bu öğrenci başarılı oldu.
Bu, başarılı oldu.
Şu komşumuz çok iyi bir insan.
Şu, komşumuzdur.
SAYFA 114
12. etkinlik
Aşağıdaki tabloyu inceleyerek cümleleri uygun sözcüklerle doldurunuz.

KARŞILAŞTIRMA
SORU SIFATI
SORU ZARFI
SORU ZAMİRİ
Soru sözcüğü sıfat tamlaması oluşturur.
Bir soru sözcüğünün soru zarfı sayılabilmesi için o sözcüğün cevabının da zarf olması gerekir.
Bir soru sözcüğünün zamir sayılabilmesi için, cevabının da isim ya da zamir olması gerekir.
Soru sözcüğü, bir ismi belirtir.
Soru sözcüğü fiili, fiilimsiyi, sıfatı ya da zarfı belirtir.
Soru sözcüğü, ismin yerini tutar.
İsim çekim eki almaz.
İsim çekim eki almaz.
İsim çekim eki alır.
NASIL?
HANGİ?
KAÇ?
KAÇINCI?
KAÇAR?
KAÇTA KAÇ?
NE ZAMAN?
NASIL?
NE KADAR?
NEDEN? (NİÇİN, NE DİYE, NİYE, NE?)
NE?
KİM?
HANGİSİ?
KAÇI?
NERE?
v Nasıl ev istiyorsun?
v Geniş ev.
v Okula nasıl geldin?
v Koşarak.
v Beni kim aradı?
v Ceren.
v Hangi okula gidiyorsun?
v Şu okula.
v Ankara’ya ne zaman gidiyorsun?
v Üç hafta sonra.
v Bana ne getirdin?
v Kitap.
v Hangi parkı arıyorsun?
v Karşıki parkı.
v Niçin/neden böyle davranıyor?
v Yaşlandığı için.
v Seni hangisi aradı?
v Şu (Bu, O, Öteki).
v ÖSS’de kaç soru çözdün?
v Seksen soru çözdüm.
v Ne/niye/niçin bakıyorsun?
v Anlayamadığım için bakıyorum.
v Sınavı kaçınız kazandı?
v Beşimiz.

Aynı sözcüğün nasıl hem zamir hem sıfat hem de zarf olduğunu örneklerle açıklayınız.

CEVAP:
Zamir, ismin yerini tutar; sıfat, ismi niteler veya belirttir; zarf ise genellikle yargıları belirtir. Örneğin;
Ø “Az önce biri seni sordu.” cümlesinde “bir” sözcüğü, “çocuk” isminin yerini tutarak belgisiz zamir görevinde kullanılmıştır.
Ø “Az önce bir çocuk seni sordu.” cümlesinde “bir” sözcüğü, “çocuk” ismini belirterek belgisiz sıfat görevinde kullanılmıştır.
Ø “Az önce çocuk bana bir baktı ki sorma.” cümlesinde ise “bir” sözcüğü, “baktı” fiilini belirterek durum zarfı görevinde kullanılmıştır.

13. etkinlik
Okuduğunuz metinlerden hareketle coşku ve heyecana bağlı anlatımla oluşturulmuş metinlerde cümlelerin ne gibi özellikler taşıdığını,

CEVAP:
Coşku ve heyecana bağlı anlatımla oluşturulmuş metinlerde cümlelerde;
Ø Duygu, çağrışım ve imge değeri bakımından çeşitli duyguları barındıracak ve çağrıştıracak kelime ve imgeler kullanılır.
Ø Ahenk öğeleri bakımından, genellikle şiir olduğu için ahenk özellikleri (redif, kafiye) kullanılır; şiir değilse bile şiirsel özellikler taşıyan ahenk yüklü sözcükler tercih edilir.
Ø Dil ve yapı özellikleri bakımından, kurallı cümlelerin yanı sıra devrik cümleler, eksiltili cümleler ve kısa cümleler de kullanılır. Yüklemler daha çok mecazi anlamda kullanılır.
Ø Sanat özellikleri bakımından; abartma, benzetme, istiare, kişileştirme, tekrir, hüsnü talil,… gibi söz sanatları yoğun bir şekilde kullanılır.
Ø Tema bakımından, her türlü duyguyu dile getirir.
Bu metinlerde dilin hangi işlevlerinden yararlanıldığını tartışınız. Sonuçları sözlü olarak ifade ediniz.

CEVAP:Bu metinlerde genellikle dilin heyecanı dile getirme ve sanatsal işlevlerinden yararlanılır.

SAYFA 115
14. etkinlik
Metindeki zamirlerin altını çiziniz. (kalın olarak yazılan kelimeleri altı çizili olarak kabul edin)

Şoför

Bizde bankacılık gibi şoförlük de on iki senelik yeni mesleklerden sayılır. O zamanlarda bütün çocuklar gibi onlar da haşarı, atak ve gösterişçi idiler. Onların birçoğu şimdi yaşını başını almış, akıllı uslu, pişkin adamlardır. Ben kendi hesabıma uzun yollarda Anadolu şoförlerini daima uyanık, becerikli, uysal ve cana yakın gördüm.
Birçoğunun büyük bir zaafı var: yarışa dayanamıyorlar. Yolda birkaçının kendilerini geçmesine tahammül edemiyorlar. Onların en akıllı uslusu, birisinin tozu dumana katarak kendisini geçtiğini gördü mü ifrite dönüyor.
Evet, bu onların en büyük zaafıdır. Fakat dediğim gibi bu zaaf, hangimizde yok. Hangimiz, kendi yolumuzda bir meslektaş tarafından geçildiğimizi görüyor da kudur muyoruz?

Reşat Nuri GÜNTEKİN

Zamirlerin türlerini belirleyiniz.

Cevap :
Kişi zamirleri : Bizde, Onlar, Onların, Ben
Dönüşlülük zamirleri : Kendi, Kendilerini, Kendisi
Belgisiz zamirler : Birçoğu, Birçoğunun, Birkaçının, Birisinin
Soru zamirleri : Hangimizde, Hangimiz
İşaret zamirleri : Bu


Bu zamirleri yapı bakımından inceleyiniz.

Herhangi bir yapım eki almamış zamirleri belirtiniz. Bu tür zamirlere yapı bakımından ne isim verildiğini belirtiniz.

Herhangi bir yapım eki almış zamirleri belirtiniz. Bu tür zamirlere yapı bakımından ne isim verildiğini tartışınız. Sonuçlan açıklayınız.

Başka bir sözcükle birleşmiş zamirleri belirtiniz. Bu tür zamirlere yapı bakımından ne isim verildiğini tartışınız. Sonuçlan sözlü olarak ifade ediniz.

Zamirleri yapılarına göre sınıflandırınız ve bu zamirlerin özelliklerini açıklayınız.

CEVAP :
Basit Zamirler : Herhangi bir yapım eki almamış zamirlerdir.
Bizde,Onlar,Onların,Ben,Kendi,Kendilerini,Kendisin i,Birisinin,Hangimizde,Hangimiz,Bu

Türemiş Zamirler : Herhangi bir yapım eki almış olan zamirlerdir.
Parçada yok.

Birleşik Zamirler : Başka bir sözcükle birleşmiş zamirlerdir.
Birçoğu,Birçoğunun,Birkaçının

Ölçme ve Değerlendirme
A. Aşağıdaki özellikleri doğru-yanlış (D/Y) olarak değerlendiriniz.
(D) Şahıs zamirleri, kişilerin yerlerini tutan sözcüklerdir.
(Y) Belgisiz zamirler, varlıkların, kavramların yerini işaret yoluyla tutan zamirlerdir.
(Y) İşaret zamirleri, yerlerini tuttukları varlıkları açıkça değil de şöyle böyle belli eden zamirlerdir.
(D) Soru zamirleri, soru anlamı veren ve cevapları isim ya da zamir olan kelimelerdir.
(D) İlgi zamiri, hatırlanan varlığın kiminle ilgisi bulunduğunu bildiren ek hâlindeki zamirdir.


B. Aşağıdaki kavram haritasını doldurunuz.

LİRİK ANLATIMDA KULLANILAN ÖGELER
• DUYGU
• HEYECAN
• DİNİ DUYARLILIK
• MUTLULUK
• YÜCELTME


C. Aşağıdaki çoktan seçmeli soruları cevaplayınız.


1. Aşağıdakilerden hangisi "lirik" anlatımda kullanılan öğelerden değildir?
A)Heyecan B)Mutluluk C)Dinî duyarlılık D)Yüceltme E)Öğretme

2. Aşağıdaki dizelerin hangisinde coşku ve heyecana bağlı anlatımdan yararlanılmamıştır?
A) Bana bir gurbet adı gönder
Bir de anımsamak için sevdiklerimi
B) İnsanın kötüsü iyilikten bilmez
Kursaksıza öğüt versen de almaz.
C) Bütün sevgileri atıp içimden
Varlığımı yalnız ona verdim ben.
D) Yüreğinde deli taylar eşinen
Bir baş görsem sen gelirsin aklıma
E) Şehitler tepesi boş değil, biri var bekliyor.
Ve bir göğüs, nefes almak için; rüzgâr bekliyor.


3. Bugün anladım ki neşeli olduğum zamanların hemen ardından, tarifsiz kederlere düşebiliyorum. Karadeniz'de gemilerim batmış gibi düşünüp durduğum, karamsarlığa battığım sırada kalbime gelen bir sevinç dalgası beni bu fırtınalı havadan sütliman kıyılara çekebiliyor. Çevremdekiler beni anlatırken hep bu yönüme vurgu yapıyorlar. Ne kadar da dalgalı bir ruhum varmış! Korkuyorum, bir gün başkasına zarar vermekten...
Bu parçanın anlatımı ile ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?
A) Coşku ve heyecana bağlı anlatım özellikleri vardır.
B) Farklı türden zamirler kullanılmıştır.
C) Yazar, kişisel duygularını dile getirmiştir.
D) Yazar, toplumsal bir eleştiri yapmaktadır.
E) Yazar, bir iç hesaplaşma içindedir.

4.Aşağıdakilerden hangisi lirik anlatımda kullanılmaz?
A) Mecaz anlamlı sözcükler
B) Öznel ifadeler
C) Zıt anlamlı sözcükler
D) Doğrudan bilgi aktaran ifadeler
E) Soyut anlamlı sözcükler


5. Aşağıdaki dizelerin hangisinde kişi adılı kullanılmıştır?
A) Sen yalnız türkünü söylemeye bak
B) Akşam oldu diye yakma lambayı
C) Bırakacaksan şu nefreti bırak
D) Böyle gölge severim manzarayı
E) Karanlıktan çıkan ses daha berrak


6. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde işaret adılı (zamiri) kullanılmamıştır?
A) Kar, yolları kapatınca buralara dışarıdan hiç yiyecek gelmez.
B) Dün sabah onları pikniğe giderken almışlar.
C) Onları akşama kadar rafa güzelce yerleştirin.
D) Ben bunun böyle olacağını biliyordum zaten.
E) Olanları panik yapmadan bir bir anlat.



7. "Şahıs zamirleri, isim tamlamalarında tamlayan görevinde bulunabilir."
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu açıklamaya uygun kullanım vardır?
A) Demedim mi bu hasret bitirir seni.
B) Ay dolanır gider yalnız kalırız biz de.
C) Her gün yeni baştan dağılır, ufalanırsın.
D) Senin hangi çiçeğini sakladı bahar?
A) Demedim mi yüreğim sevme onu, diye.


8. I. Seversin bu dünyayı doludizgin sen.
II. Buradan ayrılmak istemez kimse.
III. Ama o senden ayrılacak bir gün.
IV. Yani sen, ben bu dünyayı seviyoruz diye
V Bu dünyanın da bizi sevmesi şart mı?
Yukarıdaki numaralı dizelerin hangisinde hem işaret zamiri hem belgisiz zamir kullanılmıştır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.


Sayfa 117
9. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ismin yerini tutan bir sözcük kullanılmamıştır?
A) Ben bir köy öğretmeniyim, bir bahçıvanım.
B) Hepimiz bir bahçe sularız gönlümüzde.
C) Kimse bilmez, kimse anlamaz derdimizden.
D) Nasıl güller fışkırır bu çilelerimden, bu kırlardan.
E) Kandır, hayattır, emektir, bizim güllerimiz.


10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde belgisiz zamir kullanılmamıştır?
A) Bile bile aldanmak herkesi kahreder.
B) Birileri bahçede açan güzel gülleri koparmış.
C) Birkaçı yakalandığı hastalıktan daha kurtulamadı.
D) Başkalarının bize önem vermesi cesaretimizi artırır.
E) Bu güzel haberi alınca bütün çocuklar sevindi.


11.Aşağıdaki cümlelerin hangisinde birden fazla zamir kullanılmıştır?
A) Bu güzel topraklarda ölmek istiyorum ben.
B) Yetiştirdiğin hiçbir bahçe yarıda kalmasın senin.
C) Tarumar olmasın istiyorum ben. şu bahçeler, bu bağlar.
D) Beni bilse bilse bu çiçekler bilir dostlarım.
E) Neler yaşadığımı onlara söyledim sadece.

12. I. İyi kotu bir iş tutmuşum kendime.
II. Acısı tatlısı hepsi bir aslında.
III. Ha Ankara ha Çemişgezek, bu yerden uzak olduktan sonra.
IV. Nerde olsa yaşıyor ya insan
V. Nasıl olsa bir gün ölmek var ya herkese.

Yukarıdaki cümlelerin hangisinde zamir (adıl) kullanılmamıştır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

13. Bilmiyorum şimdi kim duyar bizi Bir çıkmaz yoldayız gel uyar hepimizi Bu yakın dostlarımız kırdılar kalbimizi Soracak kimse yok şimdi hâlimizi.
Yukarıdaki dörtlükte kaç tane zamir kullanılmıştır?
A) 1 B) 2 C) 3 D) 4 E) 5

14. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde farklı türde bir zamir kullanılmıştır?
A) Hiçbiri, bu film kadar seyirci toplamadı.
B) Pazardaki çiçekçilerin hepsini dolaştım.
C) Dertlerini kimseyle paylaşmaz, içine atardı.
D) Bu haberi kime söyleyeceğini şaşırmıştı.
E) Yoldan geçen birine bu soruyu soralım.

15. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde soru anlamı zamirle sağlanmamıştır?
A) Bu adamlardan hangisi yolu daha iyi biliyor?
B) Herkes merak ediyordu. Mehmet ne sormuştu?
C) Az önce bu kapıdan kim çıkmıştı acaba?
D) Bu hafta bize yemekte neler hazırladınız?
E) İstanbul'dan Ankara'ya kaç saatte vardılar?

16. Duymasa kimse şair gönlümün
Sende karar kıldığını
Ve içimin şerha şerha yarıldığını
Biz bilelim yeter
Yukarıdaki dizelerde bulunan zamirlerin türü aşağıdakilerin hangisinde sırasıyla verilmiştir?
A) Belgisiz zamir - kişi zamiri - kişi zamiri
B) İşaret zamiri - işaret zamiri - kişi zamiri
C) Kişi zamiri - kişi zamiri - kişi zamiri
D) Kişi zamiri - işaret zamiri - belgisiz zamir
E) Belgisiz zamir - kişi zamiri - işaret zamiri


SAYFA 118
17. Artık ovaya, dirliğin, düzenin ne zaman geleceğini kimse bilemezdi.
I II III IV
Bu cümledeki altı çizili sözcüklerin türü aşağıdakilerin hangisinde doğru verilmiştir?
I II III IV
A) İsim isim zamir zamir
B) İsim isim isim zamir
C) İsim zamir zamir isim
D) İsim zamir zamir zamir
E) Zamir isim isim isim


18. Bir dağ başı yalnızlığı yasıyorum burada.
I
Dağ başı yalnızlığı, ölümden beter bu.
II
Hiçbiri aramasa sormasa beni.
III IV
Sen gelsen yeter.
V
Yukarıdaki dizelerde numaralandırılmış sözcüklerden hangisi belgisiz zamir görevinde kullanılmıştır?
A) I. B) II. C)III. D) IV. E) V.

19. I. Bana bir gurbet adı gönder
II. İçinden çıkamadığım çok şey var
III.Kuşların ağzını açarak ölmesi
IV.Ve dünyadaki çiçekler içinde
V. Fesleğenin örselenerek koklanması
Yukarıdaki numaralanmış dizelerin hangilerinde adıl (zamir) kullanılmıştır?
A) I. ve II. B) I. ve III. C) II. ve IV. D) II. ve V. E) III. ve V.

20. Kimi zamirler özneyi pekiştirerek belirtir. Bunlar tek başlarına asıl şahıs zamirlerinin yerini tutabildikleri gibi onlarla birlikte de kullanılabilir.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu açıklamaya uygun bir zamir vardır?
A) Doğrusu, onun sözüne pek kulak asmadım.
B) Bence, alınan sonuç pek de olumlu değildi.
C) Bu elbiseyi ben kendim diktim.
D) İşittiklerimiz bunları doğrular nitelikteydi.
E) Ahmet o yaz, tatilini bizde geçirecekti.

21. "O" sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangisinde kişi adılı (şahıs zamiri) olarak kullanılmıştır?
A) Çocuklar o ağacı sulamışlar.
B) Annesi onu, biraz önce hastaneye götürdü.
C) Kitaplıktan o kitabı alıp gitti.
D) Ben bu evi değil onu beğendim.
E) Dosyayı göstererek "Onu bana ver." dedi.

22. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde soru zamiri vardır?
A) Arkadaşın Ankara'ya ne zaman gelmiş?
B) Bu tabağı buraya kim koymuş olabilir?
C) Ben de onunla gidebilir miyim?
D) Kaçıncı katta oturuyorsunuz?
E) İstanbul'a ilk kez mi gidiyorsun?


23. Hayır, benim çocukluğumun hürriyeti, hiç de bu cinsten bir hürriyet değildir. Evvela, burası zannımca en mühimdir, onu bana hiç kimse vermedi. Bu sızdırılmış altın külçesini birden bire kendi içimde buldum. Tıpkı ağaçta kuş sesi. Suda aydınlık gibi... Ve bir defa için buldum. Bulduğum günden beri de küçücük hayatım, fakir evimiz, etrafımızdaki insanlar, her şey değişti.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Kişi adılı
B) İşaret adılı
C) Belgisiz adıl
D) Dönüşlülük adılı
E) Soru adılı
Read more

11. Sınıf Edebiyat Cevapları Sayfa 132 - 134 ( Biryay Yayınları )

FECR-İ ÂTÎ TOPLULUĞU (1909-1912)
SAYFA 132 1. “Beyanname” sözcüğünün sözlük anlamında dikkatinizi çeken bir resmiyet var mıdır? Nasıl? Bir kimsenin resmi bir kuruluşa herhangi bir durumu bildirmek için verdiği çizelge ya da bildirgeye beyan­name denir.



2. Bir edebî hareket için toplanan insanların, seslerini bir beyanname ile duyurmak istemelerinin nedeni ne olabilir? Tahminlerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız. 3. Kendilerini tanıtmak ve seslerini duyurmak istemişlerdir. Oluşan edebi hareketin özelliği, ne gibi yenilikler getireceği, önceki dönemlerden farklılıkları beyanname ile halka duyurulur, ilgili kişiler bilgilendirilir. Varsa bu topluluğun yayın organı söylenir, meraklılarının takip etmesi amaçlanır. “Geleceğin Şafağı” anlamına gelen “Fecr-i Âtî” topluluğunun Servet-i Fünûn dergisinde yayınladığı beyannameden bir bölüm okudunuz. Daha önceki ünitelerde Tanzimat Dönemi ve Edebiyat-ı Cedide’yi hazırlayan nedenleri öğrenmiştiniz. Edebiyat-ı Cedide’nin doğmasından sonra Batı’daki edebî topluluklara özenerek toplanan bir grup genç, okuduğunuz beyannameyle seslerini duyururlar. Bu gençler, sanat anlayışlarını “Sanat şahsî ve muhteremdir. (Sanat kişisel ve değerlidir.)” şeklinde ifade ederler. Bu beyannameden de yararlanarak sıraladığımız üç edebî dönemi, oluşum nedenleri açısından karşılaştırınız. Sonuçları tabloya yazınız.
Tanzimat Dönemini hazırlayan etkenler Edebiyat-ı Cedide’yi hazırlayan etkenler Fecr-i Âtî topluluğunu bir araya gelmeye sevk eden etkenler Üçedebî dönemin oluşum nedenleri arasındaki farklılıklar
Oluşumunu hazırlayan etkenler Batılılaşma düşüncesi Yenileşme çalışmaları Batı’da ortaya çıkan düşünce akımlarının Osmanlıdaki etkisi Fransız edebiyatı Siyasi baskılar, sansür Recaizade Mahmut Ekrem’in edebiyat anlayışı Eski-yeni çatışması Batı’daki edebiyat topluluklarını örnek almaları Kendilerini halka duyurma isteği Edebiyatımızı tanıtma isteği Servetifünun’a karşı olmaları Tanzimat edebiyatının oluşumunda sosyal ve siyasi faktörler daha etkilidir. Tanzimat edebiyatında siyasi ve sosyal hayatı etkileme, yönlendirme amacı vardır. Diğer topluluklarda edebi amaç görülür.
SAYFA 133 Bilgi birikiminizden yararlanarak Fecr-i Âtî Beyannamesi’nin altına imza atan sanatçı­ların adlarını aşağıya sıralayınız. Ahmet Samim, Ahmet Haşim, Emin Bülent, Mehmet Fuad, Tahsin Nahit, Refik Halit, Yakup Kadri, Faik Ali, Hamdullah Suphi, Celal Sahir, Şahabettin Süleyman, Müfit Ratip “Fecr-i Âtî, üyelerinin çalışmalarının meyvelerini ithiva edecek bir kütüphane kurmak üzeredir. Edebiyat-ı Cedide’nin parlak zekâlarına da tan yeri olmak meziyetine sahip olan Servet-i Fünûn dergisi, eserleri yayımlayacaktır. Bundan başka memleketimizin duygu ve düşünce hayatının gelişmesini temin edecek önemli batı eserlerini kendi üyelerine ve mükâfatlı yarışmalara dışarıdan seçilecek kişilere tercüme ettirmek, halka açık konferans­lar vererek halkın edebî zevkinin yükselmesine, bilgisinin sınırlarını genişletmesine çalış­mak, Batı ülkelerindeki benzer kurumlarla ilişki kurarak memleketimizin edebî mahsûllerini Batı’ya, Batı’nın ışıklarını doğunun ufuklarına naklederek sağlam ve yüce bir köprü vazifesi görmek Fecr-i Âtî’nin dilekleri arasındadır.” Fecr-i Âtî Beyannamesi’nden alınan yukarıdaki bölümler ve araştırmanızın sonucunda edindiğiniz bilgilerden yararlanarak bu beyannamenin altına imza atan sanatçıların hangi edebî türlerde eser verdiklerini ve vermek istediklerini noktalı yerlere yazınız.
4.ETKİNLİK: Aşağıdaki şemada adı belirtilen yazarlar, Fecr-i Âtî’nin dağılması sonucu, hangi edebî dönem veya toplulukların etkisinde kalarak eser vermişlerdir? Bu açıdan adı belirtilen yazar­ları, uygun topluluk veya dönem adıyla eşleştiriniz.
SAYFA 134
YORUMLAMA-GÜNCELLEME
5.ETKİNLİK
Hazırlık bölümündeki 2. soruda yaptığınız tahminlerin doğru olup olmadığını tartışınız. Ulaşacağınız sonucu defterinize yazınız.
1. Kısa süreli de olsa edebî bir topluluk kuran yazar ve şairlerin ideallerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Edebiyata yeni bir anlayış kazandırmak istemişler, edebiyatın ciddi bir iş olduğunu dile getirerek bu konuda konferanslar vermeyi, halkı bilgilendirmeyi amaçlamışlar. Düşünce olarak güzel ama amaçlarını gerçekleştirememişler. Fecr-i Âti sanatçılarının sanata bakışı “şahsi” olması topluluğun çabuk dağılmasına neden olmuş.
2. Fecr-i Âtî topluluğu sanatçılarının “Sanat şahsî ve muhteremdir.” görüşü, daha önceki edebî topluluklardan hangilerinin görüşleriyle benzerlik gösteriyor? Fecr-i Âtî sanatçılarının edebiyatla ilgili görüşleri, onların sanat anlayışında birlik olduğunu gösterir mi? Düşüncelerinizi açıklayınız.
Servetifünun’la benzerlik gösteriyor. İki topluluk da bireysellik ve estetiği ön planda tutmuş.
3. Fecr-i Âtî topluluğunun bir araya gelme nedenini yorumlayınız. Fecr-i Âtî’nin istek ve amacı edebiyatımızda büyük bir değişiklik meydana getirebilecek nitelikte midir? Neden?
Kendi sanat anlayışlarını tanıtmak, toplumu edebiyat konusunda bilgilendirmek amacıyla ortaya çıkmışlar. Bu anlayış edebiyatta değişiklik meydana getirecek nitelik kazanmamış.

DEĞERLENDİRME

1. Aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?
A. Tanzimat’ın ilanı ve sosyal alanda yapılan Batı tarzı reformların Tanzimat Dönemini hazırla­mış olması
B. Eski-yeni çatışması ve yenilikçilerin bir araya gelişinin, Edebiyat-ı Cedide’nin ortaya çıkma­sına neden olması
C. Fecr-i Âtî topluluğu üyelerinin, Türk edebiyatını daha çok Batılılaştırma ve dünyaya tanıtma amacıyla bir araya gelmesi
D. Fecr-i Âtî topluluğundaki sanatçıların, topluluğun dağılmasından sonra edebiyat hayatları­na son vermeleri
E. Fecr-i Âtî topluluğunun; Edebiyat-ı Cedide sanatçıları gibi siyasi, sosyal, kültür ve zevk ba­kımından bir dayanağının olmaması

CEVAP : D

2. Aşağıdaki yazar ve şairlerden hangisi Fecr-i Âtî topluluğundan sonra Millî Edebiyat Akımı’nın içinde yer almamıştır?
A. Yakup Kadri Karaosmanoğlu
B. Refik Halit Karay
C. Ali Canip Yöntem
D. Faruk Nafiz Çamlıbel
E. Hamdullah Suphi Tanrıöver

CEVAP: D

3. Aşağıdaki cümlelerin başına yargı doğru ise “D”, yanlış ise “Y” yazınız.
( D ) Fecr-i Âtî sanatçıları şiir, söyleşi, eleştiri, makale türünde eserler vermişlerdir.
(D ) Fecr-i Âtî sanatçıları arasında sanat anlayışı yönünden birlik sağlanamamıştır.
(D) Fecr-i Âtî topluluğu, Servet-i Fünûn sanatçılarıyla aynı görüşleri paylaşmaz.

4. Tanzimat Dönemi, Edebiyatı Cedide Dönemi ve Fecr-i Âtî Dönemi edebiyat anlayışı arasındaki farklı ve benzer yönleri defterinize sıralayınız. Tanzimat dönemini hazırlayan sosyal ve siyasi olayların başında “zihniyet değişikliği” yatmaktadır.Servet-i Fünun edebiyatının ortaya çıkmasında “eski-yeni” çatışması”nın rolü vardır.Yeniyi savunanların bir araya gelme istekleri Servet-i Fünun edebiyatının oluşumunu sağlamıştır. Kendilerini Fecr-i Ati (geleceğin şafağı) olarak adlandıran gençlerin siyasi ve sosyal yönlerden olduğu gibi kültür ve zevk bakımlarından da dayanakları yoktur. Servet-i Fünun’un dağılmasından sonra gençler, Batı’daki edebi topluluklara özenerek bir araya gelirler.Bir beyanname ile (bildiri) seslerini duyurmak istediklerini ifade ederler.Bu gençlerin kendilerini “Sanat şahsi ve muhteremdir.” (Sanat kişisel ve saygıya değerdir.) cümleleriyle ifade etmeleri ible Fecr-i Ati sanatçıları arasında sanatsal anlayış bakımından birlik sağlanamadığını gösterir.
5. Fecr-i Âtî topluluğunun “Sanat şahsi ve muhteremdir.” görüşüne katılıp katılmadığınızı açıklayınız.

6. Fecr-i Âtî topluluğunun edebiyatımızdaki yerini ve önemini belirtiniz.
Fecriati topluluğu bir bildiri yayımlayarak edebiyat sahnesine çıkan ilk topluluktur. Çok geniş bir alanda yenilik yapmayı amaçlamışlar ama Servetifünun ede­biyatının devamı olmaktan öteye gidememişlerdir. Fecriati edebiyatının en önemli şairi olan Ahmet Haşim’in şiirimize önemli katkıları olmuştur. Serbest müstezatı daha da serbest biçimde kullanan Ahmet Haşim, şiirde Servetifünun sanatçılarının yapmaya çalıştığı müzikal ahengi başarıyla gerçekleştirmiştir. Fecriati edebiyatı en çok şiir türünde ön plana çıkmıştır.
Read more

11. Sınıf Dil ve Anlatım Etkinlikleri Sayfa 123 - 133


SAYFA 123 ÖN HAZIRLIK 1. Belirlediğiniz herhangi bir gazeteyi bir hafta boyunca düzenli bir şekilde alarak köşe yazılarını okuyunuz. İlginç, önemli bulduğunuz köşe yazılarını keserek sınıfınıza getiriniz. 2. Sınıfınıza günlük gazeteler getiriniz. 3. Eğitimde öğretmenin rolü ve önemi, millî eğitimin esasları, eğitimin önemi, eğitimin yaygınlaştırılması konusunu işleyen fıkralar bularak sınıfa getiriniz. 4.17 Mart 2009 ve 20 Eylül 2009 tarihlerinde Türkiye'deki güncel olayların neler oldu­ğunu araştırınız. 17 Mart 2009 Tarihinde Türkiye’deki Güncel Olaylar • Dünya Su Forumu İstanbul’da yapıldı • Obama Türkiye’de • Türkiye seçime gidiyor • Konya’da eğitim uçağı düştü • Dünya Su Forumu İstanbul’da yapıldı • 100 Bin memur alınacak
20 EYLÜL 2009 • Ramazan Bayramı'nın birinci günü • Beşiktaş Bayan Basketbol takımı Balkan şampiyonu oldu • Bayram trafiğinde acı bilanço: 35 ölü • Cem Garipoğlu davasında yeni gelişmeler 4. Yazılarını beğenerek okuduğunuz bir köşe yazarının bir hafta boyunca köşe yazıla­rında hangi konuları ele aldığını tespit ediniz. SAYFA 124 HAZIRLANALIM 1. Gazetelerde yayınlanan fıkralara neden köşe yazısı adı verildiğini tartışınız. Ulaştığınız sonucu açıklayınız. Gazetelerin belli köşelerinde günübirlik yazılan ve güncel olayları işleyen yazılar olduğundan 2. Hazırlık amacıyla okuduğunuz köşe yazılarında hangi konulara değinildiğini, bu konu­ların güncel olup olmadığını belirtiniz. Fıkralar her konuda yazılabilir. Özellikle herkesi ilgilendiren günlük olaylardan seçilmiş konularda yazılır. Günlük gazetelerdeki köşe yazılarında yurt ve dünyadaki güncel olaylar hakkında görüş belirtilir 3. Medya baskısı ifadesinden neler anladığınızı açıklayınız. Basının, köşe yazarlarının toplumsal bir sorunun giderilmesi hususunda yazı ve eleştirilerle yetkililere öneri ve uyarılarda bulunması, kamuoyu oluşturması vb. 4. Bildiğiniz bir mizahi fıkrayı sınıfta anlatınız. SAYFA 125 1. ETKİNLİK J “Su İçin Birlik” adlı metni ve sınıfa getirdiğiniz köşe yazılarından birkaçını okuyunuz. Bu metinlerin yazılış amaçları, dil-anlatım ve şekil özellikleri hakkında tartışarak köşe yazılarının ortak özelliklerini belirleyiniz. Belirlediğiniz özellikleri sınıf tahtasına yazınız.
Gazete ve dergi gibi süreli yayınlarda, bir yazarın periyodik olarak genel bir başlık altında günün sosyal ve siyasî olaylarını kendi bakış açısına, siyasî, ideolojik eğilimine ve düşünce yapısına göre değerlendirdiği kısa yorum yazılarına fıkradenir. Yazarın, gündelik olayları, özel bir görüşle, güzel bir üslupla, kanıtlama gereği duymadan yazdığı kısa, günübirlik yazılardır. * Gazete yazısıdır. * Yazar düşüncelerini kanıtlama yoluna gitmez. * Dil tabiidir. Günlük deyimlere, yer yer nükteli sözlere yer verilir. * Okuyucuyla sohbet ediyormuş gibi bir hava sezdirilir. * Türün ünlüleri, Ahmet Rasim, Falih Rıfkı, A. Haşim, H. Cahit Yalçın, Peyami Safa. Bir yazarın herhangi bir konu veya günlük olaylar hakkındaki görüşlerini, düşüncelerini ayrıntılara inmeden anlattığı gazete ve dergilerde yayımlanan kısa fikir yazılarına Fıkra denir. Bu tür yazıların diğer adı da ‘Köşe Yazısı’dır. Fıkralar, gazete ve dergilerin belli sütun veya köşelerinde yayımlanır. Yazılı kompozisyon türü olarak fıkra düşünsel ağırlıklı, günlük, kısa yazılardır. Siyasi ve toplumsal olaylar ele alınırken belgelere, kanıtlara, aşırı ayrıntılara yer verilmez. Fıkra yazarı geniş kitlelere seslendiği için dili kolay anlaşılır olmalıdır. Her konuda fıkra yazılabilir. Fıkranın Özellikleri
1. Günlük olaylar veya düşüncelerle ilgili konular işlenir.
2. Konular tarafsız bir şekilde ele alınmalıdır.
3. Düşünceyi ön plânda olmalıdır.
4. Konular çok değişik açılardan ele almadan, ayrıntılara inmeden işlenir.
5. Yazılanlara okuyucuyu inandırma zorunluluğu yoktur.
6. Yazılanlar okuyucunun ilgisini çekmelidir.
7. Nükteli fıkralardan, kıssalardan, vecize ve atasözlerinden faydalanılmalıdır.
8. Açık, sade ve akıcı bir dil kullanılmalıdır.
Fıkranın Yazılma Amacı
Fıkraların amacı, siyasî, kültürel, ekonomik, toplumsal vb. konuları çok defa eleştirel bir bakış açısıyla anlatarak kamuoyunu yönlendirmektir. Fıkralarda kesin olmaktan ziyade güzel, hoş sonuçlara varmaya; canlı, ilgi çekici olmaya özen gösterilmelidir. Yazar kendi duygu ve düşüncelerini en başarılı şekilde yansıtarak okuyucu ile arasında sıkı bir bağ kurar.
Not: Bu tür fıkraları, kısa hikâye niteliğindeki, nükteli, mizah öğesi taşıyan fıkralarla karıştırmayınız. Bu tür fıkralarda dinleyeni güldürmek, eğlendirmek ön plandadır. Oysa köşe yazılarında okuyucuyu düşündürmek, güncel bir sorunu dile getirmek esastır. SAYFA 126 2. ETKİNLİK “Su İçin Birlik” ve “Bir Bayram Sabahı” adlı metinlerin yazılış amaçlarını belirtiniz. Yaptı­ğınız araştırmadan hareketle 17 Mart 2009 ve 20 Eylül 2009 tarihinde Türkiye'deki güncel olay­ların neler olduğunu belirtiniz. Metinlerin konusunun yazıldığı dönemde güncel olup olmadı­ğını belirtiniz. “Su İçin Birlik” metni, Dünya Su Forumu’nun önemini vurgulamak amacıyla yazılmıştır. “Bir Bayram Sabahı” adlı metin eski bayramların güzelliğini ve çocukluk günlerine özlemi dile getirmek amacıyla yazılmıştır. Bu metinler, ele aldıkları konular bakımından kendi dö­nemlerinin güncel olaylarını yansıtan fıkra yazılarıdır. 3. ETKİNLİK Sınıf mevcudunuza göre birkaç grup oluşturunuz. Grup arkadaşlarınızla sınıfa getirdiği­niz bir gazetedeki hangi yazıların köşe yazısı olduğunu belirleyiniz. Bu metinlerde ele alınan konuları tespit ediniz. Yaptığınız çalışmadan hareketle fıkraların hangi konularda yazılabilece­ğini tartışınız. Ulaştığınız sonucu açıklayınız. SAYFA 127 4.ETKİNLİK “Su İçin Birlik” ve “Bir Bayram Sabahı” adlı metinlerin dil ve anlatım özelliklerini incele­yiniz. Sınıfa getirdiğiniz köşe yazılarını da dikkate alarak bu tür metinlerin dil ve anlatım özelliklerinin nasıl olması gerektiğini belirtiniz. Su için birlik metninde fazla içten bir anlatım yok. Bir Bayram Sabahı adlı metin doğal ve içten bir anlatımla yazılmış. İkinci metinde kişisel görüş ve yourmlar daha belirgin. ETKİNLİK “Su İçin Birlik” ve “Bir Bayram Sabahı” adlı metinlerde konu ayrıntılarıyla ele alınmış, düşünceler kanıtlanmaya çalışılmış mıdır? Düşüncelerinizi açıklayınız. Yazarlar fazla ayrıntıya inmemiş, düşüncelerini kanıtlamaya çalışmamışlar. 6. ETKİNLİK ) “Su İçin Birlik” ve “Bir Bayram Sabahı” adlı metinlerde ileri sürülen düşüncelerin bir so­nuca bağlanıp bağlanmadığını belirtiniz. Sınıfa getirdiğiniz metinleri de dikkate alarak köşe yazılarında düşüncelerin bir sonucu bağlanıp bağlanmadığını, köşe yazarının ortaya koyduğu dikkat, görüş ve düşüncenin özelliklerini açıklayınız. Yazarlar düşüncelerini belli bir sonuca bağlamamışlar. 7.ETKİNLİK
• “Su İçin Birlik” ve “Bir Bayram Sabahı” adlı metinlerden alınan aşağıdaki metin parçala­rında hangi anlatım türlerinin kullanıldığını belirtiniz.
Metinler Metinlerden Alınan Parçalar Anlatım Türü
Su İçin Birlik Dün İstanbul'da başlayan -ve hafta boyunca devam ede­cek olan- 5. Forum, şimdiye kadar başka kentlerde yapılanlar­dan çok daha kalabalık ve çok daha önemsenen bir konferans. Nedenini sorduk. "İstanbul'un cazibesi var tabii" dediler ama asıl sebep, artık dünyanın su sorununu ciddiye alması ve acil çözüm aramak gereğini duymasıdır. Açıklayıcı anlatım
Hâlen Ortadoğu'dan Latin Amerika'ya, Orta Asya'dan Kara Afrika'ya kadar, dünyanın birçok yerinde su, ciddi siya­si uyuşmazlıkların ve bazen çatışmaların esas nedenini oluş­turuyor. Bazı analistler, önümüzdeki yıllarda "su savaşları" tehlikesine işaret ediyorlar. Açıklayıcı anlatım
Bir Bayram Sabahı Eski bayramlara duyulan özlem; eski bayramlar daha gü­zel olduğu için mi güçlüdür yoksa yeni bayramlar benim gi­bilere yılların çok çabuk geçtiğini bildirdiği için mi benim neslim eski bayramlara itibar eder? Söyleşmeye bağlı anlatım
Bayramdan bayrama alman ve bugün kullandıklarımın yarı kalitesinde bile olmayan ayakkabılar arife gecesi benim­le yatarlardı, ayakkabıları bilmem ama ben çok ama çok mut­lu olurdum. Öyküleyici anlatım
O zaman 2 çift yerine 10 çift ayakkabım olsa 5 misli mut­lu olacağımı zannederdim ama 10 çift ayakkabım olduğunda 2 çift ayakkabı sahibinin 1/5'i kadar bile mutlu olamadığı­mı gördüm. Öyküleyici anlatım Söyleşmeye bağlı anlatım
• Sınıfa getirdiğiniz köşe yazılarını da dikkate alarak bu tür metinlerde hangi anlatım türlerinin tercih edildiğini açıklayınız.
8. ETKİNLİK Okuduğunuz fıkraların yazılış amaçlarını dikkate alarak metinlerde dilin hangi işlevde kullanıldığını belirtiniz. Fıkralarda genellikle açıklayıcı anlatım kullanılır. SAYFA 128 9. ETKİNLİK “Çocuklar... Çocuklar...” adlı metinden hareketle eğitimin yaygınlaştırılmasının önemi hakkındaki düşüncelerinizi açıklayınız. SAYFA 129 10. ETKİNLİK “Tatil ‘Dinlence’ midir?” ve “Yine Avrupa Birliği...” adlı metinlerde ele alınan konuları be­lirtiniz. Tatil Dinlence midir? Adlı metinde tatil ve dinlence anlayışımızın yanlış olduğu dile getiriliyor. Yine Avrupa Birliği adlı metinde gerçek Avrupa’nın ne olduğu ortaya konuyor. Yazılarını takip ettiğiniz köşe yazarının bir hafta içerisinde hangi konulara değindiğini belir­tiniz. Hilmi Yavuz'un ‘Tatil ‘dinlence’ midir?” ve “Yine Avrupa Birliği...” adlı yazılarını da dikka­te alarak köşe yazarlarının her gün aynı konularda mı, farklı konularda mı yazdıklarını belirtiniz. Köşe yazıları güncel olduğu için yazarlar güncel olaylara ve gelişmelere göre konularını belirler. Köşe yazarı her gün aynı konuda yazmak zorunda değildir. Yazar her gün farklı bir konuyu ele alabilir. Köşe yazarlarında bulunması gereken özellikleri tartışınız. Ulaştığınız sonuçları açıklayınız. Gündemi iyi takip etmeli. Güncel olaylarla ilgili belli bir bilgi sahibi olmalı. Güncel olayları çözümleyebilmeli. Etkili bir dile, akıcı bir üsluba sahip olmalı. SAYFA 130 1. Okuduğunuz fıkraları daha önce okuduğunuz söyleşilerle karşılaştırınız. İki tür arasında­ki benzer ve farklılıkları belirtiniz. Fıkra ve söyleşi türleri üslup olarak birbirine benzese de aralarında bazı farklılıklar vardır. Söyleşilerde konu karşılıklı konuşma tarzında işlenir. Söyleşilerde dil fıkralara oranla daha akıcıdır, doğal, içten bir anlatım vardır. 2. Gazetedeki bir yazının fıkra mı, haber yazısı mı olduğunu nasıl anlarsınız? Düşünceleri­nizi belirtiniz. Gazetede bir yazının fıkra mı yoksa haber yazısı mı olduğunu anlamak için o yazıda anlatılanların içinde yazarın yorumları ve çözüm önerileri olup olmadığı­na dikkat ederiz. Eğer yazar, konu hakkında kendi düşün­celerini dile getiriyorsa o yazı bir fıkradır. 3. Eğitimde öğretmenin rolü ve önemi, millî eğitimin esasları, eğitimin önemi, eğitimin yay­gınlaştırılması konusunda bulduğunuz köşe yazılarını sınıfta okuyunuz. Okuduğunuz metinler­den hareketle Türk millî eğitiminin temel esasları ve eğitimin yaygınlaşmasının önemiyle ilgili çıkarımlarınızı açıklayınız. SAYFA 131 4. “Bir İnsan Hakkı Olarak Su” adlı metni ele aldığı konu bakımından “Su İçin Birlik” ad­lı fıkrayla karşılaştırınız. Yazarların bakış açılarının aynı olup olmadığını belirtiniz. Metin ve zihniyet arasında nasıl bir ilişki olduğunu açıklayınız. Metinlerde farklı bakış açıları vardır. Bu farklılıkların oluşmasında yazarların yetiştiği çevre, kültürel etkenler, farklı zihniyet özellikleri, siyasi anlayışlar etkili olmaktadır. 5.“Bir toplumun ortak ve genel duyguları ve fikirleri vardır. Toplumların değerleri, uy­garlaşma düzeyleri, arzu ve eğilimleri ancak bu genel duygu ve fikirlerin belirme ve görünme derecesiyle anlaşılır. Bir toplumu yönlendiren ve yöneten insanlar için toplumun talihi üzerin­de karar vermek durumunda bulunan dostlar ve düşmanlar için ölçü, bu topluluğun kamu­oyundan anlaşılan yetenek ve değerdir. Bu nedenle milletler, kamuoyunu dünyaya tanıtmak zorunluluğundadır. Bütün dünya kamuoyu hakkında bilgi sahibi olma ise yaşam gereklerinin düzenlenmesi için şüphesiz gereklidir. Bu hususta ise var olan araçların birincisi ve en önemli­si basındır. Basın, milletin genel sesidir. Bir milleti aydınlatma ve uyarmada, bir millete gerek­sindiği fikrî gıdayı vermekte, özet olarak bir milletin mutluluk hedefi olan ortak doğrultuda yürümesini teminde, basın başlı başına bir kuvvet, bir okul, bir rehberdir.” 1922 (Atatürk'ün S.D.I, s. 224-225). www.atam.gov.tr Mustafa Kemal Atatürk'ün basınla ilgili verdiği yukarıdaki demeçten de hareketle basının toplum hayatı üzerindeki etkilerini açıklayınız. Basın milletin güçlü bir sesidir, milleti temsil eder. Milletin bilgilenmesini, aydınlanmasını, dünyaya karşı uyanık olmasını sağlar. 6. Mizahi fıkralarla köşe yazılarını karşılaştırınız. Bu tür metinler arasındaki farklılıkla­rı açıklayınız. Köşe yazılarında güncel olaylarla ilgili yazarın yorum ve değerlendirmeleri yer alır. Mizahi fıkralar, güldürü ve hiciv unsurlarını barındıran kısa hikâyelerdir. Gazete ile doğup gelişen fıkra türü ile mizahi fıkralar tamamen ayrı türlerdir. 7. Güncel konulardan biri hakkında bir köşe yazısı yazınız. SAYFA 132 8.“Su İçin Birlik” adlı metinden alınan aşağıdaki cümleleri bağlaşıklık ve bağdaşıklık bakı­mından inceleyiniz. Söz konusu cümlelerde bağlaşıklık ve bağdaşıklığın neden sağlanamadığını belirleyiniz. Anlatım bozukluklarını gidererek cümleleri aşağıda verilen alanlara yazınız. “İstanbul'un cazibesi var.” dediler ama asıl sebep, artık dünyanın su sorununu cid­diye alması ve acil çözüm aramak gereğini duymasıdır. “İstanbul'un cazibesi var.” dediler ama asıl sebep, artık dünyanın su sorununu cid­diye alması ve acil çözüm bulmakgereğini duymasıdır. (“aramak” sözcüğü yerine “bulmak” sözcüğü getirilmeli) Bir BM raporuna göre 2025'te 8.5 milyarı bulacak olan dünya nüfusunun üçte ikisi “su stresi” altına girecek. Bir BM raporuna göre 2025'te 8.5 milyarı bulacak olan dünya nüfusunun üçte ikisi “su stresi” yaşayacak. Dünyanın hâlen karşılaştığı başka doğal kaynak sıkıntılarına karşılık (petrol gibi) yaratabileceği alternatifler var. (halen sözcüğü yüklemden önce getirilecek. -…halen var.) 9.İki kişilik gruplar oluşturunuz. “Su İçin Birlik” adlı metinden alınan aşağıdaki bölümde kelime grubu, cümle, paragraf içi, paragraflar arası bağlaşıklık ve bağdaşıklığın nasıl sağlandığını inceleyiniz. Yaptığınız çalışmayı sınıfta sununuz. Paylaşım kriteri İstanbul'daki Dünya Su Forumu’nun amacı işte bu konuda yeni fikirler, formüller üret­mek. Forum İngilizce olarak “Bridging Divides for Water” sloganını benimsedi. Bu, Türkçeye “Farklılıkların Suda Yaklaşması” şeklinde çevrildi... Cumhurbaşkanının dünkü açılış konuşma­sında belirttiği gibi su insanları ve ülkeleri “ayrıştıran değil, birleştiren” bir iş birliği alanı olmalı... Ama ne yazık ki pratikte durum öyle değil. Su ülkeler, bölgeler, bireyler arasında anlaşmazlık ve kavga konusu. Suyun hangi kriterlere göre paylaşılması gerektiği konusunda bir mutabakat sağ­lanamadıkça da bu sürtüşmeleri önlemek imkânsız. Hâlen Ortadoğu'dan Latin Amerika'ya, Orta Asya'dan Kara Afrika'ya kadar, dünyanın bir­çok yerinde su, ciddi siyasi uyuşmazlıkların ve bazen çatışmaların esas nedenini oluşturuyor. Bazı analistler, önümüzdeki yıllarda “su savaşları” tehlikesine işaret ediyorlar. 10. İkişer kişilik gruplar oluşturunuz. Grup arkadaşınızla “Su İçin Birlik” adlı metni yazım ve noktalama kuralları bakımından aşağıda verilen plana göre inceleyiniz. Yaptığınız çalışmayı sınıf arkadaşlarınızla paylaşınız. Büyük harflerin kullanıldığı yerler Ayrı ve bitişik yazılan birleşik kelimeler Nokta, virgül, iki nokta, üç nokta, kesme işareti, tırnak işareti ve düzeltme işaretinin kullanıldığı yerler Sayıların yazılışı 11. “Su İçin Birlik” adlı metni akıcılık bakımından inceleyiniz. Metinde akıcılığı engelleyen unsurlar bulunup bulunmadığını açıklayınız. 12. Üçer kişilik gruplar oluşturunuz. Yazdığınız metinleri grup arkadaşlarınızla birlikte yazım, noktalama, bağlaşıklık, bağdaşıklık ve akıcılık bakımından inceleyiniz. “Su için Birlik” adlı metinle ilgili yaptığınız çalışmaları da dikkate alarak incelediğiniz metinlerde yazım, nok­talama, akıcılık, bağlaşıklık ve bağdaşıklık hataları bulunup bulunmadığını belirleyiniz. Grup arkadaşınızın yaptığı hataları dikkate alarak onların eksik bulduğunuz yönleriyle ilgili bir rapor hazırlayınız. Yazdığınız köşe yazısını ve metninizle ilgili hazırlanan raporu öğretmeninizin değer­lendirmesi amacıyla öğrenci ürün dosyanızda saklayınız. A. Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerlere uygun sözcükler yazınız. Fıkra türü gazete ile birlikte ortaya çıkmış bir türdür. Fıkralarda yazar güncel konularla ilgili görüşlerini açıklar. Fıkra türü köşe yazısı olarak da adlandırılır. B. Aşağıdaki cümlelerde yargı doğru ise yay ayraç içerisine “D”, yanlış ise “Y” yazınız. Fıkralar eleştiri veya sohbet şeklinde yazılır. (D ) Fıkra yazarı, ileri sürdüğü görüşleri kanıtlamak zorundadır. ( Y) Fıkralarda konular derinlemesine ele alınır. (Y ) Fıkralar günübirlik yazılardır. (D ) Fıkra yazarı, konuyu tarafsız bir yaklaşımla ele almalıdır. (Y ) C. Aşağıdaki çoktan seçmeli sorulan yanıtlayınız. 1. Fıkra türüyle ilgili aşağıda verilen yargılardan hangisi yanlıştır? A) Seçilen konu okuyucuyu ilgilendirmelidir. B) Konu açık anlaşılır bir dille yazılmalıdır. C) Her gün aynı konu üzerinde durulmamalıdır. D) Ele alınan konu bir sonuca bağlanmamalıdır. E) Fıkralar yoğun anlatımlı olmalıdır. CEVAP: E 2. Zor dostum zor! Hem her gün yazı yazacaksın, Bir yandan da hükümet kurmaya çalışacaksın... Zor dostum zor. Lâkin erbabı için kolay! O kadar tecrübe bir işe yaramaz olur mu? Bunun “dünü varsa bugünü de var, hele yarın’ı... Ne demişler? Terazi var, tartı var. Her bir işin vakti var! Yukarıdaki metinde köşe yazılarının hangi yönüne değinilmemiştir? A) Günübirlik yazılar olduğuna B) Kamuoyu oluşturduğuna C) Deneyim gerektirdiğine D) Tarafsız olunması gerektiğine E) Kişisel görüşlerin yansıtıldığına CEVAP: D D. Aşağıdaki sorulan yanıtlayınız. 1. Gazetelerin toplum hayatındaki önemini açıklayınız. 2. "Unutma ki ağzında bal olan arının kuyruğunda da iğnesi vardır." özdeyişindeki dü­şünceden de hareketle köşe yazarlarının toplum üzerindeki etkilerini açıklayınız.  
Read more

Bate Borisov - Fenerbahçe Maçı Hangi Kanalda? Ne Zaman? Saat Kaçta?

Fenerbahçe‘nin BATE ile oynayacağı maç 14 Şubat’ta. Bu turdaki ilk maçını deplasmanda oynayacak olan Fenerbahçe‘nin BATE karşılaşmasını Star TV şifresiz olarak yayınlayacak. Karşılaşma ise Perşembe günü saat 20:00′de, bu maçın rövanşı ise bir hafta sonra Şükrü Saraçoğlu’nda seyircisiz oynanacak…
Read more

İntikam Dizisi Yoruldum Şarkısı Dinle

Bir Rüzgara Kapıldım Gidiyorum
Sonu Hayır Mı, Şer Mi Bilemiyorum
Bir Rüzgara Kapıldım Gidiyorum
Sonu Hayır Mı, Şer Mi Bilemiyorum
Hem Çok Seviyorum Dostlar Başına
Hem Sıcak Demir Aşk Olsun Tutana
Hem Çok Seviyorum Düşman Başına
Hem Sıcak Demir Aşk Olsun Tutana
Ben Yoruldum Söyle Senin Gücün Varmı Hala
Kaç Yenilgi Var Söyle Ömrümde Allah Aşkına
Akışına Bıraktım Gidiyorum Sonu Hayır Mı Şer Mi
Bilemiyorum Hem Eriyorum Günden Geceye
Hem Kapı Duvar Verilmiş Sözlere
Ben Yoruldum Söyle Senin Güvün Varmı Hala
Kaç Yenilgi Var Söyle Ömrümde Allah Aşkına
Read more

İŞkur Kurslarına Nasıl Katılırım? Katılım Şartları


  • 15 yaşından gün almış olmak,
  • En az ilkokul mezunu olmak (16/8/1997 tarihinden önce ilkokulu bitirmiş olanlar ilköğretim mezunu olarak değerlendirilecektir.)
  • Yetiştirilecekleri mesleğe uygun özelliklere sahip olmak,
  • İşverenin aradığı özel şartları taşımak,
  • Açık işsiz durumunda olmak, 
Read more

Karadayı Dizisi - Kıskanıyorum Kara Kara Gözler Şarkısı Dinle

Sen gideli derdimle yapyalnız yaşıyorum
Nerdesin, kimlesin diye kıskanıyorum
Kara kara kara gözler ona buna bakıyor mu
O incecik beli şimdi başka biri sarıyor mu
Pırıl pırıl pırıl saçlar yine dalgalanıyor mu
Yumuk yumuk güzel eller başka bir el sarıyor mu

Kıskanıyorum, kıskanıyorum
Derdime dalıp ben yanıyorum

Kara kara kara gözler ona buna bakıyor mu
O incecik beli şimdi başka biri sarıyor mu
Pırıl pırıl pırıl saçlar yine dalgalanıyor mu
Yumuk yumuk güzel eller başka bir el sarıyor mu

Aşk acısı kalbimi kor gibi yakacak mı
Gözyaşım durmadan hep böyle akacak mı

Kara kara kara gözler ona buna bakıyor mu
O incecik beli şimdi başka biri sarıyor mu
Pırıl pırıl pırıl saçlar yine dalgalanıyor mu
Yumuk yumuk güzel eller başka bir el sarıyor mu

Kıskanıyorum, kıskanıyorum
Derdime dalıp ben yanıyorum

Kara kara kara gözler ona buna bakıyor mu
O incecik beli şimdi başka bir el sarıyor mu
Pırıl pırıl pırıl saçlar yine dalgalanıyor mu
Yumuk yumuk güzel eller başka bir el sarıyor mu…

Read more

Öğretmenler İl İçi Özür Durumuna Bağlı Yer Değiştirme Tarihleri


Milli Eğitim Bakanlığı'ndan, öğretmenlerin il içi özür durumuna bağlı yer değişikliklerinin 11-28 Şubat tarihleri arasında, valiliklerce bilgisayar ortamında gerçekleştirileceği bildirildi.

Read more