Sayfa 76-82 10.sınıf Türk Edebiyatı Cevapları

76-82 e Kadar Kitabın Cevapları

SAYFA 76
1) Ahmet Yesevi İslamiyet'in esaslarını , şeriatın ahkamını ve akidesini (hüküm ve kurallarını)
İslami yeni kabul etmiş veya henüz kabul etmemiş Türklere öğretmek, tasavvufun inceliklerini ve
tarikatın adap ve erkanını telkin etmek için eserini kaleme almıştır.
2) Ahmet Yesevi mutasavvıf olduğu , amacı dini bilgiler yanında müritlerine tasavvufun erkan ve
adabını (gereklerini ve kurallarını) öğretmek için Divan-ı Hikmet'i yazmıştır.Verilen metinde de
bu zihniyet unsurlarını görmekteyiz.
SAYFA 79:
1.ETKİNLİK:
Divanü Lügati't Türk 1072 yılında (11.yüzyılda ) Kaşgarlı Mahmut tarafından Araplara Türkçeyi
öğretmek amacıyla yazılan eşsiz bir kültür hazinesidir.Eserde zaman zaman dil bilgisi kuralları da
anlatılmaktadır.Bu yönüyle Türkçenin ilk dilbilgisi kitabıdır.Kaşgarlı Mahmut da ilk Türk dil
bilginidir.Divanü Lügati't Türkçenin ilk sözlüğüdür.Eserde 7500 kelime vardır, bunların
anlamlarının daha iyi anlaşılması için deyimlerden , atasözlerinden ve şiirlerden örnekler
verilmiştir.Kaşgarlı Mahmut Türk illerini adım adım gezerek sagu, koşuk, sav gibi sözlü edebiyat
ürünlerini derleyerek yazıya geçirmiştir.İslami dönemin ilk ürünlerinden belki de en önemlisi
olan Divanü Lügati't Türk İslamiyet öncesi Türk kültür ve medeniyet ve edebiyatının bir belgesi
niteliğindedir.
13.
buga: tıp
eşük: halk bilimi
etil: coğrafya
kagut: halk bilimi
karakuş: astronomi
kimi: dil bilgisi
koşug: edebiyat
ne: dil bilgisi
tag: coğrafya
tonga: dil bilgisi
yüksek : dil bilgisi
Eserde farklı bilim dallarıyla ilgili kelime örneklerinin yer alması eserin ansiklopedik bir sözlük
olduğunu gösteririr.
14. Öğretici nitelikler taşıyan bu eserlerin nazımla yazılmasının sebebi halk tarafından daha iyi
anlaşılmasını sağlamak ve nazmın nesire göre ölçülü uyaklı olması sebebiyle akılda daha kalıcı
olmasındandır.
15.
İslam inançlarıyla, Müslüman Araplar ve İranlıların oluşturduğu ortak kültür ve edebiyatın
etkisindedir.
Mesnevi nazım biçiminin kullanılmaya başlanmıştır
İslam inanncı ile ilgili unsurlar metinlere yansımıştır.( Tanrı'nın birliğine dil ile şehadet,
peygamber, ayet,hadis vb…)
Beyit nazım birimi kullanılmaya başlanmıştır.
Arapça ve Farsça kelime ve kelime grupları edebi ürünlere girmiştir.
Aruz ölçüsü kullanılmaya başlamıştır.
Tam ve zengin uyak ön plandadır.
Hakaniye lehçesinin dil özellikleri görülür.
2.etkinlik:
KUTADGU BİLİG:
11. yüzyılda Yusuf Has Hacip tarafından yazılan Kutadgu Bilig didaktik bir eserdir.Konusu, toplum
hayatındaki bozuklukları düzelterek insanı mutlu edecek yolları bulmak; bu yolları devrin
hükümdarlarına öğütler halinde göstermektir.Yapıtta ahlak, dinin önemi devlet idaresi gibi
konulara da değinilmiştir.Yapıtta dört sembolik kişilik yer almaktadır.Kutadgu Bilig İslami Türk
edebiyatının ilk örneği olmasının yanında siyaset-name türünün Türk edebiyatındaki ilk ve en
önemli örneği olması dolayısıyla eşsiz bir kültür hazinesidir.Ayrıca Türk edebiyatında aruzla
yazılan ilk mesnevi türündeki yapıttır.
16.
Kutadgu Bilig'de "iki cihan" "Tanrı"
Atabetü'l Hakayık'ta : " dua, resul"
Divan-ı Hikmet'te : "bismillah,rûz-ı mahşer (mahşer günü) ,Resûl, Mirac, ümmet, ayet, hadis" gibi
sözcükler İslam dini ve medeniyetiyle ilgilidir.Türkler İslam Dinini kabul etmelerinden Türk
edebiyatı İslam inançlarıyla, Müslüman Araplar ve İranlıların oluşturduğu ortak kültür ve
edebiyatın etkisi altına girmeye başlamıştır.
17.
İslam dini ve medeniyetinin şekillendirdiği Türk kültürü
Arapça ve Farsça sözcüklerin de kullanıldığı Türkçe, uzun heceli sözcükler (İslamiyet öncesinde
Öz Türkçe)
Arap alfabesi
Mesnevi nazım biçiminin ve beyit nazım biriminin kullanılması
İslami Dini ile ilgili öğretilerin yer alması
Kutadgu Bilig'de "elig, bilig, tidim, küni, sözüg, közüg, aydı, kılguka, yazguka"
Atabetü'l Hakayık'ta "körgen, eşitgen, şahımga,kitabnı, tidi,

Divan-ı Hikmet'te aydım, sözni, bolgıl, muna, bolup"
Divanü Lügati't Türk'te teğre, ilbay, yalavac, irdemen, yarlığaması"
18.
Kutadgu Bilig:
içerik:Kitap, baştan sona bu 4 sembolik şahsiyetin karşılıklı konuşmalarında oluşur.toplum
hayatındaki bozuklukları düzelterek insanı mutlu edecek yolları bulmak; bu yolları devrin
hükümdarlarına öğütler halinde göstermek, ahlak ve dinin önemi devlet idaresi, bilgi ve aklın
faydaları… gibi konular işlenmiştir.Türü siyaset-namedir.
Atabet'ül Hakayık: "Cömertlik,bilginin yararı,alçak gönüllülük , ilim, doğruluk, ahlak , din gibi
konular işlenmiştir.Türü nasihat-namedir.(öğüt kitabı)
Divan-ı Hikmet: Allah aşkı, peygamber sevgisi İslam'ın kaidelerini, tasavvufun adap ve gereklerini
anlatan din ve tasavvuf konulu bir kitaptır.Türü dini muhtevalı bir eserdir.
Divanü Lügat'it Türk: Türkçenin ilk ansiklopedik sözlüğü, ilk dilbilgisi kitabıdır.
SAYFA 80:
19. Atatürk'e göre Türk milleti demek Türk dili demektir.Türk dili kutsal bir hazinedir.Çünkü bir
topluluğu "millet" yapan her şey dil sayesinde oluşur.Bu sebeple Türk dili Türk milletinin kalbidir.

20.Dil bir milleti millet yapan en önemli özelliktir.Dilini koruyan, zenginleştiren ve yabancı
dillerin boyunduruğundan kurtaran milletler bağımsız yaşar.Dilini kaybeden bir millet ise tarih
sahnesinden silinmeye mahkumdur.Bütün insan kültürünün temelini oluşturan ve insan
topluluğunu yaratan dildir.Dilini yüceltemeyen toplumların zamanla başka kültürlerin
tutsaklığında debelenmesi ve kültürünü unutarak yabancılaşması kaçınılmazdır.
21: Atatürk ve Kaşgarlı Mahmut'un Türk diliyle görüşleri parallellik gösterir.Ortak görüşleri
şunlardır:
Türk milleti demek Türk dili demektir.
Türk milletinin her şeyi dilinde yaşamaktadır.
Türk dili dillerin en zenginlerindendir.
Türk dilini yabancı dillerin istilasından korumak gereklidir.
Türk dili her kavramı karşılayacak zengin ve köklü bir dildir.
SAYFA 81:
1.BU eserlerdeki öğütler günümüzde de geçerliliğini korumaktadır.
2.1.2.3 ve 4. metinlerde İslam Din ve medeniyetinin şekillendirdiği kültür izlerini görmek
mümkündür.
3. Kutadgu Bilig : Mutluluk Veren Bilgi

Atebetü'l Hakayık: Hakikatlerin eşiği
Divanü Lügati't Türk: Türk dilleri sözlüğü ve divanı
Divan-ı Hikmet: Hikmet Divanı (hikmet:bilgece söylenen söz demektir, vikipedi'ye göre de hoş,
hayırlı demektir.)
Eserlerin başlıklarıyla içerikleri uyumludur.
4.Karşılıklı konuşmaların bulunması eserin sembolleştirilerek anlatıldığını didaktik bir yapıda
olduğunu ve soyut kavramların bu şekilde somutlaştırılarak daha iyi anlaşılmasının sağlanması
içindir.
5.Kaşgarlı Mahmut eserinin ön sözünden alınan bu metin parçasında Türklerin Tanrı tarafından
yer yüzüne ilbay kılındığından ve Hz.Peygamberin "Türk Dilinin öğreniniz çünkü onlar için uzun
sürecek egemenlik vardır." hadisinden bahsetmektedir.Kaşgarlı Mahmut da bu yüzden eserini
Araplara Türkçeyi öğretmek için yazmıştır.
6.Divanü Lügati't Türk 1072 yılında (11.yüzyılda ) Kaşgarlı Mahmut tarafından Araplara Türkçeyi
öğretmek amacıyla yazılan eşsiz bir kültür hazinesidir.Eserde zaman zaman dil bilgisi kuralları da
anlatılmaktadır.Bu yönüyle Türkçenin ilk dilbilgisi kitabıdır.Kaşgarlı Mahmut da ilk Türk dil
bilginidir.Divanü Lügati't Türkçenin ilk sözlüğüdür.Eserde 7500 kelime vardır, bunların
anlamlarının daha iyi anlaşılması için deyimlerden , atasözlerinden ve şiirlerden örnekler
verilmiştir.Kaşgarlı Mahmut Türk illerini adım adım gezerek sagu, koşuk, sav gibi sözlü edebiyat
ürünlerini derleyerek yazıya geçirmiştir.İslami dönemin ilk ürünlerinden belki de en önemlisi
olan Divanü Lügati't Türk İslamiyet öncesi Türk kültür ve medeniyet ve edebiyatının bir belgesi
niteliğindedir.
7.Türkçenin pek çok ülkede ve bölgede milyonlarca kişi tarafından konuşulması onun dünyanın
en büyük dillerinden biri olduğunu göstermektedir.Türkçe bugün itibariyle dünyanın 5.büyük

dilidir.
8.Metinlerde " bilginin önemi ve değeri ,doğruluk, dürüstlük, yalan söylememek, iyilik…" gibi
evrensel değerler vardır.
9.11. ve 12. Yüzyıl Türk Edebiyatının Genel Özellikleri:
1. İslamiyet öncesi kültür ile İslami kültür iç içedir.
2. Eserlerde toplum hayatını şekillendirme ve yönlendirme amacı güdülmüştür.
3. Eserlerde dini öğretme amacı esas alınmıştır.
4. Hece ölçüsü devam ederken aruz ölçüsü de kullanılmaya başlanılmıştır.
5. Dile Arap ve Fars edebiyatında kullanılan nazım şekilleriyle kelimeler girmeye başlamıştır.
6. Nazım birimi dörtlük ve beyittir.
7. Arap ve Fars edebiyatında kullanılan nazım şekilleriyle eserler verilmeye başlanmıştır.
Read more

Sakarya Savaşı ile İlgili Şiirler


Sakarya Savaşı
Yüreklerde bitmeyen o vatan aşkı,
Mehmet’i coşturuyordu düşmana karşı.
Unutulur mu? Tarihin bu altın sayfası,
Bir destansın artık, Sakarya Savaşı.
Düşmana “dur” dedi, çekti hattı,
Mustafa Kemal’in taktik anlayışı.
Kanla suladı Mehmet, taşı toprağı,
Bir destansın artık, Sakarya Savaşı.
Sakarya Dolaylarında
Koşuyor Mustafa Kemal’in atlıları;
Balmahmud’a yönelik, doru, kır, al, renkçe.
Dövüşüyor, Ali, Osman, Hasan, Mehmed’im,
Bire on, beşe yüz, erkekçe…
Bir al gül kızarıyor, yoz topraklarda;
Açıyor güllerim, şehitçe.
Allah Allah sesleri yansıyor tepelerde,
Amasyalım, Konyalım, Muşlum, Karslım iç içe…
Koşuyor Mustafa Kemal’in atlıları;
Sakarya’ya yönelik, doru, kır, al, renkçe.
Kadınlarım bebe diye gülle taşıyor,
Çatlak dudakları, nasırlı elleriyle.
Yürüyorlar, Sakarya dolaylarına kağnılarla,
Korkusuz, uykusuz, Mehmetçe…
Read more

Basit Kesirler ile İlgili Bazı Soru Örnekleri


1. 3 , 5 , 3 , 5 kesirlerini büyükten küçüğe doğru sırala.
8 8 7 7 

2. Yaş incir kuruduğunda ağırlığının 2/5 ini kaybediyor. Buna göre 66 kilogram kuru incir için kaç kilogram yaş incir toplanmalıdır?

3. 7/6 sı 42 olan sayının 4/9 u kaçtır?

4.Ahmet’in yaşı 12 dir. Babasının yaşı Ahmet’in yaşının 11/4 ü kadar fazlasıdır. Buna göre Ahmet’in babası kaç yaşındadır?

5. Bir otomobil gideceği yolun önce 1/5 ini, sonra da kalan yolun 1/4 ünü giderse geriye yolun kaçta kaçı kalır?

6. Günde 5/3 litre su içen Aylin, 15 litre suyu kaç günde içer?

7. 1/2 kesrinden hangi kesir çıkartılırsa 1/4 kesri kalır?

8. Saffet elindeki fındıkların 3/4 ünü yiyor. Geriye kalan fındıkları 3 kardeşine eşit olarak paylaştırıyor. Her bir kardeşine 3 fındık düştüğüne göre Saffet kaç fındık yemiştir?


CEVAPLAR

1. 5 > 5 > 3 > 3
7 8 7 8

2. 110 kilogram yaş incir

3. 16

4. 45

5. 3 

6. 9 gün

7. 1
4

8. 27
Read more

Liam Payne 26 CM'in Anlamı Nedir?


One Direction hayranları twitter'ı tamamen ele geçirmiş durumda.. Gün geçmiyor ki one directonerlar yeni bir konuyu gündeme getirmesin...

One Direction hayranlarının arasındaki dedikodulara göre grubun üyesi Liam Payne'nin penisi 26 santim. Hayranlar bununla ilgili birçok espri yapıyor. Hatta bu durum kendi aralarında bir koda dönmüş durumda. Bugün de '26 TT olacak' tweet'lerinden sonra '26 TT' başlığı TT listesine girdi.





Daha önce de Zayn Malik'in penisi gündem yaratmıştı



Read more

20.yy Osmanlı Devleti ile İlgili Test Soruları ve Cevapları


1. İngiltere kendi çıkarları nedeniyle özellikle XIX. yüzyılın ilk yarısında Osmanlı Devleti ile iyi geçindi. XIX. yüzyıl sonlarından itibaren İngiltere Osmanlı Devleti'nin toprak bütünlüğünü korumak yerine, Osmanlı Devleti'nin parçalanmasına çalıştı.
İngiltere'nin politikasının değişmesinin sonuçları arasında aşağıdakilerden hangisinin bulunduğusöylenemez?
A) Reval Görüşmesi ile Rusya'nın Balkanlarda serbest kalması
B) Arnavutluk'un bağımsızlığını ilan etmesi
C) Ege Adaları'nın çoğunun Yunanistan'a bırakılması
D) Osmanlı Devleti'nin Almanya'ya yakınlaşması
E) Kıbrıs ve Mısır'ın işgal edilmesi

2. Almanya ile Osmanlı Devleti arasında XIX. yüzyıl sonlarından itibaren ortaya çıkan yakınlaşmanın nedenleri arasında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) İngiltere ve Fransa'nın Osmanlı topraklarını işgal etmeye başlaması
B) Almanya'nın Ortadoğu'daki etkisini artırmak istemesi
C) Osmanlı Devleti'nin Almanya'nın kendisini koruyabileceğini düşünmesi
D) Almanya'nın Osmanlı Devleti'nin askeri gücünden yararlanmak istemesi
E) Almanya'nın Osmanlı topraklarını önemli bir hammadde kaynağı ve pazar olarak görmesi

3. II. Abdülhamit döneminde kurulan İttihat ve Terakki Cemiyeti, meşrutiyetin yeniden ilanı doğrultusunda mücadele etti.
İttihat ve Terakki'nin bu mücadelesi;
I. Osmanlıcılık ideolojisini gerçekleştirmek
II. Egemenlik anlayışını değiştirmek
III. Mebuslar Meclisi'nin kapatılmasını sağlamak
IV. Kanun-i Esasi'ye işlerlik kazandırmak
V. Padişahın mutlak otoritesini güçlendirmek
gibi amaçlarından hangilerine yönelik bir çalışma olamaz?
A) I ve II           B) II ve III               C) III ve IV
D) II ve IV        E) III ve V

4. XX. yüzyıl başlarında ortaya çıkan gelişmelerden hangisi, Osmanlı Devleti'nde halkın yönetime katılmasını sağlamıştır?
A) II. Meşrutiyet'in ilanı
B) Reval Görüşmesi
C) 31 Mart olayı
D) Bab-ı Ali Baskını
E) II. Abdülhamit'in tahttan indirilmesi

5. Osmanlı Devleti'nde,
I. I. Meşrutiyet (1876), Balkan sorunlarını görüşmek üzere Avrupa devletlerinin toplandığı Tersane Konferansı’nın çalışmalarına başladığı gün ilan edildi.
II. II. Meşrutiyet (1908) Rusya ile İngiltere arasında Osmanlı Devleti'nin paylaşılması üzerine yapılan "Reval Görüşmeleri"nden sonra ilan edildi.
Bu gelişmelere bakılarak Osmanlı Devleti'nde meşrutiyet yönetimlerine geçilmesindeki beklentinin aşağıdakilerden hangisi olduğu savunulabilir?
A) Halkın istekleri doğrultusunda hareket etmek
B) Meşrutiyet yönetimlerimin gerekliliğini kanıtlamak
C) Devletin içişlerine karışılmasını önlemek
D) Osmanlı Devleti'ni Avrupa'nın güçlü devletlerden biri haline getirmek
E) Mutlakıyetin devamına ortam hazırlamak

6. İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin çalışmaları sonucu II. Abdülhamit 1908'de meşrutiyeti yeniden ilan etmek zorunda kaldı. Ancak 1909’da Meşrutiyete karşı 31 Mart ayaklanması çıktı. Bu ayaklanma Hareket Ordusu tarafından bastırıldı ve II. Abdülhamit tahttan  indirildi.
Bu açıklama değerlendirildiğinde aşağıdaki yargılardan hangisi doğru olur?
A) Meşrutiyet rejimi ordu tarafından korunmaktadır.
B) Yenilikler halk tarafından desteklenmiştir.
C) Türkçülük düşüncesi devletin temel politikası olmuştur.
D) Saltanat sistemine son verilmiştir.
E) İç sorunlar dış sorun haline dönüşmüştür.

7. 1876'da ilan edilen Kanun-i Esasi'de yer alan "Hükümet, padişaha karşı sorumludur." maddesi 1909'da "Hükümet, Meclise karşı sorumludur." şeklinde değiştirilmiştir.
Bu değişiklik değerlendirildiğinde;
I. Mebuslar Meclisi'nin yönetimdeki etkisi artmıştır.
II. Padişahın yetkileri sınırlandırılmıştır.
III. Demokratikleşme yolunda önemli bir adım atılmıştır.
IV. Meclis hükümeti sisteminden vazgeçilmiştir. gibi yargılardan hangilerine ulaşılabilir?
A) I ve II           B) II ve III               C) III ve IV
D) I, II ve III      E) II, III ve IV

8. I. Trablusgarp'ı almak için Avrupa devletlerinin onayını alan İtalya, Osmanlı Devleti'nden Trablusgarp'ı istedi. Bu istek reddedilince Trablusgarp'a asker çıkardı.
II. Trablusgarp'ın işgali üzerine Osmanlı Devleti Avrupa devletlerinden yardım istedi ancak gerekli desteği bulamadı.
Bu bilgilerle ilgili olarak XX. yüzyıl başlarında Osmanlı Devleti için aşağıdaki yargılardan hangisi söylenebilir?
A) Siyasi yalnızlık içindedir.
B) İç sorunlarla mücadele etmektedir.
C) Afrika'daki hakimiyeti sona ermiştir.
D) Almanya ile ittifak halindedir.
E) Ulusçuluk akımından olumsuz etkilenmiştir.

9. Osmanlı Devleti Trablusgarp Savaşı sonunda imzaladığı Uşi Antlaşması ile On İki Ada'yı geçici olarak İtalya'nın işgaline bırakmıştır.
Osmanlı Devleti'nin bu kararı almasının amacı olarak aşağıdakilerden hangisi gösterilebilir?
A) On İki Ada halkının ayaklanma çıkarmasını önlemek
B) Yunanistan'ın Balkan Savaşı sırasında adaları işgal etmesine engel olmak
C) Balkan Savaşı'nda İtalya'dan destek sağlamak
D) İtalya'nın diğer bölgelere saldırmasını engellemek
E) Avrupa devletlerinin olaya müdahalesine fırsat vermemek

10. XX. yüzyılın başlarında Balkan devletlerinin Osmanlılara karşı birleşerek savaşa girmelerinde aşağıdakilerden hangisi etkili olmuştur?
A) Milliyetçilik akımları
B) Osmanlıların Katolikleri desteklemesi
C) Osmanlıları Balkanlardan atmak istemeleri
D) Bağımsızlık mücadelesi vermeleri
E) Meşrutiyet ilanını içişlerine karışma olarak değerlendirmeleri

11. I. Balkan Savaşı'nı kaybeden Osmanlı Devleti'nin Balkanlardan çekilmesi sonucu bölgede büyük bir siyasi otorite boşluğu doğmuştur. Bu durum toprakların paylaşımı konusunda Balkan devletleri arasında çıkar çatışmaları yaşanmasına yol açmıştır.
Bu durumun nedeni olarak;
I. Balkanların çok uluslu olması
II. Balkanlarda kalıcı barışın kurulamaması
III. Rusya'nın Balkanlardaki etkinliğinin azalması
IV. Balkan sorununa Avrupa devletlerinin kayıtsız kalması
gibi özelliklerden hangileri gösterilebilir?
A) Yalnız I        B) II ve III               C) II ve IV
D) I ve II           E) I, II, III ve IV

12. Osmanlı İmparatorluğumun Balkan Savaşları sonunda imzaladığı İstanbul ve Atina Antlaşmalarıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Balkan Savaşlarını bitiren antlaşmalardır.
B) Bulgaristan ve Yunanistan'da kalan Türklerin hakları belirlenmiştir.
C) Bulgaristan ve Yunanistan'da yaşayan Türklere azınlık statüsü verilmiştir.
D) Osmanlı Devleti'nin Balkanlardaki varlığı Doğu Trakya ile sınırlanmıştır.
E) Bugünkü Türkiye-Yunanistan sınırı çizilmiştir.

CEVAP ANAHTARI
1. B  2. D        3. E         4. A         5. C
6. A   7. D        8. A         9. B         10. C
11. D               12. E
Read more

İpek Böceğinin Hayat Döngüsü Nedir?


Kelebek yumurtalarını dut yaprakları üzerine bırakır, yumurtladıktan üç dört gün sonra ölür. Baharda taze dut yaprakları üzerindeki yumurtalardan larva halinde çıkan tırtıllar sık tüylü ve siyahtır. Büyük bir iştahla devamlı dut yaprağı yerler ve dört beş defa gömlek değiştirerek bir birbuçuk ayda 7 veya 8 santime ulaşırlar. Büyüdükçe renkleri açılır ve tüyleri kaybolur. İyice büyüyüp de hücrelerine yerleşince üst dudağındaki delikten iplik halinde zamk gibi bir sıvı çıkararak kozasını yapmaya başlar. 

Tırtıl önce kozanın dış kısmını sonra kendi vücudunun etrafını örmeye devam eder ve görünmez olur. Eğer kendi haline bıraklırsa iki üç hafta içinde kelebek haline gelerek ördüğü kozayı parçalar ve dışarı çıkar. Bu yüzden kozayı parçalamadan kozalar sıcak suya atılır veya sıcak su buharına tutularak tırtıl öldürülür. Böylece ipek kozaları elde edilir. Bu kozalardan da tel şeklindeki ipek lifleri çıkarılıp ham ipek üretilir.

Böceğin neslinin devamı için bir kısım kozanın parçalanıp kelebeğin çıkmasına müsaade edilir. Suni ipek kavak, göknar, söğüt gibi selülozca zengin olan ağaçlardan kimyasal yollarla elde edilen liflere denir.
Suni ipek viskos metodu ile elde edilir. Belirtilen ağaçlar önce levha haline getirilir. Sonra kurutulur ve makinelere konularak lif lif parçalanır. Selüloz lifleri sac kaplarda birkaç gün bekletildikten sonra kükürtleme makinalarında 100 kilogramına 33 kilogram karbonsülfür karıştıralarak, belirli sıcaklıkta 2½ saat bekletilir. Bu arada selüloz renklenmeye başlar istenilen beyaz renk elde edilince kükürtleme kesilir. Elde edilen madde kesilir. Sonra platin alaşımından yapılmış çok ince delikli gözlerden asitli bir banyo içine fışkırtılır. Böylece gözlerden çıkan madde iplik haline gelir ve makaralara sarılır. Asit kükürt ve serbest tuzdan temizlenen madde suni ipek olarak piyasaya sürülür. Suni ipek doğal ipek kadar dayanıklı değildir.
Read more