rusya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
rusya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Rusyada Fıçılarda Bulunan Ceninler, Cenin Nedir?


Cenin Nedir?
İnsanda, ana rah­minde gelişmekte olan organizmaya, döl­lenmenin bir hafta sonrasıyla sekizinci hafta sonu arasında verilen addır. Em­briyoloji, ceninin gelişmesini inceleyen bilim dalıdır. Cenin belirli bir süre sonra bu halden çıkarak organları belirlenen fetüs haline gelir. bkz. Fetüs.

Rusya’da skandal! Fıçılarda 248 cenin bulundu
Rusya’nın Sverdlovk bölgesi Yekaterinburg-Nijni Tagil yolu yakınlarında fıçılar içerisinde deney amaçlı kullanıldıkları düşünülen 248 adet cenin bulundu.


Rusya’da şok etkisi yapan gelişme, yerel vatandaşların tesadüfen fıçılara ulaşması ile ortaya çıktı. Görgü tanıkları boş alana atılan fıçıların kapaklarının açıldığı ve ceninlerin yerlere saçıldığını kaydetti.


Rusya’da skandal! Fıçılarda 248 cenin bulundu 
Vakayla ilgili basına açıklama yapan İçişleri Bakanlığı Sverdlovsk Bölge sözcüsü Valeri Gorelih, güvenlik görevlilerinin bölgeye giderek incelemelerde bulunduğunu belirtti. Gorelih bölgede bulunan cenin sayısının 248 olduğunu söyledi.

Soruşturma Komisyonu’na bağlı bilirkişi uzman ve savcıların da bölgeye hareket ettiği kaydedilirken, ceninlerin üzerlerindeki tabelalarda hastane oda ve annelerin isimlerinin yazılı olduğu ifade edildi.

Resmi FM radyosuna konuşan polis sözcüsü Gorelih, “Gerçekten de korkunç bir olay. Meslektaşlarımız kimler tarafından ve hangi hastaneden bu ceninlerin ormanlık alanına bırakıldığını titizlikle araştırıyor. Ceninlerin yaşlarını araştırıyoruz. Ayrıca da bu suç niteliğindeki ihmalkarlığı kimin yaptığını da inceliyoruz.” dedi.

Ceninlerin bulunduğu Nevyanski kent Emniyet Müdürlüğü yetkilileri, “Muhtemelen ceninler diğer bölgelerden veya komşu Yekaterinburg’tan getirildi. Şehrimiz küçük ve bu kadar fazla kürtaj ve ölü çocuk olamaz." şeklinde konuştu. 

Sverdlovsk Bölge Başbakan Yardımcısı Vladimir Vlasov ilk belirlemelere göre tıbbi biyolojik atıkların Yekaterinburg kentinin 3 sağlık kurumuna ait olduğunu söyledi. Vlasov, “Sanıyorum bu atıkları yok etmekle yükümlü olan kurumlar kendi sorumluluklarını yerine getirmemiş.” eleştirisini getirdi.


CİHAN
Read more

Türk Uçagının Neden Tamamı Çıkarılmadı?


Türkiye’nin önceliği uçağın nasıl vurulduğu
Akdeniz’de düşürülen Türk jetiyle ilgili Dışişleri kaynakları, “Bir ihtimal olarak, eğer uçak isabet almamış bile olsa, uçaksavar ateşinden veya başka bir tehditten kaçarken kazayla bile düşmüş olsa bu Suriye’nin sorumluluğunu değiştirmez” yorumu yapıyor



Kaynak; Milliyet.com.tr AYDIN HASAN Ankara


Türkiye, Suriye tarafından düşürülen Hava Kuvvetleri’ne ait silahsız RF-4 (Phantom) keşif jetinin vurulmasına karşı uluslararası hukuk çerçevesinde karşılık verme hakkını saklı tutuğunu ilan ederken, öncelikli olarak jetin vurulmasını tam olarak aydınlatma yönündeki çabalarını yoğunlaştırdı. Savaş uçağının, temasın kesilmesinden sonra havada yaklaşık 4 mil savrulduğu, denize çarptıktan sonra da dibe doğru 0.4 mil sürüklendiği belirlendi.
Dışişleri kaynakları, “Bir ihtimal olarak eğer uçak isabet almamış bile olsa, uçaksavar ateşinden veya başka bir tehditten kaçarken kaza ile bile düşmüş olsa bu Suriye’nin uçağımızın düşmesi konusundaki sorumluluğunu değiştirmez” değerlendirmesinde bulundu. Bölgeden ayrılan Nautilus’un yerine yeni bir batık çıkarma gemisi bulunması konusunda da girişim başlatıldı.
Türkiye, Suriye karasularına düşen ve bu ülkenin kendisinin uçaksavar ateşiyle vurduğunu açıkladığı savaş uçağının nasıl vurulduğunu tamamen aydınlatma çabalarını yoğunlaştırdı.
Denizin dibinde kalan enkazın da çıkarılma çalışmalarının son parça çıkarılana kadar süreceği belirtildi. Donanmaya ait Çeşme ile İnebolu gemileri, Suriye karasularında tarama ve çıkarma çalışmalarını sürdürürken, bölgeden ayrılan Nautilus’un yerine yeni bir batık çıkarma gemisi bulunması konusunda da girişim başlatıldı.
Arama sonucu elde edilen bulgular ile radar verilerinin birlikte değerlendirilmesi uçağın düşmesi konusunda da, daha net tespitlere neden oldu. Kaynaklardan alınan bilgilere bu tespitler ana hatlarıyla şöyle:
-  Saat 11.56 sırasında 7 bin 400 feet yükseklikte iken uçak ile telsiz bağlantısı kesildi. Uçak, bu sırada Suriye’den yaklaşık 13 deniz mili uzaklıkta uluslararası hava sahasında bulunuyordu.
-  Uçak, telsiz bağlantısı kesildikten sonra da, iki dakikaya yakın sinyal vermeye devam etti. Saat 11.58’den itibaren uçaktan hiçbir sinyal alınmamaya başlandı.
-  Uçak, havada savrularak Suriye sahiline yaklaşık 9 mil mesafede denize çarptı.
-  Uçağın enkazı ise Suriye’ye yaklaşık 8.6 deniz mili mesafede denizin 2 bin 600 metre dibinde bulundu. Böylece uçağın denize çarptıktan sonra düşme açısı ve diğer faktörler nedeniyle 0.4 deniz mili sürüklendiği anlaşıldı.

Arınç: Uçak konusunu her gün köpürtmeyelim
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da, Türk Dil Kurumu’nun 80. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen törenden ayrılırken, basın mensuplarının düşen askeri uçağa ilişkin sorusunu yanıtladı. Yapılan değerlendirmelere tepki gösteren Arınç, “Bazı nüanslar üzerinde durup buradan farklı anlamlar çıkarma gayretine girmemek lazım. Her gün bu konuyu köpürtmenin, bunun üzerinde farklı yorumlara yol açacak açıklamalar yapmanın gereği yok” dedi.





Bölgedeki gemiler de değerlendirmeye alındı
Uçağın denizden atılan ve radar kapsamı dışında kalan bir füze ile vurulma ihtimaline karşı da, o gün Suriye’nin Lazkiye açıklarında savaş gemisi ya da bir başka deniz aracı olup olmadığı da değerlendirmeye alındı. MİT’in, elektronik sistemler biriminin uçağın vurulduğu sırada bölgede bulunan bütün savaş gemilerine ait verilerinin de her ihtimale karşı değerlendirmeye alındığı ifade edildi.
Dışişleri kaynakları, “Bir ihtimal olarak eğer uçak isabet almamış bile olsa, uçaksavar ateşinden veya başka bir tehditten kaçarken kaza ile bile düşmüş olsa bu Suriye’nin uçağımızın düşmesi konusundaki sorumluluğunu değiştirmez” değerlendirmesinde bulundu.





Enkazın tamamı neden çıkarılmadı?
Genelkurmay Nautilus’un arıza nedeniyle bölgeden ayrıldığını ve uçağın kalan parçaları için yeni olanakların araştırıldığını açıkladı. Nautilus’un Türkiye’deki sorumlusu Tufan Turanlı ise “Görüntülemede küçük bir arıza oldu ama zaten tüm zemin görüntülenmişti. Hava Kuvvetleri’nin seçmiş olduğu parçaları çıkardık. Başka parça çıkarmak gerekirse geminin kaptanı elinden geleni yine yapacağına eminim” dedi. Bu sözlerin ardından, neden tüm parçalarının çıkarılmadığı soruları akıllara takıldı.



Read more