1. ÜNİTE: MANTIK
İnsan diğer canlılardan ayıran en önemli özelliklerden biri düşünebilme yeteneğidir. Bireyler
karşılaştıkları günlük olayları akıl süzgecinden geçirerek anlamlı kılarken, analiz ederken ya da
olası sonuçları tahmin ederken düşünce üretirler. Dolayısı ile bireyler arası yarışmalarda problemlerin
çözümünde düşünce üretiminin öne çıkarılması önemli bir göstergedir.
Hemen her olguda olduğu gibi doğru düşünme kurallarının ortaya çıkması da tarih içinde bir
gelişim izlemiştir. Buna bir başlangıç noktası seçilemez. Ancak, Antik Çağ’dan günümüze gelen kanıtlarda mantık ile uğraşan düşünürlerin var olduğu görülmektedir. Bunlar arasında, mantık
biliminin oluşmasında en etkili olanı Aristoteles (Aristo)’dur. MÖ 600-300 yıllarında ortaya çıkan usa vurma kurallarını Aristoteles sistemleştirmiştir. Organon (Alet) adlı 14 “usa vurma kuralı, syllogism
(selocizm)” ortaya koymuştur. Bu kurallar, bugünkü biçimsel mantığın temellerini oluşturmaktadır ve 2000 yılı aşkın bir zaman dilimi içinde insanoğlunun düşünme ve doğruyu bulma eylemini etkilemiştir. Organon, insanlığa bırakılmış en büyük miraslardan biridir. Kısacası yaşamımız
boyunca düşünme, hepimiz için çok önemlidir. Ancak ondan da önemlisi oluşturulan düşüncenin
dayanaklarının doğru, kanıtlanmış, bilinen, görülen ve elde edilen doğrulardan yola çıkılarak üretilmiş
olmasıdır. Düşüncenin bir başka özelliği karşısındakini de düşünce üretmeye yöneltmesidir.
Böylesine anlamlı düşünme ve akıl yürütme yoluna “Mantık” dendiği bilinmektedir.
Öyleyse mantık, temelleri yaklaşık 2500 yıl önce Aristo tarafından atılan, günümüze kadar
sürekli geliştirilen, anlamlı ve sistemli düşünce üretme kurallarına dayanan bir yapıdır, denebilir.
Günümüzde mantık, “Aristo Mantığı” ve “Sembolik Mantık” adlı iki ana başlık altında işlenmektedir.
Yine bilindiği gibi “Sembolik Mantık” da kendi içinde iki alt başlığa ayrılmaktadır.
Matematikçilerin çok kullandığı bu alt başlıklardan biri Önermeler Mantığı diğeri de Niceleyiciler
Mantığı’dır.
Bilim dallarının tümünde ana dayanak olarak mantıklı düşünce kullanılır. Bilimin kavramlarını
oluşturmada, aralarında ilişki kurmada ve onları yorumlamada mantıklı düşünme öne çıkar. Mantıklı düşünce ile en iyi uyum sağlayan bilim dalı matematik olarak bilinir. Ünlü fizikçi Einstein
(Aynştayn)’ın “Matematik mantıklı düşünce yoludur.” sözü de bilinen bu gerçeği vurgulamaktadır.
Eğer bir birey mantık kavramını tam olarak öğrenir ve sembolik mantığı doğru kullanabilirse
matematiği öğrenmede de büyük kolaylık sağlar düşüncesi vardır. O nedenle bireye mantıklı düşünme yollarını kazandırma matematik öğretiminin genel amaçları arasında yerini almıştır
Read more
İnsan diğer canlılardan ayıran en önemli özelliklerden biri düşünebilme yeteneğidir. Bireyler
karşılaştıkları günlük olayları akıl süzgecinden geçirerek anlamlı kılarken, analiz ederken ya da
olası sonuçları tahmin ederken düşünce üretirler. Dolayısı ile bireyler arası yarışmalarda problemlerin
çözümünde düşünce üretiminin öne çıkarılması önemli bir göstergedir.
Hemen her olguda olduğu gibi doğru düşünme kurallarının ortaya çıkması da tarih içinde bir
gelişim izlemiştir. Buna bir başlangıç noktası seçilemez. Ancak, Antik Çağ’dan günümüze gelen kanıtlarda mantık ile uğraşan düşünürlerin var olduğu görülmektedir. Bunlar arasında, mantık
biliminin oluşmasında en etkili olanı Aristoteles (Aristo)’dur. MÖ 600-300 yıllarında ortaya çıkan usa vurma kurallarını Aristoteles sistemleştirmiştir. Organon (Alet) adlı 14 “usa vurma kuralı, syllogism
(selocizm)” ortaya koymuştur. Bu kurallar, bugünkü biçimsel mantığın temellerini oluşturmaktadır ve 2000 yılı aşkın bir zaman dilimi içinde insanoğlunun düşünme ve doğruyu bulma eylemini etkilemiştir. Organon, insanlığa bırakılmış en büyük miraslardan biridir. Kısacası yaşamımız
boyunca düşünme, hepimiz için çok önemlidir. Ancak ondan da önemlisi oluşturulan düşüncenin
dayanaklarının doğru, kanıtlanmış, bilinen, görülen ve elde edilen doğrulardan yola çıkılarak üretilmiş
olmasıdır. Düşüncenin bir başka özelliği karşısındakini de düşünce üretmeye yöneltmesidir.
Böylesine anlamlı düşünme ve akıl yürütme yoluna “Mantık” dendiği bilinmektedir.
Öyleyse mantık, temelleri yaklaşık 2500 yıl önce Aristo tarafından atılan, günümüze kadar
sürekli geliştirilen, anlamlı ve sistemli düşünce üretme kurallarına dayanan bir yapıdır, denebilir.
Günümüzde mantık, “Aristo Mantığı” ve “Sembolik Mantık” adlı iki ana başlık altında işlenmektedir.
Yine bilindiği gibi “Sembolik Mantık” da kendi içinde iki alt başlığa ayrılmaktadır.
Matematikçilerin çok kullandığı bu alt başlıklardan biri Önermeler Mantığı diğeri de Niceleyiciler
Mantığı’dır.
Bilim dallarının tümünde ana dayanak olarak mantıklı düşünce kullanılır. Bilimin kavramlarını
oluşturmada, aralarında ilişki kurmada ve onları yorumlamada mantıklı düşünme öne çıkar. Mantıklı düşünce ile en iyi uyum sağlayan bilim dalı matematik olarak bilinir. Ünlü fizikçi Einstein
(Aynştayn)’ın “Matematik mantıklı düşünce yoludur.” sözü de bilinen bu gerçeği vurgulamaktadır.
Eğer bir birey mantık kavramını tam olarak öğrenir ve sembolik mantığı doğru kullanabilirse
matematiği öğrenmede de büyük kolaylık sağlar düşüncesi vardır. O nedenle bireye mantıklı düşünme yollarını kazandırma matematik öğretiminin genel amaçları arasında yerini almıştır