Dil ve Anlatım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Dil ve Anlatım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Sunum, Tartışma ve Panel Nedir? Konu Anlatımı, Ders Notları (Dil ve Anlatım)


Sunum Ve Tartışma
Sunum : Bilgileri yenileyen pekiştiren hatırlatan önemli noktaları öne çıkaran bir çalışma sonucunu açıklayan yapılan araştırmaların anketlerin sonuçlarını değerlendiren önemli olay ve olguları dile getirmek üzere yapılan konuşmalara sunum denir.

Sunum Yapacak Kişinin Özellikleri ;

1-) Güncel bir konu seçmeli
2-) Sunumda farklı kaynaklardan faydalanmalı
3-) Sunumdan önce prova yapmalı
4-) Ciddi ağırbaşlı olmalı ve beden dilini iyi kullanmalı
5-) Konuşurken ses tonunu iyi ayarlamalı
6-) Telaffuzuna dikkat etmeli, sunum sırasında izleyicilerin sorularını kibarca cevaplamalı

Tartışma : Bir grubu veya toplumun çoğunluğunu ilgilendiren, önceden belirlenen bir konu hakkında farklı düşünceleri olan kişilerin konuyla ilgili görüşlerini açıklamak, sorunu çözmek muhatabın zayıf yönlerini bulmak amacıyla yaptıkları karşılıklı konuşmalara tartışma denir. 

Tartışmada Başkanın Görevleri ;
  • Konuyu özellikleri ve sınırlarıyla izleyiciye aktarır.
  • Konuşmacılara eşit süreler verir.
  • Konuşmacıların konu dışına çıkmalarını engeller.
  • Konuşmacılara tarafsız davranır.
  • Tartışma sonucunu kısa cümlelerle rapor haline getirir.  
Tartışma Çeşitleri : Münazara, panel, açık oturum, forum, bilgi şöleni

Tartışma Yönteminin Aşamaları ;

1-) Tartışılıcak konu belirlenir.
2-) Tartışma, sorular ile yönlendirilir.
3-) Kullanılıcak araç-gereçler belirlenir.
4-) Tartışma yapılıcak fiziksel ortam hazırlanır.
5-) Tartışma sonunda bir değerlendirme yapılır ve sonuç bildirisi hazırlanır. 

Panel : Bir konunun farklı yönleri konusunda uzman olan kişiler tarafından tartışmak maksadıyla yapılan karşılıklı konuşmalara panel denir.
  • Panelde bir başkan bulunur.
  • Bilimsel, sosyal ve siyasi konularda düzenlenebilir.
  • Tartışma bir sohbet havası içinde gerçekleşir.
  • Panellerde genellikle 3-6 arasında konuşmacı bulunur.
  • Başkan konuşulucak konuyu açıklar ve konuşmacıları tanıtır.
  • Konuşmacıların ne kadar süreyle, hangi sırayla konuşacaklarını belirtir.
  • Her konuşmacıya eşit süre verir.
  • Zorunlu haller dışında konuşmacıların sözünü kesmez. 
Read more

Anlatımda Sınırlandırma Nedir? Konu Anlatımı, Ders Notları (Dil ve Anlatım)


Anlatımda Sınırlandırma
  İletimde iletiyi gönderene gönderici, iletiyi alana alıcı, iletiyi gönderme şekline kanal, iletişimin gerçekleştiği ortama bağlam, alıcının verdiği cevaba dönüt denir.Yazıda sözü edilen kavrama konu denir. Konu sınırlandırılmassa yazı yazmak güçleşir. Yazılı anlatımın yapılabilmesi için düşüncelerin anlatış amacına ve yazarın tavrına göre sınırlanması gerekir. Yazıya başlarken önce hangi konu hakkında yazı yazılacağı sonra yazının amacı yani ana fikri belirlenir. Yazının sınırları bu amaca göre daraltılır. Daha sonra ise konuya ve amaca uygun bir anlatım biçimi belirlenir. Yazının başlığıda buna bağlı olarak konur. Anlatımda sınırlandırma iletişimde yer alan ögelerin imkanlarıyla yapılır. Soyut temalar bağlam, kişi, zaman, ifade ve anlatma biçimi gibi yollarla somut hale getirilir.

Anlatımın ve Anlatıcının Amacı
  Sanatçının kendi ifade tarzına duyuş ve düşünüşteki farklılığına üslup: yazının yazılış amacına ise ana düşünce denir. Yazı ana düşünceye göre şekillenir. Her yazının bir amacı vardır. Makale bir bilgiyi aktarır, Şiir duyguları yansıtır. Yazının amacı bilgi aktarmaktır. Şairin amacı ise duyguları dile getirmektir. Yazar veya şair iletişim ögelerinin görevlerine göre anlatımın amacını belirler. Örneğin " Su 2 Hidrojen 1 Oksijenden oluşur. Maddenin 3 halinden biridir."  Bu cümleler alıcıya bilgi vermek için kullanılmıştır. Bu nedenle üslup bildirmelidir. Sözcükler terim anlamıyla, dil ise göndergesel işleviyle kullanılır, aktarmayı amaçlar bu nedenle üslup sanatsaldır. Burada sözcükler mecaz anlamıyla dil ise şiirsel işleviyle kullanılır. Felsefi metinlerde ise anlatıcının amacına göre dil kavram ağırlıklıdır. Bu bağlamda dil iletişimin en etkili ögesidir.
Read more

Anlatımda Anlatıcının Tavrı Nasıldır? Konu Anlatımı, Ders Notları (Dil ve Anlatım)


Anlatımda Anlatıcının Tavrı
Her anlatıcı ; mizacı, aldığı eğitim, yaşadığı çevre , toplumsal konumu gereği farklı birikime ve bakış açısına sahiptir. Bu nedenle aynı varlık kavram ya da olay farklı anlatıcılar için farklı anlamlar taşıyabiliyor. Çünkü her anlatıcı her şeye aynı açıdan bakma anlatıcının tavrı 2 unsurla açıklanabilir.

1-) Olay durum ve nesnelere bakış açısı anlatıcının anlatım (ifade) tarzı.
Anlatıcı iletisini sunarken öznel yada nesnel tavır takınır. Anlatıcının bu tavrını anlatımın konusu ve anlatımın muhatap olduğu kitle belirler. Anlatıcı soyut yada somut özellikler içerebilir. Anlatıcı kendine göre bir yaklaşım belirler ve anlatımın özelliklerini buna göre belirler. Sözlü yahut yazılı iletişimde anlatıcıyla anlatılan obje veya husus arasındaki ilişki anlatımı etkiler. Çünkü bunlar anlatıcının dışındaki unsurlardır.

Öznel Anlatım : Nesnelerin, olayların, durumların, kişilerin onlara yüklediği nitelikler ve anlamlar kişilerin bakış açısına göre değişir. Bireysel görüş ve değerlendirmeleri içeren anlatımlar özneldir. Bir anlatıcı ; olay, durum, kişi, yada nesneyi kendi özelliklerinden yola çıkarak değil, onların anlatıcıda uyandırdığı duygu, düşünce ve hayallerden yola çıkarak anlattığında öznel anlatımı kullanmış olur. Öznel anlatımda yorum vardır.

Nesnel Anlatım : Nesnelerin, olayların, durumların kendine özgü belli nitelikleri vardır. Bunlar anlatandan anlatana göre değişmez. Bunların gerçekliği, evrensel, değişmeyen deneylerle kanıtlanan gerçekliklerdir. Bilgiler anlatımlar nesnel anlatımlardır. Nesnel taşıyan , kişisel duygu ve düşünce içermeyen yargılara yer verilir.

Doğrudan Anlatım : Bir anlatımda anlatıcının  gözlemlerini algıladıklarını  ve deneyimlerini araya baika birini katmadan ifade etmesidir. Doğrudan anlatımlar bir sözün değiştirilmeden söylendiği gibi  aklatarıldığı cümlelerdir. Sözü aktarılan kişinin anlatımında hiç bir değişiklik yapılmaz. Doğrudan anlatımın kullanıldığı metinlerde tek anlam vardır. Muhatapi amaç ve mesaj açıktır. Doğrudan anlatımda örneklendirme, ispatlama, kanıtlama, açıklama tesvir ve tahlil yöntemleri kullanılır.

Dolaylı Anlatım : Başkalarına ait görüş ve sözlerin anlatıcının ağzından ifade edilmesidir. Bu anlatımın anlatıcının başkasından öğrendiklerini, duyduklarını ifade etmek için başvurduğu anlatımdır.
Read more

Anlatımda Bakış Açısı Nedir? Konu Anlatımı, Ders Notları (Dil ve Anlatım)


Anlatımda Bakış Açısı
1-) Kahraman Bakış Açısı : Hikaye veya romanlardaki olaylar, eserdeki kahramanlardan birinin bakış açısıyla anlatılıyorsa birinci kişi (ben-biz) ağazından anlatım söz konusudur.

Örnek : Babam her sabah biz uyanmadan, karanlıkta kalkıyor, hiç bir şey yemeden ekmeğini alıp yola çıkıyordu. Akşam hava kararırken yalıdan dönen toplayıcılarla oda dönerdi. Her gün altı liraya kadar gündelik alıyordu galiba. O parayla köyün bakkalından yiyecek öteberi alırdık.

2-) Gözlemci Bakış Açısı : Gözlemci kişinin (o) bakış açısıyla yapılan anlatımda anlatıcı , gördüklerini anlatan bir şahit konumundadır. Bu yöntemde anlatıcı, öykü kahramanından daha az şey bilir. Anlatıcı, hikayedeki kişilerin aklından geçenleri bilmez, nesnel bir tavır takınır. Olan bitenler okuyucuya kamera sessizliğiyle aktarır.

Örnek : Erkekler düğün evindeki bir odaya tıkılmışlardı. Kapıdan başka hiç bir yerden ışık almayan , toprak tabanlı odanın kenarında alçak bir sekinin üstünde şehirden getirdiği iki misafiriyle hancı Yakup Ağa oturmuştu. Düğün sahibi güveyinin büyük kardeşi - dört yana koşup ortalığı idare, misafirlere ikram ediyor, kapıya yakın bir yerde panikleyip duran ihtiyar bir aşığa :" Ne duruyorsun çalsana ! " diye sesleniyordu. Yirmi beş otuz kişi küçük odanın kenarlarına sıkışıp oturmuşlar ve ortada ancak bir buçuk adım eninde ve boyunda bir yer : açık bırakmışlardı.

3-) Hakim / Tanrısal / İlah Bakış Açısı : Anlatıcı hikayelerde herşeyi biliyor, zaman ve mekan engeli tanımadan herşeyi görüyorsa hakim/tanrısal bakış açısı söz konusudur.Hakim bakış açısı olan anlatıcı, hikayelerde kahramanların psikolojik hallerini, akıllarından geçirdiklerini bil. Okura anlattığı yerin özellikleri ayrıntıl bilgi verebilir. Anlatım, üçüncü kişi "o" ile yapılır.

Örnek : "Sermet Bey, bir hafta sıbra kalabalık ailesiyle köşke taşındı. Halis bir zevk ehliydi. Her gece çalgı, çağanak, yemek, içmek, keyif, sofa gırla giderdi. Daima kadın akrabalarından kadın erkek 4-5 misafiri bulunuyordu. Sermet Türkiye' liydi fakat Avrupalıların "gündüz cefa gece sefa " düsturumu kabul etmişti. Çocukları mektebe giderdi. Kızlarını büyük ticarethanelere katip diye yetiştirmişti.
Read more

Anlatımın Özellikleri Nelerdir? Ders Notları, Konu Anlatımı (Dil ve Anlatım)


Anlatımda dilin kurallarına uymak gerekir. Anlatımın kendi içinde farklı yöntemleri vardır. Anlatım kişiliğin bir göstergesidir. Çünkü her anlatıcı kendine özgü bir dil kullanır.

İyi bir anlatımda bulunması gereken özellikler :
  • Anlatım açık ve net olmalıdır.
  • Dilin kurallarına uygun olmalıdır.
  • Karmaşık ve anlaşılması güç cümlelerden kaçınılmalıdır.
  • Dil sade, gösterişsiz ve süssüz olmalıdır.
Anlatımda Açıklık : Anlatılacak halin ve olayın betimlenecek görünüşün, sezginin, dile getirilecek duygunun ve düşüncenin açık ve net bir şekilde belirmesidir. Anlatımın açık olabilmesi için virgülün kullanım yerine dikkat edilmelidir.
  • Gerekli yerlerde tamlayan kullanılmalıdır.
  • Yanlış karşılaştırmalar yapılmamalıdır.
  • Kelimeler anlamlarına ve dilin kurallarına uygun kullanılmalıdır.
Anlatımda Akıcılık : Sözlü veya yazılı ifadenin hiç bir engele uğramadan akıp gitmesi ses akışını bozan söylenmesi güç seslere yer verilmemesi ve gereksiz söz tekrarlarından kaçınılmasıdır.

Anlatımda Duruluk : Kelime ve cümle düzeyinde gereksiz ifadelere yer verilmemesi karmaşık cümle yapılarından kaçınılması gerekli yerlerde deyim ve terimlerin kullanılmaması ile oluşan bir anlatımdır. Kısaca duruluk gereksiz kelime, kelime grubu ve eklere yer verilmemesidir.

Anlatımda Yalınlık : Metnin ve dil ifadesinin sade, gösterişsiz olması kullanılmayan söz ve söz öbeklerine yer verilmemesi söylenmek istenilenin kısa ve kesin ifadelere aktarılmasıdır.

Anlatımda Doğallık : Anlatımda kişinin yapmacık olmadan, candan ve yürekten davranmasıdır.
Anlatımda Tutarlılık : Kişinin anlatııklarının daha önce söyledikleriyle çelişmediği anlatımdır.
Anlatımda Özgünlük : Anlatım nitelikleri bakımından, benzerlerinden farklı ve üstün bir tarzı olan anlatımdır.
Anlatımda İnandırıcılık : Anlatılanların mantık çerçevesine oturması, kanıtlanabilmesi ve nesnel olmasıdır.
Anlatıma Etkileyicilik : Kişi de algılayış ve davranış değişikliği yapan metinlerdir.
Anlatımda Sürükleyicilik : Anlatımda merak duygusunun sürekli uyanık tutulmasıdır.

Anlatımda İlginçlik : Anlatımda daha önce söylenenlerden yazılanlardan farklı konular yakalanmasıdır. Bu anlatımda kıvrak bir zeka ve kendine özgü bir dil kullanılmalıdır.

Anlatımda Bağlaşıklık : Bir metinde dil ögelerinin dil bilgisi kurallarına uyularak yan yana getirilmesiyle oluşan bir kavramdır. Bağlaşıklığa uyulmadığı takdirde cümle içerisinde anlatım bozukluğu ortaya çıkabilir. Bunlar bazen bir ekin bazende bir kelimenin eksikliğinden kaynaklanabilir.
Örnek : Yanlış : Bu sabah istasyon onunla karşılaştım.    Doğru : Bu sabah istasyonda onunla karşılaştım
              Yanlış : Sütü az, çayı hiç sevmem                      Doğru : Sütü az severim, çayı hiç sevmem.

Anlatımda Bağdaşıklık : Dil ögelerinin ifade ettiği durum ve hususlar arasındaki bağlantılarına bağdaşıklık denir. Bağdaşıklığa uyulmadığı takdirde anlamsal olarak anlatım bozuklukları ortaya çıkar.
Örnek : Yanlış : Çam fidanlarını özenle ektiler.   Doğru : Çam fidanlarını özenle diktiler.

Anlatımda Bağdaştırma : Kelimelerin yeni bir anlam ifade etmek için yan yana getirilerek oluşturduğu söz gruplarına bağdaştırma denir. Yaygın olan ifadelerle oluşturulmuş bağdaştırmalara alışılmış bağdaştırma birbiriyle uyuşmayan kelimelerden meydana gelen bağdaştırmalara alışılmamış bağdaştırma denir.
Örnek : Dilsiz hayaller ( Alışılmamış Bağdaştırma )
             Dilsiz insan ( Alışılmış Bağdaştırma )

Anlatımda Bağlam : Kelime, kelime gruplarının ya da cümlelerin metinde bulunduğu yere bağlı olarak farklı anlamlar kazanmasına denir.
Örnek : Bugün hava çok soğuk, bizi soğuk karşıladı.
Read more

İsim (Ad) Nedir? Konu Anlatımı, Ders Notları (Dil ve Anlatım)

Nesneleri, varlıkları ve kavramları karşılayan kelimelere isim denir.


1-) Varlıklara Verilişlerine Göre İsimler

a-) Özel İsimler : Tek bir varlığı karşılayan isimlerdir. Örnek : Ayhan, Çanakkale, Asya Kıtası

Özel İsimlerin Kullanılma Biçimleri : İnsan ve hayvan isimleri, yer isimleri, gezegen ve yıldız isimleri gazete, dergi, kitap isimleri

b-) Cins isim : Aynı türden birçok varlığı ve kavramı karşılayan isimlerdir. Örnek : Boya, çiçek, su, süt

2-) Varlıkların Oluşlarına Göre İsimler

a-) Somut  İsim : Duyularla algılayabildiğimiz, uzay boşluğunda yer kaplayan  belli isimlere somut isimler denir. Ancak bazı kelimeler kullanıldıkları cümle içinde mecaz anlamlar yüklenerek somut olur.
Örnek : Işık, hava, koku, çiçek

b-) Soyut İsim : Duyularla algılayamadığımız herhangi bir yer kaplamayan kavramları anlatan isimlerdir. Örnek : Sevgi, Nefret, Hüzün, Aşk

3-) Varlıkların Sayılarına Göre İsimler



a-) Tekil İsimler : Sayı olarak tek bir varlığı karşılayan isimlerdir. Örnek : Defter, dergi, kalem

b-) Çoğul İsimler : Birden fazla varlığı karşılayan isimlerdir. Örnek : Çocuklar dışarıda kar topu oynuyorlardı.

c-) Topluluk İsimleri : Birden fazla varlığı karşıladığı halde lar, ler ekini almamış isimlerdir. Örnek : Sınıf, kulüp, aile, grup

Yapılarına Göre İsimler
1-) Basit İsimler : Yapım eki almamış kök halinde veya çekim eki almış durumda bulunan isimlerdir. Örnek : Taş, araba, ev, okul

2-) Türemiş İsimler : Yapım eki almış isimlere denir. Örnek : gözlük, simitçi, yurttaş

3-) Birleşik İsimler : İki veya daha fazla ismin yan yana gelerek oluşturdukları yeni isme birleşik kelime denir. Örnek : hanımeli, Çanakkale, Galatasaray

İsim Tamlamaları
1-) Belirtisiz İsim Tamlaması : Tamlayanı ek almamış, tamlananı ek almış olan isim tamlamalarıdır.
Örnek : Türk Şiir-i

2-) Belirtili İsim Tamlaması : Tamlayanı ve tamlananı her ikiside ek almış olan isim tamlamalarıdır.
Örnek : Gönlümün Sultanı , Hayatımın Anlamı

3-) Takısız İsim Tamlaması : Tamlayanı ve tamlananı ek almamış , tamlananın hangi maddeden yapıldığını belirtir.
Örnek : tahta masa, cam bardak, plastik tabak

4-) Zincirleme İsim Tamlaması : İkiden fazla ismin bir araya gelerek oluşturduğu isim tamlamasıdır.
Örnek : Saray bahçesinin kapısı
Read more

Mektup Nedir? Mektup Türleri (Dil ve Anlatım)


  • Bir şeyi haber vermek sormak istemek veya duyguları bildirmek için birine çoğunlukla posta yoluyla gönderilen zarf içine konmuş kağıtlara Mektup denir. Mektuplar yazılış amaçlarına göre üçe ayrılır.

    1-) Özel Mektuplar : Akraba, arkadaş, tanıdık veya meslektaş olmaları yönüyle aralarında ilişki bulunan kişilerin birbirlerine yazdıkları mektuplara denir. Öğretici Metinler içerisinde yer alan mektup giriş, gelişme, sonuç bölümlerinden oluşur.

    Mektup Türlerinin Değişmez Özellikleri
    • Mektup temiz ve düzgün bir kağıda siyah veya mavi mürekkepli kalem ile yazılır.
    • Mektubun yazıldığı yer ve tarih kağıdın sağ üst köşesine yazılır.
    • Mektup bir hitap sözüyle başlar. Bu hitap mektuplaşan kişilerin samimiyet derecesine göre değişir. (Sevgili Kardeşim, Saygıdeğer Dostum)
    • Mektubu yazan kişinin adı ve soyadı kağıdın sağ alt köşesine yazılır ve altına imza atılır.
    • Mektubu yazan kişinin adresi sol alt köşeye yazılır. Ama karşı taraf mektubu yazan kişinin adresini biliyorsa bu yazılmayabilir.
    • Yazımı tamamlanan mektup temiz bir zarfa konur, göndericinin adresi sol üst köşe alıcının adresi ise sağ alt köşe de yer alacak şekilde yer alır.
    2-) Resmi Mektuplar : Kamu, kurum ve kuruluşlarıyla kamu hizmeti veren tüzel kişi niteliği kazanmış oda, sendika, baro, meslek birliği gibi çeşitli kuruluşların vatandaşların veya kurumlara gönderdikleri resmi içerikli her türlü yazıya resmi mektup denir. Bu mektupların yazılış biçimleri yönetmelik veya genelgelerle belirlenmiştir. Samimiyetten uzak yalın ve açık bir dille yazılır. Emredici anlatım kullanılır. Daktilo ve Bilgisayar yazısı tercih edilir.

    Dilekçe : Çeşitli dilek, ihbar ve şikayetlerin bildirilmesi veya herhangi bir konuda bilgi talep edilmesi için resmi makamlara yazılan mektuplarıdır.

    Dilekçenin Özellikleri 
    • Temiz düzgün bir kağıda bilgisayarla veya mürekkepli bir kalemle yazılmalıdır.
    • Dilekçenin verileceği makamın adı, kağıt ortalanarak yazılır. Kelimelerin ya hepsi büyük yazılır yada baş harfleri büyük yazılır.
    • Dilekçe metni makam ve yer adı yazıldıktan sonra satırbaşı yapılarak yazılmaya başlanır ve şu tür ifadelerle sonlandırılır. (Gereğini arz ederim, Durumu bilgilerinize arz ederim.)
    • Dilekçe metni yazıldıktan sonra sağ alt köşeye imza altınada ad soyad yazılır.
    • Dilekçenin yazıldığı tarih ya sağ üst köşeye yazılır, yada imzanın üstüne tarih yazılır.
    • Dilekçe sahibinin adresi Dilekçe metninin bir kaç satır altına sol köşeye yazılır.
    •  Bazı dilekçelerde ek bilgiler bulunabilir. Bu ekler adres bölümünün altına belirtilir.
    3-) İş Mektubu : Ticari işletmelerin birbirlerine vatandaşlara veya vatandaşların ticari işletmelere gönderdikleri hizmet, ,iş ve ticaret konulu mektuplara denir. İş mektuplarında sipariş, satış, borç alıp verme isteği, teklif, bilgi isteme bir ürün yada hizmetle ilgili şikayet dile getirme gibi konular ele alınır.
Read more