SAYFA
42-55 ARASI CEVAPLARI
OLAY
ÇEVRESİNDE OLUŞAN METİNLER
SAYFA
47
(bu yazının tamamı edebiyatfatihi.blogspot.com sitesinden alınmıştır, kaynak siteyide ziyaret etmeyi lütfen unutmayın )
1.etkinlik:
a)Oğuz
Kağan’ın “yüzü gök”, “ağzı ateş (gibi) kızıl”, “gözleri elâ” , “kaşları kara”
ve “perilerden güzeldi, ayakları öküz ayağı gibi; beli kurt beli gibi; omuzları
samur omuzu gibi; göğsü ayı göğsü gibi idi....”
b) Anasını sütünü bir kere
emer
-Çiğ et,çorba ve şarap ister-Dile gelir.
-Kırk gün sonra büyür yürür ve oynar
-at sürüleri güder,ata biner av avlar
Kimsenin yaklaşamadığı gergedanı Oğuz Kağan'ın öldürmesi ona hanlık ünvanı verilmesini sağlamıştır.
ç) Bu destan Oğuz Kağan
etrafındaki çekirdek çekirdekliğin halk arasında olağanüstülükler kazandırılıp
kuşaktan kuşağa aktarılması sonucu oluşmuştur.
SAYFA
48:
B)
Destanlar da diğer metinler gibi
kurmacadır. Kahramanları tarihsel açıdan yaşamış olsa da abartılı şekilde
anlatıldığı için kurmaca yapıya sahiptir.
b)
Olay örgüsü yer yer olağanüstülükler
göstermektedir.
c)
Oğuz Kağan Destanı Hun hükümdarı Mete Han’ın zamanında
geçmektedir.
ç)
Zaman
olarak “bu çağ” kavramı geçmektedir. Belli bir tarih ve dönem adı geçmemektedir.
Sadece zamanı ifade eden sabah olunca, sabah, biraz sonra gibi zaman ifade eden
kavramlar geçmektedir.
d) Kişiler;
Ay Kağan:Oğuz Kağan'ın annesi.
Göğün ve yerin kızları:Oğuz Kağan'ın eşleri.
Gün,Ay,Yıldız;Gök,Dağ,Deniz;Oğuz Kağan'ın çocukları.
Altun Kağan:Oğuz Kağan'ın hükümdarlık ilanından sonra ona bağlılığını bildiren kağan.
Urum Kağan:Oğuz Kağan'a itaat etmeyen ve onunla savaşıp yenilen kağan.
Uruz Bey:Urum Kağan'ın kardeşi.
Ay Kağan:Oğuz Kağan'ın annesi.
Göğün ve yerin kızları:Oğuz Kağan'ın eşleri.
Gün,Ay,Yıldız;Gök,Dağ,Deniz;Oğuz Kağan'ın çocukları.
Altun Kağan:Oğuz Kağan'ın hükümdarlık ilanından sonra ona bağlılığını bildiren kağan.
Urum Kağan:Oğuz Kağan'a itaat etmeyen ve onunla savaşıp yenilen kağan.
Uruz Bey:Urum Kağan'ın kardeşi.
4.etkinlik:
Metinde belli mekân tasviri yapılmamış.
Orman ismi zikredilmiştir. Gün doğusu ve gün Batısı isimleri yer ismi olarak
kullanılmıştır.
Mekanın
anlatımı:
Bu çağda! Bu
yerde!
Bir büyük orman vardı, Oğuz yurdundan
içre,
Ne nehir, ne ırmaklar akardı bu orman
içre.
Ne çok av hayvanları, ormanda yaşar
idi,
Ne çok av kuşları da üstünde uçar
idi!
Ormanda yaşar idi, çok büyük bir
gergedan,.
Sabah olunca gördü, kendinden
büyükleri,
Çağırtarak getirtti, kendinden
küçükleri.
"Gün, Ay ve Yıldız sizler, gidin gün
doğusuna,
Gök, Dağ ve Deniz siz de gidin gün
batısına!
b) Mekânlar destanın içeriğine uygun
olarak seçilmiştir.
1) Oğuz Kağan’ın bir anda
büyümesi
Gökten ışıkla inen kadınla ve ağaç
kavuğundaki kadınla evlenmesi
Bir anda çocuklarının
olması
Geldi ana göğsüne, aldı emdi
sütünü,
İstemedi bir daha, içmek kendi
sütünü
pişmemiş etler ister, aş, yemek ister
oldu!
Ansızın dile geldi, söyler, konuşur
oldu!
Kırk gün geçtikten sonra, yürür oynaşır
oldu!
……………
Oğuz Kağan bir yerde, Tanrı'ya
yalvarırken:
Karanlık bastı birden, bir ışık düştü
gökten!
Öyle bir ışık indi, parlak aydan,
güneşten!
Oğuz Kağan yürüdü, yakınına
ışığın,
Oturduğunu gördü, ortasında bir
kızın!
Bir ben vardı başında, ateş gibi
ışığı,
Çok güzel bir kızdı bu, sanki Kutup
Yıldızı!
Öyle güzel bir kız ki gülse gök
güledurur!
Kız ağlamak istese, gök de
ağlayadurur!
Oğuz kızı görünce, aklı gitti
beyninden
Kıza vuruldu birden, sevdi kızı
gönülden
2) Oğuz Kağan Destanı’nın
teması: Kahramanlık
Tarihle İlişkisi: İslamiyet
öncesi Türkler savaşçı bir millet oldukları için işlenin tema ile tarih arasında
bir ilişki vardır.
İnsanlıkla İlişkisi: Oğuz
Kağan’ın Türk beylerini bir araya toplayarak onlara fikir danışması, oğullarını
eğitmesi destanın gerçekle olan ilişkileridir. Oğuz Kağanın bu davranışı insani
olan davranışlardır. Tema kahramanlık olduğu için insani ilişkilerin iyi olması
savaşların kazanılmasında önemli bir unsurdur.
Mitoloji ile ilişkisi: Oğuz
Kağan destanında kadın, ağaç, ışık, rüya, ok-yay, uluğtürk gibi birçok mitojik
öge vardır. Bu yönden destan mitoloji ile yakından ilişkisi
vardır.
Hayatla ilişkisi: Oğuz Kağan
destanı hayatın içinde olan bir destandır. Bir aile yaşamı vardır. Bu yönüyle
hayatla ilişki içindedir.
5.etkinlik:Kendiniz
yapınız.
3a) Destan
anlatıcısı metinde olan bütün olayları bilen bir kişiliktir. Biz buna tanrısal
bakış açısı diyoruz. Her
şeyin beraber yapıldığı, ortak kültür değerleri olan bir topluma anlatılmıştır.
Nasihat olsun diye anlatılmıştır.
SAYFA
50:
Ç) Destandaki kelimeler destanın
içeriğine uygun olarak seçilmiştir. Cümleler kısa ve özdür. Konuşma havasında
bir anlatımı vardır.
D)
Destan dilinin oluşumunu ve destan dilindeki mitolojik ögelerin, dinî
törenlerin, musikinin
ve hayatla mücadelenin etkilerini inceleyiniz. İnceleme sonuçlarını defterinize yazınız.
ve hayatla mücadelenin etkilerini inceleyiniz. İnceleme sonuçlarını defterinize yazınız.
Destanlar, eski çağlarda ezgiye eşlik
etmeye en uygun biçimde, çoğunlukla nazımla düzenlenmiştir. Epik şiirin en güzel
örnekleri olan destanlarda olağanüstü olayların, doğaüstü kahramanların,
Tanrı’ların savaşlarının yanı sıra; eski çağ insanlarının inanışları, yaratılış
ve varoluş konusundaki düşünceleri; ulusların özlemleri ve düşleri de dile
getirilir. Destanlar insanların olayları dinleme ve anlatma gereksiniminden
dolayı kuşaktan kuşağa yayılmıştır. Yüzyıllar boyunca Türklerin duyuş, düşünüş,
inanış ve hayallerini; güzel sanatlarını; aşk, aile, vatan, ulus ve devlet
anlayışlarını Türk destanlarında görebiliriz. Destanlar her zaman tarihî
gerçekleri doğru biçimde nakletmezler. Destanlarda tarihî olay ve kahramanlar
milletin ortak bilinçaltının, vicdanının istek, beklenti, doğruları ve değerleri
ile idealleştirilir. Eski hatıralarla birleştirilerek tarihi gerçekmiş gibi
anlatılırlar. Her milletin millî kimlik ve nitelikleri, ortak dünya görüşü,
hatıra ve beklentileri yanında kusurları ve yanlışları da destanlarına
yansır.
E) Destan diliyle doğal dili
karşılaştırınız. Sonuçları sözlü olarak ifade
ediniz.
7.etkinlik:
Destanlarda belli bir edebî dil vardır.
Çünkü destanlar genel olarak manzum olarak söylenirler. Bu yapılırken ise edebî
bir kullanılmasını gerektirir. Edebî dili olan şiirlerin ezberlenmesi ve akılda
kalması daha kolaydır.
SAYFA 51:
4)Oğuz Kağan tarihi gerçeklikte karşılı vardır. Oğuz Kağan Türklerin meşhur hükümdarı Mete Han’dır.Oğuz Kağan destanı Destan Döneminin siyasi, sosyal ve kültürel yapısını kısmen yansıtmaktadır.
SAYFA 52:
B)
SAYFA 54)
11.etkinlik:
destanların özellikleri
Manzum hikâyelerdir.
Destanlarda olağanüstü olaylar ve
olağanüstü özellikte kahramanlar vardır.
Destanlar anonim ve sözlü edebiyat
ürünleridir.
Ağızdan ağıza dolaşmak suretiyle
oluşmuşlardır.
Destanlarda anlatılan olayların geçtiği
yer ve zaman bilinmez.
Kahramanlar lider ve kurtarıcı
rolündedir.
12.etkinlik:
a)
ÜÇ ŞEHİTLER DESTANI İLE OĞUZ KAĞAN DESTANININ
KARŞILAŞTIRILMASI
Oğuz Kağan
Destanı
|
Üç Şehitler
Destanı
|
Anonimdir.edebiyat
fatihi
|
Anonim değildir,şairi Fazıl
Hüsnü Dağlarca’dır.
|
Oğuz Kağan çok eskileri
anlatır.
|
Yakın tarihi
anlatır.
|
Anlatıcının duyguları
yoktur.
|
Anlatıcının duyguları
vardır.
|
Halkın katkısı
vardır.
|
Halkın katkısı
yoktur.
|
Halk meydana
getirir.
|
Yazarı kendi
düşüncelerini,duygularını katar.
|
Oluş,yayılma,derleme ve
yazıya geçirilme safhaları vardır.
|
Şair direkt kaleme
alır.
|
1) Hem öğretici hem de sanatsal işlevi
vardır.
2)Destanlar bir milletin bütün varlığını: elemlerini, kederlerini, sevinç ve coşkunluklarını kısaca heyecanlarını hareketlendiren bütün duygu ve düşünce yapısını oluşturan zenginlik hazineleridir. Milletlerin millet olma yolundaki çabalarından izler taşır ve bu çabaların hatıraları ile geçmişle gelecek arasındaki zamanı canlı ve taze tutar. Bir çekirdek gibidir; dallanıp budaklanması, çiçek ve yaprak açması, ürünlerini tazeleme imkânlarına sahip bulunması gibi çekirdeğe has süreklilik ve enerji kaynağı oluş hali, destanlarda da vardır. Bu bakımdan destanlar, milletlerin geçmişlerindeki diri ve canlı emellerin belirli ülkeler halinde geleceğe aktarılmasında birinci derecede önem taşıyan yazılı veya sözlü belgelerdir.
DEĞERLENDİRME:
1) D,D,D
2)İLAHİ(TANRISAL)
ÖĞRETİCİ...HEM SANATSAL İŞLEVİ
DOĞAL
3)D OLAY ÖRGÜSÜ
4)C
5)A
2)Destanlar bir milletin bütün varlığını: elemlerini, kederlerini, sevinç ve coşkunluklarını kısaca heyecanlarını hareketlendiren bütün duygu ve düşünce yapısını oluşturan zenginlik hazineleridir. Milletlerin millet olma yolundaki çabalarından izler taşır ve bu çabaların hatıraları ile geçmişle gelecek arasındaki zamanı canlı ve taze tutar. Bir çekirdek gibidir; dallanıp budaklanması, çiçek ve yaprak açması, ürünlerini tazeleme imkânlarına sahip bulunması gibi çekirdeğe has süreklilik ve enerji kaynağı oluş hali, destanlarda da vardır. Bu bakımdan destanlar, milletlerin geçmişlerindeki diri ve canlı emellerin belirli ülkeler halinde geleceğe aktarılmasında birinci derecede önem taşıyan yazılı veya sözlü belgelerdir.
DEĞERLENDİRME:
1) D,D,D
2)İLAHİ(TANRISAL)
ÖĞRETİCİ...HEM SANATSAL İŞLEVİ
DOĞAL
3)D OLAY ÖRGÜSÜ
4)C
5)A