Niall Horan Öldü Mü?

Arkadaşlar Merhaba. Bu günlerde Niall Horan öldü haberleri aldı başını gidiyor. Twitter insanları öldürmeye devam ediyor.
 Ama çok ilginçtir haberi NR1 yaptı deniliyor. Nr1 yetkileleri böyle bir haberi yapmadıkları söylüyorlar ve şöyle söylüyorlar, Daha öncede Harry Styles öldü haberi çıkmış ve 1D fanları bunu nr1da gördüklerini söylemişti, ama biz böyle bir haber yapmamıştık, yine tekrar ediyoruz Niall Horan öldü haberini 1 kişi NR1 gördügünü belgelesin haftalarca 1D şarkıları çalacagız.

1D hayranları böyle yapmaya devam ettikce NR1 TV'de hiç bir zaman One Direction şarkılarını göremeyecekler. Bu yalan ve iftira kampayalarından sıkıldık. 

Uzun bir süre NR1 TV'de 1D şarkılarını çalmayacagız.

Read more

Pierre-Simon Laplace Kimdir?

Pierre-Simon Laplace kimdir? Laplace’nin hayatı ve başarıları hakkında bilgi.

Ünlü bir Fransız astronomi bilginidir. Güneş sistemi gezegenlerin oluşumu üzerindeki çalışmaları ile tanınır.

Pierre-Simon Laplace Beaumont-en-Auge adlı bir köyde 23 Mart 1749′da doğdu. Babası çok fakir bir çiftçiydi. Oğlunun öğrenimini sağlayacak durumda değildi. Pierre-Simon Laplace çalışkanlığı ile dikkati çektiğinden varlıklı komşuları onunla ilgilendiler. Öğrenimini üzerlerine aldılar. Böylece Laplace köy okulunda ilk öğrenimini tamamladıktan sonra Caen’deki üniversiteyi gönderildi. Burada en çok matematik derslerinde başarı gösteriyordu. 18 yaşına geldiğinde elinde bir tavsiye mektubu ile Paris’e devrinin en ünlü matematik bilginlerinden biri olan D’Alembert’i görmeye gitti. D’Alembert mektuba rağmen çok meşgul olduğundan Laplace’la görüşemeyeceğini söyledi. Laplace bu sefer de D’Alembert’e kendi bir mektup yazarak matematik prensiplerinin bir şemasını gönderdi. Laplace’ın bu hareketi Fransız matematikçisinin çok hoşuna gitmişti. Derhal onunla görüşmek istediğini söyledi. Laplace’ın Ecole Militaire (Askeri Okul) matematik profesörü olmasını sağladı.

Laplace’ın astromoni konusundaki ilk çalışmaları o devirde düşünüldüğü gibi bir gün gelip Ay’ın Dünya’ya çarpacağı fikrinin yanlış olduğunu ortaya koymuştur. Laplace incelemeleriyle Ay’ın yörüngesini değiştirdiğizaman Dünya’nın da dolanma yönünü değiştirdiğini göstermiştir. Bu inceleme ileride Laplace’ın kurduğu en önemli astronomi kanunlarından birinin temellerini meydana getirir. Bu kanuna göre gezegenlerin hareketlerindeki değişmeler belli bir düzen içinde meydana gelmektedir önceden anlaşılabilir.

Laplace, 1816′da, Fransız Akademisi’nin kırk ölümsüzleri arasına seçilmiştir. Bu şerefe rağmen Laplace hayatının sonuna kadar daha çok şeyler öğrenmek durumunda olduğunu düşünmüş ve ölümüne yakın şu sözsöylemiştir: Bildiklerimiz çok az; bilmediklerimiz sınırsızdır.

Read more

Antoine Laurent Lavoisier Kimdir?

Antoine Laurent Lavoisier kimdir? Antoine Laurent Lavoisier’in hayatı ve hayatı boyunca kimya bilimine yaptığı katkılar hakkında bilgi.

Ünlü bir Fransız kimyacısıdır. 26 Ağustos 1743′te Paris’te doğdu. 8 Mayıs 1794′de yine Paris’te idam edilmiştir. Kimya bilimine kazandırdığı yeni görüşlerden kanunlardandolayı bugünkü kimyanın kurucusu sayılır. Lavoisier’den önceki yüzyıl boyunca bütün kimyacılar maddenin yanması olayı hakkında yanlış düşüncedeydiler. Lavoisier, sürekli olarak uğraştığı deneylerle yanma olayının yanan maddenin oksijenle birleşmesinden meydana gelen bir sonuç olduğunu açıkladı o zamana kadar bilimsel bakımdan bir bilinmez olan ateşin esasını ortaya koydu.

Lavoisier adı kimya tarihine Lavoisier Kanunu diye bilinenkütlenin korunumu kanunu ile geçmiştir. Lavoisier’nin bukanununa göre hiçbir madde yok olmaz; yoktan da var olmaz. Yunan filozofları arasında sadefikirler ileri sürenler çıkmıştı. Yalnız maddenin yoktan var olmadığını varken de yok olmadığını bir kimya işleminde olaya giren maddelerin ağırlık toplamlarının olaydan çıkan maddelerin ağırlık toplamlarına eşit olduğunu deneyle gerçekleştiren ilk bilgin Lavoisier’dir.

Lavoisier, 1743′te Paris’te doğdu. Babası hali-vakti yerinde bir avukat ve toprak sahibiydi. Oğlunu bir aristokrat olarak yetiştirmek istiyordu. Lavoisier ise her şeyden çok bilimsel konularla ilgilendiğinden matematik öğrenimi yapmak üzere Mazarin Koleji’ne gönderildi. Daha sonra Jardin du Roi’ya giderek biyoloji bilimi üzerinde öğrenimini ilerletirken bir yandan da Bernard de Jussien adlı bir Fransız kimyacısından kimya dersleri alıyordu.

Lavoisier 23 yaşındayken şehirlerin aydınlatılması hakkında hazırladığı bir denemeden dolayı Fransız Bilimler Akademisi’nin altın madalya armağanını kazandı. 1768′de de bu Akademi’ye üye seçildi. Aynı yıl Lavoisier çiftlik sahiplerinden vergi toplamakla görevli kurula üye oldu. 1776′da askeri teçhizat deposu müdürlüğüne getirildi.

Lavoisier yanma olayı ile ilgili bilimsel açıklamasını 1783′te ortaya koymuştur. Bu sırada Joseph Priestley, Henry Cavendish, Joseph Bleck gibi bilginler havadaki oksijen, hidrojen, karbon dioksit gazlarını keşfetmişlerdi. Yalnız yanma hakkında yanlış yorumlarda bulunuyorlardı. Lavoisier’in gerek yanma, gerek hayvanların solunumu, gerekse madenlerin paslanması olaylarını, oksijenin başka kimyevi maddelerle birleşmesinden ortaya çıkan oksitlenme ile açıklaması bugünkü kimya anlayışının kurulmasına gelişmesine yol açmış en önemli buluşlardan biridir.

Lavoisier, bir devlet memuru olarak çalışırken öte yandan pratik sosyoloji ekonomi konuları ile de ilgileniyor Fransa’daki çiftçilik denemelerinde bulunuyordu.

1789′da Büyük Fransız İhtilali başladığı sırada Lavoisier işte böyle bir devlet memuru idi. Görevi çiftlik sahiplerinden vergi toplamak olduğundan ayrıca kendisi de asil bir aileye mensup bulunduğundan Lavoisier kurumun öteki üyeleriyle birlikte 1794′te tutuklandı. Onun Fransa’ya bilim dünyasına yaptığı hizmetler ihtilalciler tarafından da takdir edildiği halde bir aristokrat olarak ihtilal düşmanı sayıldığından giyotinle idam edilmesine karar verildi. Ölümünden sonra devrin en ünlü matematikçilerinden biri olan Joseph Lagrange Lavoisier için “Bu başın koparılması için bir dakika yetti ama böyle bir başın yeniden yaratılması için bütün bir yüzyıl bile yetmez” demiştir.

Read more

THY Kabin Memuru Hostes Alımı 2012 - 2013 Şartları

Thy kabin memuru alımı 2012 ile ilgili haberimiz sitemizde. Kabin memuru maaşları 2012 ne kadar aşağıdaki yorum bölümünden tartışabilirsiniz. Thy kabin memuru alımı hakkında son dakika gelişmeleri yine bu sayfadan paylaşılacaktır. Türk Hava Yolları kabin memuru maaşları 2012 ve dahası..

THY A.O. Bay ve Bayan Kabin Memuru Adaylarında Aranan Şartlar

Ön Koşullar:

T.C. uyruklu olmak
En az lise veya dengi okul mezunu olmak (Yurtdışında eğitim görmüş adaylar için denklik belgesi ibraz edilmesi zorunludur)
İyi derecede İngilizce bilmek
THY A.O.’nun öngördüğü ilde ikamet etmeyi kabul etmek
01.01.1983 ile 31.12.1990 tarihleri arası doğumlu olmak
Adli sicil kaydı veya adli sicil arşiv kaydı bulunmamak
Erkek adaylar için; askerlik hizmetini tamamlamış veya en az 2 yıl tecil ettirmiş olmak
Sağlık ve Fiziki Koşullar

Bayanlarda 160-180 cm.arası boya sahip olmak
Erkeklerde 170-190 cm.arası boya sahip olmak
Boy ve kilo arasında uygun farklılıkta olmak (Ölçümler THY tarafından veya THY’nin belirleyeceği kurum/kuruluşlarca yapılacaktır)
Sağlık durumu uçuşa müsait olmak (THY’nin yönlendireceği sağlık kurumlarından sağlık durumunun uçuşa uygun olduğuna dair rapor almak)
Daha önce THY A.O. veya diğer havacılık kuruluşlarındaki uçuş görevlerinden disiplinsizlik, sicil yetersizliği veya sağlık nedeniyle ayrılmamış olmak
Adayların THY A.O. kabin memuru üniformasını giydiklerinde vücutlarının görünen yerlerinde dövme, piercing vb. olmaması gerekmektedir.
Başvuru Şekli ve İzlenecek Yol

Yukarıdaki şartları taşıyan adayların, ilana internet üzerinden başvurmaları gerekmektedir. İnternet başvurusu dışında herhangi bir şekilde başvuru kabul edilmeyecektir.

Adaylar, aşağıdaki linkte yer alan başvuru formunu eksiksiz olarak tamamlayıp onayladıktan sonra THY A.O. tarafından süreçlere dahil edilmek üzere davet edilecektir.

Read more

2013 Ehliyet ve Ruhsatlar Değişiryor Mu?

Yeni düzenlemeler ile ehliyetlerin ve ruhsatların değişikliğe uğrayacağı belirtildi. Peki yeni ehliyetler ve ruhsatlar nasıl olacak. İşte detay haber..

Sahtecilik ve dolandırıcılıkla mücadelenin kapsamını genişleten ekonomi yönetimi, ehliyet ve ruhsatları değiştiriyor. Artık banka kartları gibi sürücü belgesi ve ruhsatlar da plastik malzemeden yapılacak.

Ercan Baysal’ın haberi
Emniyet ile Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü’nün ortaklaşa yürüttüğü projenin 2013′ten itibaren kademeli olarak faaliyete geçirilmesi planlanıyor.
Sahtecilik ve dolandırıcılıkla mücadelenin kapsamını genişleten ekonomi yönetimi ehliyet ve ruhsatları değiştiriyor. Hazine Müsteşarlığı ile Emniyet Genel Müdürlüğü araç tescil belgeleri ve sürücü belgelerindeki sahteciliği önlemek amacıyla plastik dönemini başlatıyor. Önümüzdeki yıldan itibaren öncelikli olarak ehliyetler banka kartları gibi plastik malzemeden üretilecek. Ebatları ve içeriğine yönelik çalışmalar devam ederken basımın pasaportta olduğu gibi tek bir merkez üzerinden yapılması üzerinde duruyor. Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü ile emniyetin ortaklaşa yürüttüğü projenin tamamlanması ile birlikte sürücü belgesi ve araç tescil belgelerinin yıpranma, bozulma ve sahteciliğe karşı polikarbonat malzemeden üretimi yapılacak. Belgelerin kâğıt yerine plastikten yapılmasının ardından yıpranma sebebiyle bozulmanın önüne geçilmiş olacak.
2013 yılında ilk etabının tamamlanması öngörülen çalışmalar hakkında bilgi veren emniyet kaynakları, ehliyetin plastik olarak üretimi konusunda süreçte önemli ilerlemeler kaydedildiğini belirterek, “Hem ehliyet hem de ruhsatta kâğıt dönemini kapatmak için görüşmeler yürütülüyor. Bunlar kâğıt değil de banka kartı gibi plastik malzemeden yapılacak. Basımı da tek merkezden yapılacağı için hem vatandaş hem de memurların iş yükü hafifleyecek. Onayı yine emniyet yapacak.” dedi. Edinilen bilgilere göre sürücü belgesi ve araç tescil belgesinin yanı sıra mevcut kimliklerin de plastik malzemeden yapılması üzerinde görüşmelere hız verildi. Türkiye’de 2010 yılı sonu itibarıyla toplam 21 milyon 600 bin kişinin sürücü belgesi bulunuyor. Ehliyeti olanların 17 milyon 500 bini erkeklerden, geriye kalanları ise kadınlardan oluşuyor.
Taşıt sayısı 16,5 milyon adet
Trafiğe çıkan araç sayısı arttıkça ve ikinci el otomobil alım satımının miktarına göre her yıl milyonlarca araç tescil belgesi düzenleniyor. Trafiğe kaydı yapılan motorlu taşıt sayısı haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 22,4 azalırken, geçen yılın aynı ayına göre ise yüzde 15,3 düşüş gösterdi. Haziran ayında 79 bin 875 taşıt trafiğe kaydedilirken, 8 bin 36 taşıtın trafikten kaydı silindi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2012 yılı Ocak-Haziran döneminde 530 bin 916 adet taşıtın kaydı yapılırken, 59 bin 903 aracın trafikten kaydı silindi. Böylece bu yılın ilk 6 ayında trafikteki taşıt sayısının 471 bin 13 adet artmasıyla haziran ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı 16 milyon 560 bin 541 olarak kayıtlara geçti.

Kaynak HABER7

Read more

2012 Üniversite Mezunu Polis Alımları

Üniversite Mezunu Polis Alımı yapılacak. Pomem üniversite mezunu öğrenci alacak. Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM) tahsilli memur eleman alımı 2012

Emniyet Genel Müdürlüğü, Polis Meslek Eğitim Merkezi (POMEM) müdürlüklerine, öğrenci müracaatlarının 3 Eylül’de başlayacağını açıkladı.

12. dönem polis meslek eğitimlerine en az 4 yıllık yükseköğretim kurumlarından veya denkliği kabul edilen yurtdışındaki üniversitelerden lisans mezunu 2 bin 700′ü erkek, 130′u bayan toplam 2 bin 830 aday alınacak. Yapılan sınavlar neticesinde başarılı olan adaylar İstanbul Arnavutköy, İzmir Bornova, Mersin, Merzifon, Bilecik, Karabük ve Çankırı POMEM müdürlüklerinde eğitim görecek. Adayların, 2011-2012 yılları Kamu Personel Seçme Sınavları’nın (KPSS) birinden (KPSS P3 puan türünden) 60 ve üzeri alması ve en az dört yıllık yükseköğretim kurumlarından veya bunlara denkliği kabul edilen yurtdışındaki yükseköğretim kurumlarından lisans mezunu olması gerekiyor. Başvurular 3-21 Eylül tarihleri arasında eğitim şube müdürlüklerine bizzat yapılacak.
Kaynak ZAMAN

Üniversite mezunu polis alımı ile ilgili yorumlarınızı aşağıdaki pomem yorum bölümünden yapabilirsiniz.

Read more

Esra Elönü, Cemil İpekçi Atatürk ve Din Tartışması

Moderatör Ceren Akdağ Şahin “O çok önem verdiğimiz bayramları ne zaman tatil planlarına, şehirden, işten, aile büyüklerine ziyaretten, kaçmaya dönüştürdük? Bayramın uzun tatillere dönüşmesinden, muhafazakar ve geniş aileler, eğitim sistemimiz ve iş hayatımız nasıl etkileniyor? Ne zaman bayramların içeriğini ve maneviyatını konuşmaktan vazgeçip, süresini konuşur hale geldik? Kalabalık aile hayatlarımızdan vazgeçiyor muyuz? Tek kişilik mi yaşamaya başladık? Bu yaşam tarzına geçiş, özgürlük mü yoksa yalnızlık mı? Yasakların ve kuralların eski önemi kaldı mı? Yasaklar toplumsal düzenin devamı için gerekli mi, bireysel özgürlüklerin önünde engel mi?” diye sordu; Cem Mumcu, Cemil İpekçi, Günseli Kato, Esra Elönü ve Pelin Batu tartıştı.


BATU: HİÇBİR ZAMAN BAYRAM KUTLAMADIK
KATO: BAYRAMLAR AYNI KALIRSA İLERLEMİYORUZ DEMEKTİR

ELÖNÜ: BAYRAMLARI TATİL OLARAK GÖRÜYORUM

“Bayramları nasıl yaşadınız?” sorusuyla başlayan programda Pelin Batu “Bizim evde hiçbir zaman kutlanmazdı, babam “Gel elimi öp” diye esprisini yapardı. Küçümsenmezdi de ama “Ah nerede o eski bayramlar!”da demezdik.” yanıtını verdi, Günseli Kato da eski bayramların aranmasının yanlış olduğunu düşündüğünü ifade ederek “Dünya değişiyor, bayramlar da değişecek. Bayramlar aynı kalırsa ilerlemiyoruz demektir, insanlar tabii ki bayramlarda tatile çıkacak” dedi.

Cemil İpekçi ise Ramazan Bayramlarında ikiyüzlülük yaşandığını ve buna çok güldüğünü söyledi: “Bütün Ramazan içki içmeyip bayramda içki sofrasından kalkmıyorlar”

Esra Elönü de “Eski bayramlar yok diye dert etmiyorum, bayramlar benim için çok bir şey ifade etmiyor. İşim varsa yapıyporum, yoksa tatile gidiyorum. Manevi bayramların içi boşaldı, ben de yaşayamıyorum. Artık sahurlar, iftarlar karnaval halinde yaşanıyor. İnsanların bayram yapmak gibi hassasiyeti kalmadı, tamamıyla tatil olarak görüyorum.”

Uzun tatiller konusunda Cemil İpekçi kahvehanelerin işsizlerle dolu olduğunu ve insanların iş olduğu halde çalışmadıklarını söyledi: “Bayramlara tatil olarak bakıyoruz. Ben bu milletin bu kadar tatil yapacak kadar çalıştığını zannetmiyorum.”

Cem Mumcu ise “O kadar çalışıyorlar bırakın tatil yapsınlar” diyerek karşı çıktı.

ELÖNÜ: ÇOCUĞUMU KURAN KURSUNA GÖNDERMEM

İPEKÇİ: İMAMLAR DA RUHBAN SINIFINDAN

ELÖNÜ: İMAMLIĞIN MESLEK OLMASI ÇOK SAÇMA

Tatillerin eğitim sistemine etkisi konusunda ise Pelin Batu kendisinden örnek verdi: “Annem bizi boş kalmayalım diye iki okula yollardı. Bir okul bitince diğer okula gider, doğru dürüst tatil yapamazdık ama bunun hiç sorun olduğunu düşünmedim.”

Esra Elönü ise çocuklarını yazın Kuran kursuna yollayan aileleri eleştirdi: “Kuran kurslarında yenilenmeye ihtiyaç var. Sadece dini eğitim veriliyor ama sosyal aktiviteler de olmalı. Ben de Kuran kursuna gittim ve kaçtım. Çünkü organize işlere gelemiyorum. Yatılı kuran kursları kapatılmalı, kızlar ve erkeklerin bu kadar uzun süre aynı yerde kalmaları taraftarı değilim. Sonuçlarını çok iyi biliyorsunuz. Benim duyduğum şeyler oluyor. Kendi çocuğumu da Kuran kursuna göndermem, eğitim verecek kadar dini bilgim olduğunu düşünüyorum. İmamlık yapıp para almak da, imamlığın meslek olması da çok saçma geliyor. Kuran öğretip para almak da ayıp, vicdansızlık!”

“Benim için imamlık da hocalık da ruhban sınıfıdır ve bu sınıfı kabul etmiyorum” deyince Günseli Kato “İmamlıkla ruhban sınıfını aynı kefeye koyamazsın, kabul etmiyorum” diyerek karşı çıktı.

ELÖNÜ: ATATÜRKÇÜLERİN ATATÜRK’ÜNÜ SEVMİYORUM!

İPEKÇİ: ATATÜRK OLMASAYDI SEN BURADA OLAMAZDIN!

Programın en hararetli anlarından biri Esra Elönü ve Cemil İpekçi arasında yaşanan tartışmaydı. Tartışmanın ardından “Cemil İpekçi”, “Esra Elönü” ve programın hashtag’i olan “#DündenBugüne Twitter’da trending topics listesine girdi.

Esra Elönü’nün milli bayramların çok fazla kutsandığını söylemesi ve Cemil İpekçi’nin “Atatürk olmasaydı bugün sen burada değildin” cevabıyla başlayan tartışma gergin anlar yaşanmasına neden oldu.

Esra Elönü: “Cumhuriyet kutlamalarını Atatürkçülük şakşakçılığı olarak görüyorum. Başörtülü olduğum için bana sürekli Atatürk ile gelinmesinden sıkıldım.”

Cemil İpekçi: “Kurtuluş Savaşı verilmeseydi burada olmazdın.”

Esra Elönü: “Kurtuluş savaşında sadece Atatürk yoktu. Sırf başımda örtü var diye “Atatürk’ü seviyor musun?”diye sorup duruyorlar. Seviyor da olabilirim, sevmiyor da olabilirim. Söylemek zorunda değilim. Ben başörtülüleri temsil etmiyorum, ben Esra’yım. Milli değerlerin bu kadar abartılması ve iki kutubun savaşı haline dönmesinden karşıyım. Cumhuriyet mitinglerindeki insanların, maneviyatını yaşayan insanları nasıl aşağıladığını gördüm.”

Cemil İpekçi: “Milletin saygı duyduğu bir insana senin çıkıp laf söylemeye ne hakkın var? Bunu bilhassa belli bir kesim söylüyor.”

Esra Elönü: “Milli bayramlardan haz almak zorunda değilim. Nasıl bir etnik kimlik bana bir şey ifade etmiyorsa bu bayramlar da öyle. Eğer konu Atatürkçülüğe gelecekse ben Türkiye’de Atatürkçülerin oluşturduğu, Atatürkçülerin manipüle ettiği Atatürk’ü sevmiyorum. Ben liderlik etmiş, ülkeyi kurtaran Atatürk’ü seviyorum. Bunların üzerinden nemalanan Kemalist zümreyi sevmiyorum. Başörtülü insanların sürekli “O olmasa sen burada olmazdın” diyerek itham edilmesini kabul etmiyorum, sıkıldım!”

Cemil İpekçi: “Ben de tüm sakallıların, türbanlıların “Namaz kılıyor musun? Oruç tutuyor musun?” diye sormalarından sıkıldım!”

MUMCU: KORNA ÇALMAYI YASAKLARDIM

KATO: ESMERLER SARIŞIN OLMASIN!

ELÖNÜ: KÖTÜ MÜEZZİNLER TOPLATILSIN!

İPEKÇİ: ÜNİVERSİTE OKUMAYANLAR VEKİL OLAMASIN!

“Yasaklar hayatımızı nasıl yönlendiriyor?” konusunda Ceren Akdağ Şahin yorumculara “Bir yasak getirseydiniz o ne olurdu?” diye sordu, cevaplar birbirinden renkliydi:

Cem Mumcu: “Körü körüne inanmayı yasaklardım. Kornayı yasaklardım.”

Günseli Kato: “Esmerlerin saçlarını sarıya boyamalarını yasaklardım.”

Pelin Batu: “Hükümetlerin insanların en temel haklarını hoyratça kullanmalarını, insanların geleceğini riske etmesini yasaklardım.”

Esra Elönü: “Kötü ezan okuyan müezzinlerin hızla toplatılmasını istiyorum. Küçük Emrah ağzıyla ilahi okuyan toplulukların toplatılmasını istiyorum. Erkeklere araba kullanma yasağı istiyorum. Çok eşliliğin suç sayılmasını istiyorum. Yaşam koçları ve kişisel gelişimciler “içindeki devi uyandır” diye rant peşinde koşanların da müezzinler gibi toplatılmasını istiyorum.”

Cem Mumcu: “Seksist bir adam değilim ama yasaklanacaksa sanki bu erkekler için olmamalı! Araba kullanmayla ilgili kadınlarda bir problematik var”

Cemil İpekçi: “Bu yasağın içinde en rahat benim çünkü her iki türlü de araba kullanma hakkına sahibim, hem kadın hem erkek olarak. Bu yasağı koyarsan sen düşün Cem!”

ELÖNÜ: BAŞÖRTÜSÜ DİNDARLIK TEMSİLİ DEĞİL, SINIFSAL SİMGE

İPEKÇİ: YASAK KALKINCA NE OLACAK MERAK EDİYORUM

Yasaklarda sıra başörtüsü yasağına gelince İpekçi ve Elönü arasındaki tartışma devam etti:

Esra Elönü: “Başörtüsünün cinselliği örtücü bir şey olduğunu düşünmüyorum. Başörtü tarzımda oynamayı düşünmüyorum. Başörtüsünün artık dindarlık temsili olduğunu düşünmüyorum. Başörtüsünü artık sınıfsal bir simge olarak görüyorum. Başörtülüleri esaret, başörtüsüzleri çağdaş olarak görüyorlar.”

Günseli Kato: “Başörtüsü her zümrede var, başörtülü Cumhuriyet kadınları da var”

Cemil İpekçi: “Ne olur, Allah rızası için başörtüsü yasağını kamu dahil olmak üzere kaldırın, sonra ne olacak çok merak ediyorum. Meclise girsin, kamuda çalışsınlar, bakalım arkasından ne çıkacak çok merak ediyorum”

Read more

Emre Belezoğlu ve Adra Turan Süper Kupa Sonrası Açıklamalar

UEFA Süper Kupa finalinde Chelsea'yi 4-1 mağlup eden Atletico Madrid'in iki Türk oyuncusu Arda Turan ile Emre Belözoğlu maç sonrası açıklamalarda bulundu. Belözoğlu, Fenerbahçe'ye dönecek misin sorusuna ise ilginç bir cevap vererek, "F.Bahçeli Emre olarak anılmak istiyorum. Başkanların, hocaların ve Emre'nin yeri dolar" diyerek göndermede bulundu. Emre bu sözleriyle kendisini Başkan Aziz Yıldırım ve teknik direktör Aykut Kocaman'ın gönderdiğini ima etti

Süper Kupa'yı kazanan iki başarılı futbolcu galibiyeti ve kupayı Türk halkına armağan etti.
Atletico Madrid forması giyen milli oyuncularımız Arda Turan ve Emre Belözoğlu, Süper Kupa finalinin ardından NTV Spor'a özel açıklamalarda bulundu.

Kariyerinde ikinci kez Süper Kupa'yı kazanan Emre Belözoğlu, "Çok güzel duygular bunlar. Çok güzel bir gurur. Arda'yı çok tebrik ediyorum. İkinci senesine çok güzel bir başlangıç yaptı. Bugün de mükemmel oynadı. Taktik olarak Avrupa'nın en iyi takımlarından biri olduğumuzu düşünüyorum. Chelsea'yi zorlanmadan mağlup ettik. Bütün Türk halkına, Türkiye'ye ve bizi sevenlere bu kupa armağan olsun" dedi.

"TÜRK HALKINA ARMAĞAN EDİYORUZ"
4 ayda ikinci kupasını kaldıran Arda Turan, "Güzel bir çalışmanın ürünü, keyifli ve heyecan verici. Hem kendimizi hem de ülkemizi temsil ediyoruz. Ülkemizin bayrağımızı burada sallayabilmek bizim için çok büyük gurur. Türk halkına armağan ediyoruz. Emre ağabey bunu daha önce yaşamıştı ama ben ilk kez yaşıyorum. Sonuna kadar iyi mücadele ettik, hak ettiğimiz bir kupa oldu bizim için. Ekip halinde çok iyi çok oynadık, Falcao'yu da tebrik etmek lazım, inanılmaz oynadı. Takımın lideri olduğunu gösterdi" dedi.
"Diego'nun ayrılması takımdaki rolünü değiştirdi mi?" sorusuna Arda, "Futbol iyi oyuncularla çok daha iyi oynanır. Diego çok üst düzey bir oyuncu... Bizim takımımız sistem takımı, kim çıkarsa çıksın, farketmiyor. Özel bir takımız... Futbolun nasıl oynandığını çok iyi gösteren bir takımız" ifadelerini kullandı.
"HERKESİN YERİ DOLAR"
Fenerbahçe'ye dönme ihtimaliyle ilgili soruya Emre, "Fenerbahçe çok büyük bir camia. Fenerbahçeli Emre olarak her zaman anılmak istiyorum. Herkesin yeri dolar, kulüp başkanlarının, hocaların, futbolcuların, hele hele Emre Belözoğlu'nun çok rahatlıkla dolar. Fenerbahçe'ye başarılar diliyorum" diye konuştu.
"ARDA MÜKEMMEL BİR OYUNCU"
Atletico Madrid'in teknik direktörü Diego Simeone de kupa töreninin ardından yaptığı açıklamada,
"Çok mutluyum. Daha fazla, daha büyük olmak isteyen bir takıma sahibim. Bir planımız var ve şu ana kadar bu planlar işe yaradı. Diego gidince Arda'nın yeni bir rolü oldu. Bu maçta sağ kanatta oynadı. Atletico Madrid'de Arda Turan yeni oyun kurucu oldu. Arda teknik oalrak mükemmel bir oyuncu ama Diego'ya göre farklı bir oyuncu yani Diego'nun yedeği değil." diyerek Arda hakkındaki görüşlerini söyledi.
"EMRE TABİİ Kİ DE İLK 11'DE OLACAK"
Emre Belözoğlu ile ilgili sorulan soruya ise, "Bize kesinlikle yardımcı olacak tecrübeli bir futbolcu. Takım içerisinde rekabet sağlıyor." cevabını verdi. "İlk 11'de olacak mı?" sorusuna da "Tabi ki ilk 11'de oynadığı maçlar olacak. Emre'nin oynadığı mevkiide bir çok iyi oyuncu var ve bu beni mutlu ediyor. Biz takım içinde rekabeti seviyoruz." diyerek sözlerini tamamladı.

Read more

Önder Açıkbaş Kimdir? Hayatı, Biografi

Son yılların sivrilen sanatcısı önder açıkbaş onu ilk gördüğüm proğram NTV de müjde ar ile sunduğu proğramdı gayet başarılıydı.İnternette biyografisi hakkında pek bir bilgi yok bulabildiğim 1978 Almanya doğumlu Akedemi istanbul tiyatro bölümü mezunu çeşitli sinema ve show proğramlarında yer almış.

Bu yazımızda Önder Açıkbaş hayatı hakkında bilgiler derledik siz kullanıcılarımız için. Önder Açıkbaş kimdir, biyografisi, kaç yaşında ve nerelidir?

Önder Açıkbaş hakkında internette pek bir bilgi bulunmamaktadır.

Önder Açıkbaş, 1978  yılında Almanya’da dünyaya geldi. İstanbul Akademi mezunudur. Çeşitli sinema ve show programlarında yer almıştır.

En son olarak Disko kralının yeni sezon sunuculuğunu yapmaktadır.

Read more

Yeni Sezonda Disko Kralını Kim Sunacak?

Geçen sezon haftanın beş günü tv8'de canlı yayına çıkan Okan Bayülgen'in bu yıl yalnızca hazırladığı yarışma programıyla ekranda olacağı belli olmuştu. Bayülgen'in bu kararının ardından, Disko Kralı'nın yeni sunucusu belli oldu. Cuma akşamları ekrana gelecek programı bu sezon Önder Açıkbaş sunacak.

Read more

Burcu Esmersoy Star TV'de

Burcu Esmersoy, "Acun Ilıcalı'nın Star TV'deki hangi projesinde yer alacaksınız" sorusuna, "Ben de Star'a bir iş yapacağım. 15 Eylül Cumartesi akşamı ekranda olacağım. Ama hangi program söymeyeyim. Sürpriz olsun" dedi. Burcu Esmersoy bu arada muhabirin kolundaki dövmeyi çok beğendiğini belirterek, "Güzel dövmelere bakıyorum ama kendime dövme yaptırmam" diye konuştu. Esmersoy, daha sonra bankamatikten para çekerek, ablasıyla birlikte yürüyüşüne devam etti.

Kaynak:magazinsel

Read more

Zincirleme Tepkime Nedir?

NÜKLEER ENERJİ
Zincirleme Tepkime

Zincirleme tepkime, reaktör denen kapalı bir ortamda, yeni parçalanmalara yol açmaya elverişli “üretken” nötronların artma katsayısı üzerinde etkide bulunularak denetim altına alınır. Bir nötron bir çekirdeğin parçalamasına yol açabildiği gibi, parçalanmaz çekirdekler tarafından da soğurulabilir veya reaktörden kaçabilir. Demek ki, önceden belirlenmiş bir enerji üretimini kesintisiz bir biçimde sürdürebilmek için, zaman birimi başına düşen parçalanma sayısının sabit olması gerekir; bir başka deyişle, nötron sayısı sabit tutulmalı, yani, her kuşakta salıverilen ortalama parçalanma nötronu sayısıyla bir önceki kuşakta parçalanmayla üretilen toplam nötron sayısı arasındaki oran 1 olmalıdır; bu durumda, rejime kritik denir. Artma katsayısı 1’den yüksekse rejime üst kritik denir: bu rejim reaktörünün harekete geçme sınırıdır. Artma katsayısı 1’den düşükse, rejime alt kritik denir: bu durumda, tepkime yavaşlar, sonra durur.

Read more

Selin Barlas'ın Tikky Kız Taklidi

Tarihin Arka Odası programında Selin Barlas Türkçenin kullanımı konusunda yeni nesil kızların konuşması taklit etti ve stüdyodakileri güldürdü.

Read more

50 Lira Alışveriş Yapana Tatil Hediye Eden Bakkal

Marketinden 50 TL alışveriş yapan müşterilerine kupon veren Kılıç, çekilişle talihli müşterisini Mudanya'nın Eşkel Köyü'ndeki yazlık evinde tatile gönderiyor. Kampanyaya müşteriler büyük ilgi gösteriyor.

Kampanyaya şu ana kadar 100'ün üzerinde müşteri katılmış. Kılıç, kampanyanın Ramazan Ayı'ndan önce başladığını, yaklaşık bir ay daha devam edeceğini belirterek, "İşyerini kapatmamak için böyle bir kampanya yaptım. Allah sağlık afiyet verdikten sonra Bursalı hemşehrilerimi memnun etmek için uğraşıyorum. Alışverişlerini buradan sağlamaları için gerekli hediyeler veriyorum. Son zamanda AVM’ler ile rekabet halindeyiz” dedi.

Müşterilerine kendi yazlığında tatil imkanı sunduğunu belirten Kılıç, “Aklıma müşterilerime Eşkel’de 1 hafta tatil yaptırmak geldi. Orada, benim kendi evimde 1 hafta dayalı döşeli kalmaları için 50 TL’lik alışveriş yapmalarını öngördüm. 50 TL’lik her alışverişe kura kuponu veriyorum. Kuponun biri bende, diğeri onlarda kalıyor. Böylelikle benim satışım artıyor. Müşterim de memnun oluyor. Ticaret hayatıma Allah sağlık verdikçe devam etmek istiyorum. Müşterilerim kampanyadan çok memnun. Keşke bize çıksa diye arzularını belirttiler” diye konuştu.

Çekilişle tatil hakkı kazananlar 1 Eylül'den itibaren yazlığa gidebilecekler

Read more

Hadise Puff Daddy İle Düet Yapmak İstiyor

Hadise dünyaca ünlü Amerikalı rapçi Puff Daddy ile düet yapmak istediğini açıkladı. Hadise Puddy Daddy'e şarkının demosunu çoktan yollamış ve ünlü rapçiden haber bekliyor.
Bu iş birliği olmaz ise Hadise başka bir ünlü ile çalışacak.
Hadise ft Dirty Money hoş olurdu (:

Read more

Meltem Cumbul Hamile Mi?

Çiftin yakın çevresinde konuşulanlara göre, Meltem Cumbul üç aylık hamile ve Alican Özbaş ile de bu nedenle acele bir şekilde evlendi. Hamilelikten haberi olmayan Alican Özbaş'ın babası Erol Özbaş'ın da önce bu evliliğe karşı çıkıp, torunu olacağını duyunca geri adım attığı, son açıklamalarında "Meltem Cumbul benim gelinimdir" dediği konuşuluyor.


Geçen hafta ünlü oyuncu Meltem Cumbul ile kendisinden 14 yaş küçük turizmci Alican Özbaş, yıldırım hızıyla dünya evine girmişti. Evliliğin yankıları sürerken, damadın babası Erol Özbaş'ın "Hayırlısı olsun,ilerde daha güzel evlilikler yapar. Benim oğlum herhalde annesini özledi" sözleri magazin gündemine bomba gibi düşmüştü. Babasının açıklamalarına sinirlenen, işadamı Nurettin Hasman'ın ikiz kızlarından Merve Hasman ile 2009'un Eylül ayında evlenen ve kısa süre içerisinde boşanan Alican Özbaş, aradığı mutluluğu oyuncu Meltem Cumbul'da bulduğunu açıkladı. Cumbul ise kayınpederinin evlilikleriyle ilgili açıklamaları sorulması üzerine objektiflere alyansını gösterdi. Baba Özbaş, son olarak ise ilk söylediklerinin aksine "Meltem Cumbul benim gelinimdir" dedi. Erol Özbaş'ın kısa süre sonra geri adım atması ve evliliğin bu kadar ani olmasının nedeni ise ortaya çıktı. 
Cumbul'un, Alican Özbaş'tan üç aylık hamile olduğu öne sürüldü. Çiftin yakın çevresindekiler, Cumbul'un hamile olduğu için Alican Özbaş'a düğün konusunda acele ettirdiğini söylüyor. Nikahtan haberi olmayan ve öğrenince aşırı tepki veren Erol Özbaş'ın, torun sahibi olacağını duyduğu an ise geri adım attığı belirtiliyor.

DHA

Read more

Ludacris ft Kelly Rowland – Representing

Read more

Messi'nin Ronaldo'ya Sert Bakışı

UEFA'nın dün düzenlediği Şampiyonlar Ligi kura çekiminde "Avrupa'da yılın futbolcusu" ödülü de sahibini buldu. 10 kişilik aday listeden son 3'e kalan İniesta, Messi ve Ronaldo, sahneye çağrıldı ve 53 gazetecinin stüdyoda canlı olarak yaptığı oylamada sonucu heyecanla bekledi.

Oylama sonunda İniesta ödülün sahibi oldu ancak daha dikkat çekici olan ödül açıklandıktan sonra Messi'nin Ronaldo'ya bakışıydı. Arjanli yıldızın, hep kıyaslandığı Ronaldo'ya bakışı, sanal alem ve sosyal medyada çok konuşulan konulardan biri oldu.

Read more

Galatasaray Şampiyonlar Liginden Toplamda Ne Kadar Para Kazanacak?

Aslan, Fenerbahçe’nin elenmesiyle yayın havuzu gelirini tek başına alacak. Bu rakamın yaklaşık 15 milyon euro olacağı belirtiliyor. Yayın havuzu gelirinden Trabzonspor geçen sezon 12.8 milyon euro, Bursaspor ise bir önceki yıl 12.4 milyon euro kazanmıştı.
UEFA yarı finale kalınması halinde kulüplere 4.9 milyon euro verirken, finali kazanan takıma 10.5 milyon euro ödeniyor. Galatasaray Yönetimi, Devler Ligi’nin kulübe 40-45 milyon euro civarında katkısı olacağını öngörüyor. Ayak bastı parası, yayın havuzu, maçlara verilen galibiyet primlerinin yanı sıra, maç hasılatı ve resmi ürün gelirlerinin de tavan yapacağı planlanıyor.

Read more

Avrupa'da 2012 Yılın Futbolcusu Kim Oldu?

Avrupa Futbol Federasyonları Birliği UEFA'nın Monaco'da yaptığı etkinlikte 53 üye ülkeden birer gazetecinin bulunduğu jüri, yılın futbolcusunu seçti.

Elektronik olarak yapılan oylama sonucunda Avrupa'da Yılın Futbolcusu ödülünü, Lionel Messi ve Cristiano Ronaldo'yu geride bırakan, Barcelona'da forma giyen İspanyol oyuncu Andres Iniesta kazandı.

Geçtiğimiz yıl aynı ödülün sahibi olan Lionel Messi ile aynı takımda top koşturan Iniesta, Ukrayna&Polonya'da yapılan Avrupa Şampiyonası'nda Turnuvanın En iyi Oyuncusu seçilmiş ve ülkesinin şampiyonluk kupasını kaldırmasında büyük rol oynamıştı.

Oylama nasıl yapıldı?

53 gazeteci Avrupa liglerinde geçen sezon top koşturan futbolcular arasında beğendikleri futbolcular için daha önce bir oylama yaptı; her bir yazar, en beğendikleri oyuncu için 5 puan, ikincisi için 4 puan ve diğer üçü için bu sırayla oy kullandı.

Kaynak:sporx

Read more