Metin UYAR - İyilik & Sağlık / metinuyar123@hotmail.com
Renan Bilek’in pek çok şapkası var. ‘’Öyle Bir Geçer Zaman Ki’’ dizisinde Süleyman, ‘’SOL’’ gazetesinde yazar, ‘’Aramızda Kalsın’’ isimli tek kişilik gösterisinde güzel sesli, seyircisine hakim, iyi bir oyuncu olarak çıkıyor karşımıza. Gerçek hayatta ise hoş sohbet, mütevazı, yardımsever, keyifli bir sanatçı. Ben ise kendisi ile ona
iki ayda 13 kilo verdiren diyetini konuştum. Samimi bir şekilde; ‘’Ben yemek yemeyi çok severim’’ ve ‘’Tavuk mu yumurtadan çıkar, yumurta mı tavuktan ben anlamam, yerim’’ diyen Renan Bilek’in diyeti ve
bu süreçte yaşadıkları...
Vücudunuzdan memnun musunuz?
İş gördüğüm müddetçe benim hiçbir sorunum yok vücudumla. Bir erkeğin ihtiyacı olan bedensel her şeyi yapabileyim; yemek, içmek, koşmak, yürümek, seks gibi. Ben memnunum.
Sizi diyete başlatan sebep nedir öyleyse?
Postür kayması. Fazla kilodan ve egzersiz olmamasından kaynaklanıyor.
Ne zaman karar verdiniz diyete başlamaya?
Bir gün kızımla asansördeyken aynaya bir baktım; normalde Süleyman gibi hafif eğik durmaya başlamışım. Sırtım boynuma kadar düz gitmiyor. Normalde boyum
1.87 ama o ölçümde 1.85 çıktı.
Ben küçülmüşüm iki santim dedim.
Hızlı kilo vermek için eczane dışında satılan zayıflama haplarından hiç aldınız mı?
Zamanında kullandım.
Eşimin hamileliğinde 23 kilo aldım. Sonrasında da 25 kilo verdim. Bu
25 kiloyu ilaç destekli verdim. Fakat şöyle bir sıkıntısı var; ilk başta veriyorsunuz ama sonra geri alıyorsunuz. Ve ciddi riskleri var. Artık bir ürün alacağım zaman çok dikkatli davranıyorum.
Ölüme varan riskleri olan bu ürünleri insanlar nasıl alıyor?
Birinin başı ağrır, “dur doktor bana bir ilaç verdi sana bunu vereyim” denilen bir coğrafyadayız. Kimyanın girdiği bir şeyi böyle leblebi gibi öneremezsin. Sana yarayan ötekine yaramayabilir. Bunlar çok hassas konulardır. İlaç eczaneden alınır. Ötekiler büyücü işi; içinde minare gölgesi mi var, kurbağa bacağı mı var bilemezsin (gülüyor).
Diyetiniz kaçıncı haftasındasınız ve kaç kilo verdiniz?
Sekizinci haftam bitti. Bu sürede 13 kilo verdim.
O zamandan beri istikrarlı bir şekilde sürdürebiliyor musunuz?
Artık kendim biraz dikkat edeyim aşamasını geçtiğim için sürdürebiliyorum.
Bu istikrar ne zamana kadar sürer?
Beslenme şeklini öğrenmekle ilgili bir şey bu. Benim ki şöyle; yumurta mı tavuktan çıkar, tavuk mu yumurtadan çıkar ben anlamam ikisini de yerim (gülüyor). Tamam ye de; ölçüsünde, yavaş, tadını alarak ye. Bir de bazı şeyleri karıştırma ve abartma.
Yemeğe dikkat ediyorsunuz, peki spor yapıyor musunuz?
Çok yeni başladım.
Spor faaliyeti olarak ne yapıyorsunuz?
Öncelikle bu yağları yakılması lazım. Bu nedenle kardiyo çalışmaları yapıyorum. Her yerde yapabileceğin; yürümek, koşmak, bisiklete binmek gibi çalışmaları spor salonunda yapıyorum.
“Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin”
Peki yoğunluktan spora vakit kalıyor mu?
Hem oyun hem televizyon vakit ayıramıyordum. Şimdi diyete destek olmak için ayırmaya çalışıyorum. Acayip spora giden bir adam da değilimdir.
Spora vakit ayıramadığınız zamanlar...
Spor yapacak vaktin yoksa, tükettiğin kaloriden daha azını alırsın.
Çok güzel bir yemek gördüğünüzde ya da açık büfe bir davete katıldığınızda kendinizi tutabiliyor musunuz?
Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin (gülüyor). Kendimi tutuyorum. Açık büfeler midenin açlığı ile değil, gözünün açlığı ile ilgili bir şey.
Arada diyet programınızın dışında kaçamaklarınız olmuyor mu?
Beşinci haftadan sonra diyet programımda haftada bir gün özgürlüğüm var. Kaçamak yapabileceğim ortamları özgür günüme denk getiriyorum.
Bu özgür gün çok riskli değil mi?
Ben de duyduğumda “Nasıl yani?” dedim. Diyetisyene “Ne yiyebilirim?” diye sordum, “Ne isterseniz’’ dedi. “Ne kadar yiyebilirim?” dedim. “O tamamen sizin insiyatifinize kalmış” dedi. “Siz bu emeğinizi çöpe atacaksanız, istediğinizden istediğiniz kadar yiyebilirsiniz” dedi. “Bu kadar boğazımı tuttum, bir kaçamak yapacaksam da adam gibi yapayım” diye bir bilinç oluşuyor.
Türkiye’de arkadaş, dost, akraba tavsiyesi ile ilaç kullananların oranı: %86 (Türkiye Sağlık Vakfı)
“Süleyman’ı tanıyanlar Renan’ı görmeye gelsin”
“Aramızda Kalsın” isimli tek kişilik tiyatro oyununuz için “gülüp eğleniyoruz sonra şarkılar söylüyoruz, kendimizi kaptırıyoruz” diyorsunuz. Peki oyunu siz nasıl özetlersiniz?
Renan Bilek’i sadece Süleyman olarak tanıyanlar için bir tanışma. Renan Bilek’i daha önceden müzisyen, oyuncu olarak ve yazdıkları ile tanıyan kişiler için de bir hasret giderme. Karşılıklı iletişimin olduğu bir oyun. Hayatımdan hoş anekdotları, ustalarımı da anarak andığım bir buluşma.
Ne zaman ve nerede izlenebilir?
7 Aralık-Bandırma, 8 Aralık-Yalova, 11 Aralık-Ankara Şinasi Sahnesi, 14 Aralık-Büyükçekmece AKM, 15 Aralık-Ayvalık, 21 Aralık-Tarsus, 22 Aralık-Mersin, 27 Aralık-İstanbul Kozyatağı Kültür Merkezi.
“Her baklavayı yemem cevizli olacak”
Zorlandığınızda hiç “Pes ediyorum, bırakıyorum artık” dediğiniz oldu mu?
Hayır olmadı. Obez değilim ama bunu bir hastalık, zaaf olarak düşündüm. “Benim düzgün beslenmeyi öğrenmem ve düzgün beslenmeye alışmam gerekiyor” dedim. Ben şimdi alıştım.
Motivasyon oyununuz var mı?
Küçük oyunlarım var. “Her baklavayı yemem. Cevizli baklava olacak” dediğin zaman, fıstıklı baklava gelince “Onu yemeyeyim” diyebiliyorsun. Sonu yok, bu coğrafyanın çok güzel tatlıları var.
Kilo verirken hedefler koyuyor muydunuz?
Tabii. İlk hedefim üç haneli rakamlardan iki haneliye inmekti. Ama beyine ben “Bunu aşacağım” sinyalini yollarken dikkatli olmak gerekiyor, sizin karşınıza bu hedef, “işte aşılamayan yer budur “diye geliyor. Artık kendimi şartlamıyorum “Yürü ya” diyorum.
Diyetiniz esnasında görsel bir değişim hissettiniz mi vücudunuzda?
Giremediğim pantolonun içine giriyorum, daha ne görseli olacak (gülüyor).
Bu sizi motive ediyor mu ?
Etmez mi? Onların içine girebilmek, yaptığının karşılığı olan bir görüntü. 10 kilo verdiğini düşün mesela; 250 gram’lık margarinlerden 40 tane gitmiş oluyor vücudundan.
Kadınların hayranlık duyduğu baklavalı bir karın bölgem olsun dediğiniz olmadı mı hiç ?
Karşı cinsle ilişkim vücudumun kıvrımlarından ziyade beynimin kıvrımları ile ilişkili olduğu için çok da önemsemiyorum.
Süleyman karakterini olduğu haliyle çok seven bir izleyici grubu var. Kilo vermiş bir Süleyman’ı da “Öyle Bir Geçer Zaman Ki” izleyicileri de benimser mi sizce?
Süleyman’ı insanlar gözünde beğenilir kılan, Süleyman’ın vasıfları. Süleyman’ı çok sevenlerin bununla ilgileneceğini düşünmüyorum.
DİYET PROGRAMI
Diyetiniz basında yer alan meşhur diyetlerden biri mi?
Sistemleştirilen rejimleri çok doğru bulmuyorum. Vücut kitle indeksi, vücuttaki kas ve yağ oranı gibi parametrelerle ile ilgili bir şey. Dolayısıyla ben diyetin bireysel olması gerektiğine inanıyorum. Doğru merciinin de diyetisyen olduğunu düşünüyorum.
Diyet programınıza göre günde kaç öğün besleniyorsunuz?
Ara öğünlerle beraber altı öğün...
İki öğün arasındaki süre nedir?
İki-üç saat arasında bir sonraki öğüne geçiyorum.
Yatmadan kaç saat önce en son öğünü tüketiyorsunuz?
Yatmadan iki-üç saat önce...
Yatmadan önceki son öğününüz nedir?
Son öğün meyve oluyor.
Diyetinizdeki yasaklı yiyecekler ve yasaklı davranışlar neler?
Kızartmalardan kaçınmak gerekiyor. Kızartma yapacaksam da mümkün olduğu kadar zeytinyağı ve sıvı yağlar kullanmaya çalışıyorum.
Diyette olmazsa olmazınız...
Su, su, su... İki önemli şey var; Spor yaparken ısınma hareketi, yemekten önce iki bardak su.
Özellikle dikkat ettikleriniz...
Hamur işlerini özgür günlerime saklıyorum. Ekmekte mümkün olduğu kadar tam buğday ekmeği kullanıyorum. Çavdar ekmeği ve kepek ekmek de yiyorum.
Bakliyat yemek isterseniz...
Mercimek, barbunya, fasulye, nohut gibi bakliyatların bitkisel protein olduğunu sonradan öğrendim. Bir öğün et verdiyse ve bir öğün sebze yemeği verdiyse diyetisyen; barbunyayı sebze yemeği olarak yiyemezsin. Et yemek istemediğin zaman etin yerine ikame edebilirsin. Çünkü o da protein.
Yemekleri evden mi getiriyorsunuz?
Evet. Çekimlerde yemek arası benim saatime uymayabiliyor veya yemek hizmeti veren firmanın yemeği benim diyetime uygun olmayabiliyor.
Yemeğinizi siz mi hazırlıyorsunuz, eşiniz mi?
Değişiyor ama genelde ben hazırlıyorum. Çoğu zaman alt yapıyı hazırlayıp bıraktığı da oluyor eşimin.
Yemek ne için yenir?
Ben yemek yemeyi çok severim. Bir süre sonra doymak için değil, yemek için yaşıyorsun. Oysa yemek doymak içindir. Enerjini al ve hayatına devam et.
Kaynak; Milliyet.com.tr