9.Sınıf Edebiyat Kitabı
2.Ünite Şiir inceleme (Sayfa
60 -61-62-63-64)
26.
metin
VEDA
17.a.. Yukarıdaki şiirin, ilk dörtlüğünde kullanılan
“sen, öksüz, veda, türlü” kelimelerini dizelerden çıkarırsanız dizelerin
anlamında nasıl bir değişme olur? Yine bu dörtlükten son dizeyi çıkarırsanız
dörtlüğün vermek istediği anlama ulaşılabilir mi? Düşüncelerinizi nedenleriyle
birlikte açıklayınız.
17.a.. Anlamında değişme olur.
Aynı anlama ulaşamayız çünkü metindeki temayı veren bu kelimelerdir. Anlam
bütünlüğü dağılır.
27. metin
SES
b.
Ağrı, leke, yüz, hengâme, şen kelimelerinin anlamlarına sözlüğünüzden bakınız.
Bu kelimelerin “Ses” şiirinde hangi anlamlarda kullanıldığını belirleyiniz.
Şiirlerde kelimelerin niçin yeni anlamlar kazandığını “Ses” şiirinden örneklerle
açıklayınız.
b. Ağrı: acı anlamında
kullanılmamıştır. Heyecan anlamında kullanılmıştır. Leke de aynı şekilde
sözcükteki anlamıyla kullanılmamıştır. Şiirler sanatsal metinler olduğu için
kelimeler kendi gerçek anlamıyla kullanılmaz. Şiirler yan anlam ve mecazlar
bakımından zengindir.
18.a. Sınıfınızda iki grup oluşturunuz. Gruplarınızla
“Veda” ve “Ses” adlı metinleri şiir gerçekliği yönünden inceleyiniz. Şiir
gerçekliği incelenirken gerçekliğin kişinin yorumuna göre ya da somut olanın
soyut algılamaya göre değiştiğine dikkat ediniz. Şiirlerde bulduğunuz
gerçekliğin özelliklerini grup sözcüsü aracılığıyla sınıfa açıklayınız. Gruplar
şiirlerde aynı gerçeklik özelliklerini mi buldular? Tespit
ediniz.
18.a. İki şiirde gerçeklik
açısından aynıdır. Yani gerçek anlamlı kelimelerin kullanıldığı bir şiir
değildir. Daha çok mecaz, yan anlamları yoğun olduğu sanatlı birer şiirdir.
Şiirlerde gerçeklik her zaman olduğu gibi ele alınmaz. Didaktik şiirlerin
dışındaki şiirler gerçeklikten uzaktır.
b.
“Ses” şiirinde şair akşamı, lekesiz, saf, iyi bir yüze benzetmektedir. Akşamın
bir yüz olarak nitelendirilmesi şiir gerçekliğine hangi yönlerden
uymaktadır?
b. Kurmaca gerçekliğe uyar.
Şair burada benzetme yapmıştır.
28. metin
19.a.. Yukarıdaki Kuloğlu’nun şiirinde “dünyada doğru
dost olmadığı” tezi savunuluyor. “Veda” adlı şiirin son dörtlüğünde ise “yolunu
kaybeden insanların imdat çağırmak için ateş yaktıkları, sevgilisini kaybeden
gözlerin de o ateş gibi parladığı” söyleniyor. Bu iki şiirden hangisi günlük
hayattaki gerçekliğe daha yakındır? Neden?
19.a. metin daha geçekliğe
yakındır. Çünkü diğer metin daha soyut olan bir kavramı anlatmaktadır ve hayat
dışında fantastik algıyı anlatmaktadır. 3. metindeki algı ise her zaman
insanların başına gelen bir durum olduğu için yaşanabilir bir
niteliktedir.
b.
“Ses” şiirinde metinde betimlenen tabiat manzarası gerçek midir? Siz bu şiiri
okuduğunuzda gözünüzde nasıl bir Boğaz manzarası canlandı? Anlatınız. Sizin
anlattıklarınızla şiirdeki duygunun, sezginin, tasarımın ve izlenimin anlatımı
niçin birbirinin aynı değildir? Açıklayınız.
b. Gerçek değil. Şairler dış
dünyada algıladıkları dünyayı kendi içinde ve kendi kelimeler somutlaştırarak
anlatırlar. Burada önemli olan şairin tecrübeleri, betimlemeleri ve bu
betimlemeleri yaparken kullandığı kelimeler.
29. metin
20.a. Ahmed-Dai’nin gazelinde sevgili servi boylu, büyücü
gözlü, fitne kaşlı larak betimleniyor. Bu betimlemeyi şiir gerçekliğine göre
değerlendiriniz. Şiirde sevgili betimlemesinin niçin değişik yorumlarla
verildiğini açıkalyınız.
20.a. Şairin hayalindeki
sevgili kavramı günlük hayatın gerçekleriyle uyuşmaz. Şairle görmek
istediklerini hayallerini anlatırlar. Bu şiirin gücünü artırır. Şiir var olanı
daah güzel ve etkili anlatma sanatıdır.
b. Verilen metinlerde , yaşamdaki ve hayallerdeki gerçekliğin şair tarafından
şiire aktarılırken nasıl değiştiğini örneklerle
açıklayınız.
b. Sevgilinin boyu servi
gibidüşünülmüş, gözü büyücü gözüne benzetilmiş, kaşı fitne çıkaran birine
benzetilmiş, bu ifadelere baktığımız zaman gerçek insan tasviri ile bunalr
aarsında fark vardır. Divan edebiyatoıdaki sevgili tipi hayali ve kurmaca bir
tiptir. Soyut bir sevgili analyışı vardır.
c.Siz veda sahnesini
şiirleştirseydiniz bu vedayı betimlemek için hangi benzetmeleri
kullanırdınız?
Ç. Ben, sonsuza yolculuk yapan
bir yolcu ve rıhtımda ona el sallayan sevdikleri olarak betimlerdim.
ç.Hayatın tüm gerçekleri şiire hangi ölçüde
yansıtılmalıdır? Tartışınız? Tartışmanız sonucunda vardığınız kararı tahtaya
yazınız.
ç. Belki de sadece didaktik
şiirlerde anlatılsa da oradaki metinlerde illa ki mecazlara, ya anlamlara
gidebilir.
Sayfa-
63,64
30. metin
31. metin
32. metin
33. metin
34. metin
35. metin
21.a. Bu bölümde inceleyeceğiniz metinler özellikle
yüzyılları belirtilerek arka arkaya verilmiştir. Araştırma çalışmasından da
edindiğiniz bilgilere göre seçilen bu şiirlerin, Türk şiir geleneği içinde hangi
gruba dâhil edilebileceğini nedenleriyle belirtiniz.
21.a
30. metin: Eski Türk
Edebiyatına (Destan dönemi ) aittir. İçinde Öz Türkçe kelimeler var ve
diğerlerine göre anlaşılması daha zordur.
31. metin: Halk şiiri
geleneğidir. Halk söyleyişleri var , dörtlüklerle ve heceyle
yazılmıştır.
32. metin: Yine halk şiiri
geleneğidir. Halk söyleyişleri var , dörtlüklerle ve heceyle
yazılmıştır.
33. metin: Divan Edebiyatı
geleneğidir. Aruzla yazılmış ve Osmanlıca kelimeler fazladır.
34. metin: Halk şiir
geleneği hakimdir.
35. metin: Modern edebiyat
içinde yazılmış olsa yazarı halk geleneğinden beslenmiştir.
b.
İncelediğiniz metinlerin yapısını oluşturan birimleri, ahenk unsurlarını ve
temasını bulunuz. Bu yapı, ahenk unsurları ve temaların ilk olarak hangi
yüzyılda ortaya çıktığını söyleyebilir misiniz? Türk şiir geleneği içerisinde,
geleneği oluşturan ve yaşatan şairlerin yüzyıllarca niçin birbirlerini
etkilediklerini belirtiniz. Türk şiirinin tarihî gelişimi hakkında yaptığınız
araştırma çalışmasından edindiğiniz bilgileri de kullanarak Türk dilinin şiir
geleneğini oluşturan unsurları metinlerden örneklerle
gösteriniz.
b. Türk şiirinin ahenk
unsurları Orta Asya’da tarihin bilinmeyen karanlık devirlerinden itibaren sözlü
olarak ortaya çıkmıştır. Şairler içinde bulundukları şairlerden ya da daha
öncekilerin yazdıklarından ister istemez etkilenirler. Türk şiirinden 4 gelenek
göze çarpmaktadır:
1. Destan geleneği: Eski Türk
edebiyatı olarak bilinir. Sözlü kültür vardır. Anonimdir. Konuları yiğitlik ,
doğa ve sevda gibi konulardır.
2. Halk Edebiyatı geleneği:
Destan dönemi edebiyatının İslamiyet’ten sonraki şeklidir. İçinde İslamiyet
vardır. Anonim, tekke ve aşık olmak üzere üç koldan ilerler.
3. Divan Edebiyatı geleneği:
13. Yüzyıldan itibaren oluşan ve İran ve Arap etkisi görülen edebiyattır. Dili
Arapça,Farsça ve Türkçe karışıktır. Kalıplaşmış şekilleri olan ağır ve ağdalı
bir dili olan ama kesinlikle sistemli bir edebiyat geleneğidir. 13-19 yüzyıl
arasında devam eder. Osmanlı izleri vardır.
4. Modern Edebiyat geleneği:
Tanzimat’la birlikte Batı’yı tanıyanların Fransa’dan getirmeye çalıştığı
edebiyattır ki şekil ve ahenk unsurları bakımından değişim kendini gösterir.
Serbest nazım daha çok kullanılmıştır.
c.
İlk metnin şairi niçin doğa ile ilgili kelimeleri, Karacaoğlan güzelliği
metheden kelimeleri, Levni dinle ilgili kelimeleri ve temaları kullanmışlardır?
Şiirlerin söylendiği / yazıldığı sosyal ve kültürel ortam şiirlere hangi farklı
söyleyiş özelliklerini kazandırmıştır? Açıklayınız.
c. Şairlerin yaşadıkları sosyal
çevre şairin üzerinde etkili olmuştur. Mesela Levni’nin yetiştiği ortam medrese
kültürü hakimdir ve ister istemez bu da şiirlerine yansımıştır. Karacaoğlan da
medrese görmemiş halk aşığıdır ondan beklenilen şey sevgilinin güzelliği
anlatmaktır.
22. Bir İngiliz, Fransız, Iraklı, Kenyalı vb. Türk
dilinin şiir geleneğiyle şiir yazar mı? Tartışınız. Tartışmanız sonucunda ortaya
çıkan görüşü tahtaya yazınız.
22. Yazar mı yazar ama bunun
üzerinde çok çalışma yapmış olması lazım. Unutmayalım ki Orhun Abideleri
üzerinde de ilk çalışmaları yabancı Türkologlar yapmıştır.
23. İncelediğiniz metinler altı yüzyılın sanat anlayışını
yansıtan eserlerdir. Türk halk şiiri hakkında yaptığınız araştırmadan
edindiğiniz bilgileri de kullanarak incelediğiniz metinler, Türk halk şiirinin
hangi nazım biçim ve türleriyle oluşturulmuş olabilirler? Düşüncelerinizi
belirtiniz.
23. Koşuk , Koşma, güzelleme
gibi tür ve şekillerle yazmışlardır.