2013 - 2014 11. Sınıf Edebiyat Sayfa 40 - 44 etkinlikleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
2013 - 2014 11. Sınıf Edebiyat Sayfa 40 - 44 etkinlikleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

2013 - 2014 11. Sınıf Edebiyat Sayfa 40 - 44 Soruları ve Cevapları ( Yıldırım Yayınları )

SAYFA 40:
a) Hürriyet Kasidesinin teması hürriyet, Necati Beyin kasidesinin teması Yıldırım Bayezid'e övgü'dür.

b) İki kaside vurgu ve tonlama bakımından farklıdır.Çünkü Hürriyet Kasidesi'nin teması özgürlük, Necati Beyin kasidesinin teması "Yıldırım Bayezid'e Övgü"dür.Temaların farklı olması söyleyişi de etkilemiştir.Bu kasidelerin söyleyiş tarzları ile yazıldıkları dönemlerin edebî, siyasi ve sosyal özellikleri ara­sında bir ilişki kurulabilir. Necati Beyin yaşadığı çağda kasideler bu şekilde yazılıyordu. Bu tarzdan o devrin zihniyetine ulaşabiliriz. Kaside bir Osmanlı Padişah'ına sunulduğu için şair, söz sanatlarını padişah'ın övülmesi için çok fazla kullanmıştır. Şiirin iç akışında, kasidenin sunulduğu kişinin özelliklerini yansıtan kelime ve tamlamalar seçilmiştir. Namık Kemal'in kasidesinde hürriyetten bahsedilmesi, dönemin yönetiminin eleştirilmesi, nazım şekli aynı kalmakla birlikte içeriğinin değiştirilmesi şiirlerin yazıldığı ortamın zihniyetiyle, yani edebî, siyasi ve sosyal özelliklerime yakından ilgilidir.


b) Şairlerin kullandıkları nazım şeklinin adını başlıkta kullanmaları, beyitlerle yazılması,aruz ölçüsü, aa/ba/ca...kafiye örgüsü Hürriyet Kasidesinin Divan şiir geleneğiyle ilişkisini gösterir.

4.ETKİNLİK:
Her iki şiir de hürriyet temasını işlemektedir.Namık Kemal'in kasidesinde hürriyetten bahsedilmesi, dönemin yönetiminin eleştirilmesi, nazım şekli aynı kalmakla birlikte içeriğinin değiştirilmesi şiirlerin yazıldığı ortamın zihniyetiyle, yani edebî, siyasi ve sosyal özelliklerime yakından ilgilidir.

  •  Hürriyet temasının  bireyle yakından ilişkisi vardır.Tanzimatla birlikte "birey"in ön plana geçtiğini gösteririr.
SAYFA 41:
5.etkinlik:

"Cihangîrâne bir devlet çıkardık bir aşîretden"  mısrası  tarihi bir değeri;
Mürüvvet-mend olan mazluma el çekmez i'ânetden" ve 
 "çıkar asar-ı rahmet ihtilaf re'yi ümmetten" dizeleri sosyal değerleri gösterir.
Yeni Kavram ve İmgeler(imajlar) : Hürriyet, eşitlik, vatan sevgisi,hamiyet kanıyla yoğrulmak, gayret-cevher, vatan yolunda toprak olmak...
Tanzimat döneminde dilde sadeleşme istenmiş ancak yeterince başarılamamıştır.Divan şiirine göre daha sade bir dil kullanılmıştır.
6.ETKİNLİK.
ahkâm-asr, selâmet,bâb-ı hükûmet, ikbâl vb. kelimeler uzun ses değerine sahip kelimelerdir.Bu kelimeler,uzun ses değerine sahip kelimelerdir.Bu kelimelerin kısa ses gibi okunması şiirin ahenginin bozulmasına sebep olur.
6.Kendiniz yapınız.
7.
SAYFA 42:
8.

Namık Kemal’in, vatan, hürriyet ve millet sevgisi yolunda yazdığı şiirler, vatan evlatlarını derinden etkilemiştir. Mustafa Kemal Atatürk, Namık Kemal’in kendisi ve kuşağı üzerindeki etkisini şu sözlerle açıklamıştır: “Vatanın kurtuluşu ve istiklâli için ölmeyi bugünkü nesle Namık Kemal öğretti. Harbiye senelerinde siyaset fikirleri baş gösterdi… Namık Kemal’den gelen sesin büyüsüne kapılmıştık. Bu ses ruhumuzu şimşek gibi sarsıyor, bu ses şimdiye dek okuduğum şiirlerdeki hiçbir sese benzemiyordu. Namık Kemal’in yiğit sesi, önümde bambaşka bir ufkun açılmasına yol açıyordu.”
Namık Kemal’in “Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini, yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?” sözüne, Mustafa Kemal “Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini, bulunur kurtaracak bahtı kara maderini!” diyerek Namık Kemal’e adeta cevap vermiştir.
7.etkinlik
21 Aralık 1840'da Tekirdağ'da doğmuş, 2 Aralık 1888'de vefat etmiştir.
Tanzimat döneminin "en gür sesli vatan şairi" olarak tanımıştır.
Hürriyet kavramını şiirde ilk kez kullanan şairdir.
Divan edebiyatı nazım biçimlerini kullanmıştır. Gazel, kaside, murabba gibi eski nazım biçimleriyle yeni kavram ve konuları işlemiştir. “Kanun, vatan, hürriyet, adalet, hak, hukuk” gibi konuları işlemiştir.
Şiirlerinde aruz ölçüsünü kullanmıştır. Tiyatrolarında geçen bazı şiirlerinde hece ölçüsünü kullanmıştır.
Şiiri, düşüncelerini aktarmak için bir araç olarak kullanmıştır. Şiirde sosyal konulara ağırlık vermiştir.
Toplum için sanat ilkesine bağlı kalmıştır.
Şinasi’yle tanışıncaya kadar tümüyle divan şiiri çizgisinde yazmıştır. Şinasi’yle tanıştıktan sonra divan şiirinden uzaklaşarak Batı şiiri çizgisine yaklaşmıştır.
Şiirinde üç farklı dönem vardır:
a. İlk dönem şiirleri, biçim bakımından eski, konu (öz) bakımından yenidir. (Gazelleri)
b. Daha sonraki şiirleri, biçim bakımından eski, konu (öz) bakımından yenidir. (Hürriyet Kasidesi)
c. Son dönem şiirleri biçim ve konu (öz) bakımından da yenidir. (Vaveyla)
Divan şiirini, abartılı bir biçimde eleştirmiştir, kocakarı masallarına benzetmiştir.
Romantizm akımının etkisinde kalmıştır.
Romanları teknik açıdan kusurludur. Araya girip bilgi vermiştir.
Düz yazılarında (nesirlerinde) sanatkârane (edebi) bir üslup kullanmıştır.
Yazıda konuşma dilinin kullanılmasından yana olmuş ve özellikle tiyatrolarını sade bir dille yazmıştır.
Tiyatroyu halk eğitiminde bir araç olarak görmüştür.
Tiyatro yapıtlarının konularını günlük hayattan veya tarihten almıştır.
Ona göre “Tiyatro bir eğlencedir ve eğlencelerin en faydalısıdır.”
Tiyatrolarının tümü dramdır.
Vatan yahut Silistre isimli oyunu sahnelendikten sonra Mağusa’ya sürülmüştür.
Türk edebiyatındaki yerini, düz yazı alanında; özellikle roman, tiyatro, makale, biyografi, eleştiri, tarih türünde yazdığı yapıtlar belirlemiştir.
Gazetecilik yönü de vardır, Ziya Paşa ile birlikte Hürriyet gazetesini çıkarmıştır.
Sosyal ve siyasi konularda hicivler de yazmıştır.
Encümen-i Şuara topluluğunda yer almıştır. Osmanlıcılık düşüncesini benimsemiştir.
“Lisan-ı Osmani’nin Edebiyatı Hakkında Bazı Mülahazat-ı Şamildir” makalesinde dil ile ilgili görüşlerini ortaya koymuştur.
Renan Müdafaanamesini Fransız tarihçi Ernest Renan’ın “İslamiyet, ilerlemeye engeldir.” düşüncesini çürütmek için yazmıştır.
2.METİN
TERKİB-İ BENT ZİYA PAŞA

1a) Şiir bent olarak kaleme alınmıştır.8 beyit ve 1 vasıta beytinden oluşmuştur.
b) Terkib-i bendin teması "ZAMANDAN ŞİKAYET"tir.
c) Birimler zamandan şikayet teması etrafında bir araya getirilmiştir.

SAYFA 43:
Ç) Terkib-i Bent'teki birimler birbirine bir tema etrafında birleşerek bağlanmıştır.Son beyit ise vasıta beyitidir.Bu nedenle kafiye diğer beyitlerden faklı ve içindedir.

2) Şiiri teması zamandan şikayettir.İmparatorluğun 19.yüzyıldaki buhran dönemiyle parallellik göstermektedir.
3) " kemal" ve "nakıs" sözcükleri  arasında TEZAT
NAKIS(EKSİK) İNSANLARIN YARASAYA KAMİL(OLGUN)İNSANLARIN IŞIĞA BENZETİLMESİYLE TEŞBİH SANATI VARDIR.
Ziya Paşanın döneminin devlet ve siyaset ilişkilerinde ehil olmayan kişileirn yer almasına kendisini arka plan düşmesine ve özellikle Batıdaki müthiş gelişmelerle kendi toplumunun değerleri arasında sıkışığ kalmasına itirazı bu beyitlerdeki imajlarla dile getirilmiştir, şairin bu imgeleri kullanmasının sebebi budur.

4. kanun, hamiyet, sadık olmak, milliyet dönemin sosyal değerlerini yansıtan söz ve söz gruplarıdır.
5) Şiirde aruz ölçüsü, kafiye ve redifler, aliterasyon ve asonanslar ahengi sağlamaktadır.
yeni çıktı > redif
"et" ler tam kafiyedir.
6) Terkib-i Bentteki söyleyiş tarzı Tanzimat döneminin ikilemini ve çököeye başlayan Osmanlı'nın buhranlı havasını yansıtmaktadır.
7) 

8.ETKİNLİK:
iKİ Terkib-i Bent'te de sosyal hayattaki aksaklıklara bir tepki söz konusudur.
İkisi de bentlerden oluşmuş ve vasıta beyiti ile bağlanmıştır.
İkisi de dönemin zihniyetini yansıtır.
İkisinde de aruz ölçüsü kullanılmıştır.
İkisi de ahenklidir.Tam ve zengin kafiye kullanılmıştır.

SAYFA 44:
8) Ziya Paşanın terkibinde ve diğer Tanzimat şiirlerinde bazı değer yargılarının değişmesi gerektiği, sosyal hayattaki aksaklıklar, Batının ilericiliği, Osmanlının içinde bulunduğu durumlar işlenmiştir.

9 ETKİNLİK:
ZİYA PAŞA 1825-1880)
Şinasi ve Namık Kemal'le birlikte Tanzimat'la başlayan yeni Türk edebiyatının ilk aşamasını oluşturan üç sanatçıdan biridir.
Ziya Paşa meşrutiyetçi ve toplumcu bir şairdir.
Çeşitli devlet kademelerinde çalışmış, politika ve sanatla uğraşmıştır.
Düşünceleriyle yenilikçi, yapıtları ve yaşantısıyla eskiye bağlı bir sanatçı olan Ziya Paşa’daki tezat ve ikilik hem yaşantısına hem de yapıtlarına yansımıştır.
Hürriyet gazetesinde çıkan "Şiir ve İnşa" makalesinde Halk edebiyatını ve dilini savunur, gerçek şiirimizin halk şiiri olduğunu belirtmiştir.Bir süre sonra hazırladığı "Harabat" adlı antolojide Divan şiirini yücelterek Halk şiirini kötülemiş ve halk ozanlarının şiirlerini "eşek anırması" olarak nitelemiştir.
Hem biçim hem de hayalleri ve duyuş tarzı bakımından divan şiirine bağlıdır.
Divan şiiri nazım biçimlerini kullanan sanatçının lirik sayılabilecek gazelleri vardır.
Sade bir dili savunmuş, beğenmiş; ancak Arapça, Farsça tamlamalarla yüklü bir dil kullanmıştır.
Hece ölçüsüyle yazdığı birkaç türküsü dışında bütün şiirlerini aruz ölçüsüyle yazmıştır.
Tanzimat Edebiyatının bütün özelliklerini taşır. Tanzimat Edebiyatını oluşturan dört önemli etki (divan şiiri, mahallileşme etkisi, Batı etkisi, âşık tarzı) onun şiirlerinde ve düz yazılarında görülür.
Türk edebiyatında terci-i bent ve terkib-i bent türlerinin en önemli şairlerindendir.
En ünlü şiiri Terkib-i Bent DÖNEMİNİN SOSYAL BİR ELEŞTİRİSİDİR.(Ziya Paşa bu şiirini Bağdatlı Ruhi'ye nazire yazmıştır)

10.Terkib-i Bent Divan şiiri geleneğine bağlıdır.


bu yazının tamamı http://edebiyatfatihi.blogspot.com/ sitesinden alınmıştır. Kaynak siteyide ziyaret etmeyi unutmayın.
Read more