2013 - 2014 11. Sınıf Dil ve Anlatım Sayfa 101 - 103 etkinlikleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
2013 - 2014 11. Sınıf Dil ve Anlatım Sayfa 101 - 103 etkinlikleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

2013 - 2014 11. Sınıf Dil ve Anlatım Sayfa 101 - 103 Soruları ve Cevapları ( Evrensel İletişim Yayınları )

SAYFA 101
6. ETKİNLİK
• “Atatürk’ün Evrenselliği” adlı makaleyi ve “Hakikat Neden Acıdır?” adlı söyleşiyi dil ve anlatım özellikleri bakımından karşılaştırınız. Hangi metinde daha samimi bir dil kullanıldığını belirtiniz.
“Hakikat Neden Acıdır?” adlı metnin dil ve anlatım özellikleri: Samimi, içten, doğal bir anlatım var. Yazar okuyucuyla konuşuyormuş tarzda yazmıştır.
“Atatürk’ün Evrenselliği” adlı metnin dil ve anlatım özellikleri: Ciddi, resmi bir anlatım vardır.

7. ETKİNLİK
• “Atatürk’ün Evrenselliği” ve “Hakikat Neden Acıdır” adlı metinlerin hangisinde yazar konuşma tavrı ve edasıyla düşüncelerini derinleştirmeden aktarmıştır? Metinden örnekler vererek düşüncelerinizi açıklayınız.
“Hakikat Neden Acıdır?” adlı metinde yazar konuşma tavrı ve edasıyla yazmış, dile getirdiği düşüncelerde ısrarcı değil, ben böyle düşünüyorum, ama siz benim düşünceme katılır ya da katılmazsınız zorlayıcı olmam, tavrındadır.
“Atatürk’ün Evrenselliği” adlı metin bir makale. Bu yazıda ciddi, resmi bir anlatım var. Yazıda düşünceyi geliştirme yollarına başvurulmuş.
4. Paragraf
Hakikatin acı olma nedeni insanın ger­çek olmayana, hayallere körü körüne bağlanmasıdır.
5. Paragraf
Hedefe ulaşamama durumunda ger­çek, kendini acı bir şekilde gösterir.
6. Paragraf
insandaki hayal kırıklığı bir hayale ka­pılıp sonra gerçeğin üzerine düşmesi­dir.
7. Paragraf
Gerçek ne acı ne tatlıdır. İyi de olsa kötü de olsa gerçek gerçektir.
8. Paragraf
insanın kendini mutlu hissetmesinde gerçekler kadar hayallerin de katkısı vardır.
9. Paragraf
Ümit etmek ve geleceğe dönük hayal kurmak gerek. Ancak hayaller gerçe­ğe aykırı olmamalıdır.
10. Paragraf
İnsan her şeyin en güzeline layıktır.
11. Paragraf
İnsan hayal ederken mümkün olanla olmayanı ayırt etmelidir.
12. Paragraf
İnsan hayal ederken mümkün olanla olmayanı ayırt etmelidir.
13. Paragraf
Hayal ile gerçeği karıştırmamak gerekir.
Metnin iletisi: Gerçek her zaman güçlüdür ve mutlaka ortaya çıkacaktır. Hayal ise mantıklı ve gerçekçi olduğu sürece insana mutluluk verir.
SAYFA 103
8. ETKİNLİK
Aydın Boysan’ın söyleşide mahallî söyleyişlere yer vermesi anlatımını nasıl etkilemektedir?
Mahalli söyleyişlere yer verilmesi metne akıcılık, doğallık ve içtenlik katmıştır. Bu mahalli unsurlar aynı zamanda anlatıma mizahi bir özellik de katmıştır.
SAYFA 104
“Onun için ümit etmekten ve ümitlerimizi süsleyen hayalleri kurmaktan sakın vazgeçmeyiniz!
Yalnız, hayalinizi işletirken biraz temkinli olunuz. Hayal kurarken ayaklarınızın yerden kesilmemesine dikkat ediniz! Daha açık söylemek lazım gelirse nasıl bir dünyada yaşadığınızı büsbütün unutup kendinizi tamamen hayallere kaptırmayınız. O zaman hakikatlerden çok uzaklaşırsınız. Hakikatlerden fazla uzaklaşmanın ise birtakım tehlikeleri vardır.
Bu tehlikeler her şeyden ziyade sizin saadetinizi tehdit eder.”
“Hakikat Neden Acıdır?” adlı söyleşiden alınan yukarıdaki paragrafta hangi anlatım türünün kullanıldığını belirtiniz. Metinde farklı anlatım türleriyle oluşturulmuş paragraflar olup olmadığını açıklayınız.
Bu parçada emredici anlatım kullanılmıştır. Metinde söyleşmeye bağlı anlatım, açıklayıcı anlatım, emredici anlatım bir arada kullanılmıştır.
10. ETKİNLİK.
............................
11. ETKİNLİK
“Hakikat Neden Acıdır?” adlı söyleşide dilin hangi işlevde kullanıldığını belirtiniz.
“Hakikat Neden Acıdır?” adlı metinde dil hem göndergesel, hem de alıcıyı harekete geçirme işlevinde kullanılmıştır.
ANLAMA-YORUMLAMA
1. “Hakikat Neden Acıdır?” adlı söyleşide “ama”, “işte”, “şüphesiz” gibi kelimelerle başlayan paragraflardan bu kelimeleri çıkarınız. Metnin anlamında değişme olup olmadığını belirtiniz. Paragrafların bu tür kelimelerle başlamasının doğru olup olmadığını tartışınız. Ulaştığınız sonucu söyleyiniz.
Metinden “ama”, “işte" ve “şüphesiz" gibi kelimeleri çıkardığımızda anlamda daralma olduğu gibi anlatımın akıcılığı da bozulur. Paragrafların bu tür kelimelerle başlaması pek uygun değildir. Bu tür sözcüklerin önceki cümlelerle bağlayıcılığı vardır. Sohbet metinlerinde yazar okuyucuyla iletişimi koparmamak adına sanki bilerek böyle bir kullanıma gitmiş.
2. Yazarın “Hakikat Neden Acıdır?” adlı söyleşide ileri sürdüğü görüşlere katılıp katılmadığınızı açıklayınız.
.................................
3. Aşağıdaki cümlelerde hangi söz sanatlarına başvurulmuştur? Yazarın bu söz sanatlarına niçin başvurmuş olabileceğini belirtiniz.

• “İşte o zaman hakikat, bizim üzerine giydirdiğimiz hayal mahsulü elbiseden sıyrılarak karşımıza çıkar, onunla yüz yüze geliriz.” ( Teşhis sanatı, hakikat kişileştirilmiş.Kapalı istiare var. Hakikat: benzeyen var; insan, benzetilen söylenmemiş.)

• “Yani hayalin kanatlarına binip yükselmiş, yükselmiş sonra çıktığımız en yüksek tepeden hakikatin üzerine düşmüşüzdür.” (kapalı istiare: hayal, kanatları olan bir varlığa, kuşa benzetilmiş. Hayal: benzeyen söylenmiş; kuş, benzetilen söylenmemiş. Abartma(mübalağa) vardır. Yükselmek, düşmek sözcükleriyle tezat sanatı yapılmış.)
• “Uğradığımız hayal sükûtlarında, yukarıdan aşağıya yuvarlanışlarımızda hakikatin hiçbir suçu, hiçbir günahı yoktur." (Teşhis: Hakikat kişileştirilmiş.)

ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME

A. Aşağıdaki cümlelerde yargı doğru ise yay ayraç içerisine “D”, yanlış ise “Y” yazınız.
• Her konuda söyleşi yapılabilir. ( D )
• Söyleşilerde samimi bir dil kullanılır. ( D )
• Söyleşilerde konunun derinliğine inilir. ( Y )
• Söyleşilerin dil ve anlatım özellikleri karşılıklı konuşmaya benzer. ( D )
• Söyleşilerde dil, dil ötesi işleviyle kullanılır. ( Y )
B. Aşağıdaki çoktan seçmeli soruları yanıtlayınız.
1. Aşağıda söyleşi türüyle ilgili verilen yargılardan hangisi yanlıştır?
A) Söyleşi konusu toplumun genelini ilgilendirmelidir.
B) Söyleşi yazılarına genellikle dergi ve gazetelerde rastlanır.
C) Söyleşilerde günlük konuşma diline yakın bir dil kullanılır.
D) Söyleşilerde nükte, fıkra, atasözü ve deyimlere sıkça yer verilir.
E) Yazar, düşüncelerini kanıtlayarak okuyucuyu inanmaya çalışır.
CEVAP: E

2. Limandan aynı zamanda muhtelif istikametlere üç vapur kalkıyorsa elinde çantasıyla
limana gelmiş olan yolcu, gideceği yolu bildiği takdirde bu vapurlardan herhangi birine girmez.
Kendisini gideceği yere götürecek olana binmeye çalışır. Çünkü ancak öyle yaparsa varmak
istediği hedefe ulaşacaktır. Ama öyle yapmaz da vapurların nereye gittiğini sormadan herhangi
birine kapağı atarsa veya vapurların hepsini kaçırdığını görünce ayağım yerde kalmasın düşüncesiyle
o sırada kalkan bir trene veya uçağa binmeye kalkarsa bu yolcunun ancak şaşkın bir
kimse olduğuna hükmedilir ve gittiği yerde kaybolduğu zaman da kimse hayret etmez.
Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Metinde açıklayıcı anlatımın kullanıldığı
B) Soyut bir kavramın somutlaştırılarak anlatıldığı
C) Günlük konuşma diline yakın bir anlatımın kullanıldığı
D) Metinde karşılaştırmadan yararlanıldığı
E) Anlatımda deyimlerin kullanıldığı

CEVAP: B

3. (I) İkide bir tahammülü kalmadığından şikâyet eden insanlara rastlarsınız. (II) Geçenlerde ben de böyle birine rastladım. (III) “Efendim, ben hiçbir şeye tahammül edemiyorum; derhâl çileden çıkıyor, isyan ediyorum. (IV) Makul insan bu yeryüzünde o kadar azaldı. ( V) Laf anlamıyorlar, söz dinlemiyorlar.” diyordu.
Yukarıdaki cümlelerin hangisinde yazım yanlışı vardır?
A)    I B) II C) III D) IV E) V
CEVAP A
4. Aşağıdaki cümlelerden hangisi bir paragrafın giriş cümlesi olabilir?
A) Biz eskiden kendi şarkılarımızı dinler, kendi oyunlarımızı oynardık.
B) Buna daha çok milletler arasındaki münasebetlerin artması yol açıyor.
C) Çünkü her başlayış bir şey yapmak hevesinin ilk adımını teşkil eder.
D) Hâlbuki okullar insana hayatı öğretmez, insana faydalı olabilecek bilgileri öğretir.
E) Zaten bütün samimiliklerde emniyetin büyük hissesi olduğunu unutmayalım.
CEVAP: A

C. Aşağıdaki soruları sözlü olarak yanıtlayınız.
1. Konuşurken dikkat edilmesi gereken hususlar nelerdir?
•   Ana dili iyi kullanamamak,
•   Yerel ağızla konuşmak,
•   Ses tonunu ayarlayamamak, kontrol edememek,
•   Sözcükleri doğru telaffuz edememek,
•   Konuşmayı gereksiz yere uzatmak,
•   Kendini övmek, yapmacık davranışlarda bulunmak,
•   Eleştiriye kapalı olmak,
•   Beden dilini, mimikleri doğru kullanamamak,
•   Argo ve kaba sözler kullanmak,
•   Heyecanını yenememek,
•   Sözcükleri tekrarlamak,
•   Eee…, ııı…, aaa… gibi sesler çıkarmak.
KONUŞMADA DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR
1. Canlı, inandırıcı, ilgi çekici, olma: Konuşmamızı baştan sona canlı bir havada dinlenebilmesi için ifadelerimize, ses tonumuza ve özellikle hareketlerimize ayrı bir özen göstermeliyiz.
2. Konuşma süresinin kontrolü: Verilen süreye bağlı kalmamız dinleyicilere saygı gereğidir. Konuşmamızı bu süreye uygun bir şekilde planlayıp sunmalıyız.
3. Vurgu, tonlama, telaffuz: Konuşmacı ile dinleyiciler arasındaki iletişimi sağlayan sesimizdir. Bu nedenle telaffuz tonlama ve vurgumuza dikkat etmeliyiz.
4. Üslubu, sözcükleri amaca göre belirleme: Konuşmacılar ile dinleyiciler arasındaki dinleyiciye ve konuşamaya yapılan ortama göre belirlemeliyiz.
2. Hazırlıklı konuşma yapmadan önce yapılması gerekenler nelerdir?
Hazırlıklı konuşmalarda dikkat edilmesi gereken hususlar
Bir dinleyici grubuna hitaben yapılacak sunuş konuşmasında başarılı olabilmek için güzel konuşma kurallarına uyulmalı ve aşağıda sıralananlar da göz önünde bulundurulmalıdır:
1. Konuşmayı kimler dinleyecek?:
Belli bir gruba hitap edecek konuşmacı için (radyo dinleyicileri ve televizyon seyircileri dikkate alınmazsa) konuyu tespit etmeden önce yapılması gereken ilk iş dinleyicilerin kim olacağını bilmektir. Çünkü konu buna göre seçilecek ve konuşma hazırlığı dinleyicilerin özelliğine göre yapılacaktır. Dinleyicilerin azlığı veya çokluğu, cinsiyetleri, eğitim durumları, yaşları, ilgi alanları, sosyal çevreleri gibi etkenler konunun seçilmesinde ve hitap tarzının tespitinde önemlidir. Bir meslek grubuna ait insanların meydana getirdiği dinleyici topluluğuna yapılacak konuşmayla kapalı spor salonunda halka hitaben yapılacak bir konuşma aynı tarzda sunulamaz.
2. Konunun tespiti:
Dinleyicilerin kim olacağı tespit edildikten sonra sıra konunun seçilmesine gelir. Konuyu, programı hazırlayanlar tespit edebileceği gibi konu seçimi konuşmacıya da bırakılabilir. Seçilecek konu, her şeyden önce konuşmacının ilgi alanı içinde olmalıdır.
3. Konuşma plânının çıkarılması ve konunun hazırlanması:
Hazırlıklı konuşmanın tarihi, saati, yeri ve dinleyici grubunun kimlerden oluşacağı önceden bilindiği için konuşma metninin hazırlığı aşağıda verilen plân örneğine uygun olarak yapılır. Hazırlık aşamasında konunun ilgi çekici bir tarzda, dinleyenleri sıkmayacak şekilde, amaca uygun, kaynaklardan geniş ölçüde yararlanılarak konuşmanın türüne göre etraflıca hazırlanmasına özen gösterilir.
3. “İnsanlar konuşa konuşa, hayvanlar koklaşa koklaşa anlaşır.” atasözünü açıklayınız.
İnsanlar konuşarak duygu ve düşüncelerini söyleyerek birbiriyle anlaşır, insanı hayvandan ayıran en önemli özelliklerinden biri de budur. Hayvanlar konuşamadıklarından birbirlerini koklayarak tanır. Konuşma, tartışma insanlar arasındaki sorunları çözer.
Tatlı dille, uygun sözcüklerle söylenen sözlerin gücü büyük olur. Konuşma, tartışma dururken katı, sert yollara başvurmak, zora koşmak, problemleri çözeceği yerde daha da çıkmaza götürür.Bu özelliğimizden yararlanarak birbirimizle konuşarak anlaşma yoluna gitmeli, bunu yaparken de “Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır.” sözünü aklımızdan çıkarmayarak kırıcı olmamalıyız.
Not: Bu yazının bazı bölümleri www.sorucenneti. net adresinden alıntıdır.

Read more