11.Sınıf etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
11.Sınıf etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

11.Sınıf Edebiyat Kitabı Cevapları Olay Çevresinde Oluşan Edebi Metinler İntibah Sayfa 54-58


9.Etkinlik.  
İntibah’ın Olay örgüsü
* Babasının ölümü üzerine Ali Beyin bunalıma girmesi
* Annesinin onu arkadaşlaryla Çamlıca'ya göndermesi
*Ali Bey’in Çamlıca'da Mahpeyker ile karşılaşması ve aşık olması
*Ali Be’in Mahpeyker’i görmek için her gün Çamlıcaya’ya gitmesi
*Mahpeyker'in nasıl bir kadın olduğunun anlatılması
*Ali bey ve Mahpeyker’in gizli gizli buluşmaları
*Mahpeyker’in Ali Bey’i ikna etmek içi türlü yollar denemesi
*Mahpeyker’in Ali Bey’den intikam alma planları yapması
Ali Bey’in durumuna üzüldüm. İnsanın sevdiği zaman gözünün bir şey görmediği düşüncesi burada etkili bir şekilde işlenmiş.
1.Hayır bu bir kurmaca metindir. Gerçek yaşamda benzerleri yaşanabilir.
10. Etkinlik

Tanzimat döneminde Batılı yaşam tarzı toplumu etkisi altına almıştır. Halk belli günlerde Çamlıca, Beyoğlu, Kağıthane gibi eğlence mekanlarına gidiyor buralarda eğleniyordu. Osmanlıdaki kahve kültürünün yerini pastahane kültürü aldı. Buralara kadınlar da gitmeye başladı. Bu ahlaki yapıda çözülmeye dönüştü. Romanda bu yaşam biçiminin toplumsal yıkımları anlatılmaktadır.
2. İntibah romanının kahramanları: Ali Bey, Mahpeyker, Dilaşup, Fatma Hanım, Abdullah Efendi, Atıf Bey, Mesut Efendi…
Ali Bey : Yakışıklı, iyi eğitim ve terbiye almış bir gençtir.
Mehpeyker : Küçük yaşta erkeklere satılmış, çok güzel ve kurnaz bir hayat
Kadınıdır.
Dilaşup : Ailesinden koparılarak ve cariye olarak satılan çok güzel,
Temiz kalpli, inançlı bir genç kadındır.
Ali Bey ile Atıf Bey, iyi arkadaştır.
Mehpeyker, güzelliği ile Ali Bey’i kendine bağlamış bir hayat kadınıdır.
Fatma Hanım,Ali Bey’in annesi;
Dilaşup,Fatma Hanım’ın,oğlu Ali Bey için satın aldığı cariyedir.
Mesut Efendi, Atıf Bey’in dayısıdır.
Abdullah Efendi ise; Mahpeyker’in zengin,Arap dostudur.
11.Etkinlik.
,Mahpeyker, Dilaşup, Abdullah Efendi tiptir. Bu kişiler belirli bir yönleriyle ortay çıkmış ve bu değişmemiştir. Mahpeyker, Düşük Ahlaklı, sinsi, kindar bir hayat  kadını tipini temsil eder. Abdullah Efendi: Merhametsiz, Gerektiğinde menfaati için adam öldürebilecek kadar cani bir tipi temsil eder.
Dilaşup: cariye tipidir. Fedakar, sadık dürüst bir kişiliği temsil eder.
Ali Bey, Mesut Efendi, Atıf Bey, Hırvat, Fatma Hanım karakterdir. Belli bir yönü ön plana çıkmamış, zaman içinde değişim göstermişlerdir.
12.Etkinlik
Evet,bu tiplere sokakta karşılaşma ihtimali vardır. Romandaki tipler gerçek hayattan esinlenerek oluşturulmuşlardır.
3.
Romanın geçtiği mekanlar:
ÇAMLICA, Tanzimat nesliyle özdeşleştirilerek yüceltilmektedir. Oysa ki Çamlıca romanda bunun tam tersi bir anlama sahiptir. Mekân her ne kadar “firdevs-i a’lânın yere inmiş bir kıt’ası” (Namık Kemal, 2000, s.7)  yani cennetten bir parçaymış gibi tasvir edilse, önemli olayların gerçekleşmesine sebep olan ve aynı zamanda onlara mekân olan bir yer olsa da aslında yazarın gözünde olumsuz bir anlama sahiptir. Çünkü tüm kötülüklerin başlangıç yeri ve sebebi Çamlıca veya onun gerisinde yatan batılı zihniyettir. Yine aslında tüm kötülüklerin sebebi olan Ali Bey de Felatun Bey ve Bihruz’da olduğu kadar vurgulu ifade edilmese de batılılaşmış bir züppedir. Tüm budalalıklarıyla babasının kendisine emanet etmiş olduğu yuvayı veya evi yok etmiştir
İKİNCİ MEKAN EV Romanda evin tasviri yapılmamakla birlikte eve ait unsurlar zaman zaman Ali Bey’in
eve girip çıkışı sırasında isim olarak anılır. Sadece adları anılan bu kısım veya unsurlar
sırasıyla evin bahçesi, kapısı, üst kata çıkmaya yarayan merdiven Ali Bey’in odasının kapısı
ve Ali Bey’in yatağıdır. Anlaşılacağı üzere bunlar Ali Bey’in eve girişi çıkışı sırasında takip
ettiği güzergah boyunca adları zorunlu olarak anılan unsurlardır.
4. Masalda mekan bilinen bir yer değildir. Bilinmeyen bir mekan tasviri vardır. Bu genellikle bir saray veya bir ormandır. İntibah'taki mekan is gerçek mekandır. Kurmaca değildir. Bilinen var olan bir yerdir.
5. İntibah romanında zaman olayın yaşanması ve yazılması ile aynı zamanı gösterir. Verilen ifadelerde bunu görüyoruz. Anlatıcı olayın içindedir.
6. Evet zamanı takvimde gösterebiliriz. Fakat bu gösterim gün, ay, yıl gibi değil romandan anlaşılan zamandır. Olayın anlatılanlardan yola çıkara Tanzimat döneminde geçtiği söylenebilir.
7. Masallarda geçen zaman kavramı belirsizdir. Olaylar,tarihin bilinen bir diliminde geçmez.
8. İntibahta zaman daha belirgindir. Tarihin bilinen bir dilimde geçer. Gerçek yaşama daha uygundur.
13. etkinlik
 Romanda zaman, mekan ve kişiler olayın ortaya çıkmasında yardımcı unsurlardır. Bu unsurlar arasında bir uyum vardır. Olayın yaşandığı zaman dilimi ile mekan ve kişiler uyuşmaktadır.
9. Romanda iyi- kötü çatışması verilmektedir. Dilaşup ve Mahpeyker bu çatışmanın ortasındadır. Dilaşup iyi kadın tipini Mahpeyker ise erkekleri baştan çıkaran kötü kadın tipini temsil eder. Yine Ali Bey- Abdullah Efendi tipleri de bu iyi kötü çatışmasını verir.
10.  Tanzimat döneminde Batının etkisiyle sosyal yaşamda çözülmeler başlamış, aile kavramı yara almıştır. Bu romanda bozulan aile yapısı ahlak anlayışı eleştirilmiştir. Dolayısıyla tema sosyal hayatı yansıtır, gerçek yaşamdan alınmıştır.
14. Etkinlik.
Eserde romantizmin etkisi daha ağır basmaktadır. Romantizmde yazar olayı kesip kendi görüşlerini de aktarır. Bu romanda yazar olaya müdahale etmiş kendi kişiliğini gizlememiştir. Ayrıca konu olarak sıradan bir hayat süren insanların yaşamı ele alınmış. Duygusallık ön plana çıkmıştır.
“İntibah” romanında ele alınan.. son pişmanlık fayda vermez teması sosyal hayatla ilişkilidir. Çünkü yaşanan olaylar sosyal hayatta karşımıza çıkabilecek olaylardır.
11. olamamıştır. Çünkü Ali Bey, dış dünyaya karşı tecrübesiz biridir. Ayrıca babasına aşırı bağlı olması ve sürekli onun korumasında yetişmesi zayıf bir kişiliği ortay koymaktadır. Babasının desteği ortadan kalkınca b zayıf kişilik dış dünyaya karşı korumasız kalmıştır.
12. Ali Bey romanda hayatın tehlikelerine karşı tecrübesiz bir genci temsil etmektedir bu yüzden olaylar daha çok onun üzeride dönmektedir. Romanın başkahramanıdır.
13. metinde konuşan kişi anlatıcıdır. Roman olayı her yönüyle bilen biri tarafından anlatılmaktadır. Bir gölge gibi kahramanları takip eder fakat ortada görünmez. Kahramanların her halini bilir. Bu özellikler hakim(ilahi) bakış açısı anlatıcıda görülür.
14.Ali Bey Mahpeyker’i namuslu ve güzel biri bulduğu için aşık olmuştur. O güne kadar kadınlarla fazla muhatap olmamış mahpeykeri görünce aşık olmuştur.
15. eserin eğitici yönü vardır. Yazar son kısımda “Son pişmanlık fayda vermez” ifadeleriyle
açıkça temayı ortaya koyar.
15. etkinlik.
Tanzimat döneminde sosyal temalar işlenmiştir. Özellikle yanlış Batılılaşma,  una bağlı olarak bozulan aile yapısı Tanzimat döneminin en önemli konularıdır. Namık Kemal de eserini aile konusu üzerine kurmuştur.
16. Tanzimat I. Dönem sanatçıları “sanat toplum içindir” görüşünü benimsemişler. Eserlerinde toplumsal konulara yer vermişlerdir.  Bu eserde de aile yapısı irdelenmiştir.
17. romanda Çamlıca, konak, cariye, gibi mekanı ve şahısları anlatan mahalli unsurlara rastlıyoruz.
18. Namık Kemal bu eseri toplumu bilinçlendirmek, eğitmek için ele almıştır.
16. Etkinlik.
 Her ikisinde de aşk  ve aile kavramı ortak olarak kullanılmıştır.
17. Etkinlik.
Tahir ile Zühre halk hikayesidir. Bu hikayede zaman ve mekanın özellikleri  tam belirgin değildir. Olay zinciri vardır. Rastlantılara sık ver verilir. Olağanüstülükler göze çarpar. Anlatım daha sade günlük konuşma dili ile yazılmıştır. Aşk teması işlenmiştir.
İntibahta ise zaman, mekan ve kişiler daha belirgin, dil daha edebidir. Aşk, ana temayı vermek için kullanılmıştır.
19.Namık Kemal ilk şiirlerini çocuk denecek yaşlarda yazmaya başlamıştır. Şinasi'yle tanışıncaya değin, şiirlerinde tasavvuf etkileri görülür. Bu dönemde özellikle Yenişehirli Avni, Leskofçalı Galib gibi şairlerden etkilenmiştir. Şinasi'yle tanışmasından sonra şiirlerindeki içerik de değişmiştir. Günlük konuşma dilinden alıntıların yanı sıra, o zamana değin geleneksel Türk şiirinde görülmemiş olan "hürriyet kavgası", "esaret zinciri", "vatan", "kalb-i millet" gibi yepyeni kavramlarla birlikte, doğrudan doğruya düşüncenin aktarılmasını amaçlayan bir tür "manzum nesir" oluşturmuştur. Türk şiirini Divan şiirinin edilgen edasından kurtarmıştır. Bütün bu nitelikler onun Vatan Şairi olarak anılmasına yol açmıştır.
Tiyatro türüne özellikle önem veren Namık Kemal, altı oyun yazmıştır. Bir yurtseverlik ve kahramanlık oyunu olan Vatan Yahut Silistire yalnız ülke için değil, Avrupa'da da ilgi uyandırmış ve beş dile çevrilmiştir.
Namık Kemal'in ilk romanı olan İntibah 1876'da yayımlanmıştır.
Namık Kemal romanı ve tiyatroyu toplumsal yaşama soktuğu gibi, edebiyat eleştirisini de Türkiye'ye ilk getiren kişilerden biri olmuştur. En önemli eleştiri yapıtları Tahrib-i Harâbât ile Takip'dir. Eleştirilerinde canlı, dolaysız bir üslup kullanmıştır. Tahrib-i Harâbât, Ziya Paşa'nın Harâbât adlı güldestesine karşı yazılmış sert bir eleştiri niteliğindedir. Namık Kemal gazeteci olarak da Türk kültürü içinde önemli bir yer alır. Döneminin hemen hemen bütün yenilik yanlısı ve ilerici gazetelerinde yazmıştır.

20. yazar görüşlerini eserine yansıtmada başarılıdır. Olaylar gerçek yaşamdan alınmıştır. Kahramanlar ve işlenen konu gerçek yaşamda karşılaşılabilecek olaylardır.

21. her edebi eser yazarın hayatından izler taşır. Namık Kemal, kendi hayat anlayışını bu eser yoluyla orta koymuştur.

Read more

11.Sınıf Dil ve Anlatım Sorular ve Cevaplar Sayfa 103-105-107


SAYFA 103-104-105-106-107 ETKİNLİKLERİ
8-Metne akıcı doğal ve içtenlik ve mizahi özellik kazandırır.
9-Emredici anlatım var. "HAKŞKAT NEDEN ACIDIR" metninde söyleşmeye bağlı ,açıklayıcı ve emredici anlatımlar kullanılmıştır

SAYFA 104
10-siz cevaplayınız
11-dil göndergesel ve alıcıyı harekete geçirme işlevinde kullanılmış
12-Söyleşinin belirleyici özellikleri nelerdir?
SOHBETİN (SÖYLEŞİNİN) ÖZELLİKLERİ
1.Herkesi ilgilendiren konular seçilir.
2. Düşünsel plânla yazılır.
3. Cümleler çoğu zaman konuşmadaki gibi devriktir.
4. Yazar, sorulu-cevaplı cümlelerle konuşuyormuş hissi verir.
5. İçtenlik, samimilik, doğallık sohbetin özelliklerindendir.
6. Yazar anlattıklarının doğruluğuna, okuyucusu ile olan bağına güvenmeli, anlattıklarını günlük konuşma havasıyla, fakat mantık çerçevesinden ayrılmadan anlatabilmelidir.
7. Kolay okunabilir bir üslup yakalayabilmelidir. .


SAYFA 104 ANLAMA VE YORUMLAMA CEVAPLARI>
1-Bu kelimlerin çıkarılması anlatımı daraltır. ve anlatımın akıcılığını bozar.
2-Kendi fikirlerinizi belritin.
3-Cümleleri sırayla yazıyorum
1.cümle>>hakikat kişileştirilmiştir
2.cümle>>hayal e tme geröçeği abartılmıştır
3.cümle>>haya kırıklığı abartılmış,hakikat kişileştirilmiş
4-internette örnekleri var.
5-kullanılan kelimeler ve sesler kendi anlamlarına yakın başka anlamlarda kullanılarak cümlelerin anlam örgüsünü oluşturmuştur

6-Sırayla koyu kelimleri yzıyorum:
rast geliyor>>cümlenin yargısını belirtir
olmamız lazım>>cümlenin yargısını belirtir
ayırma ve bahis mevzusu oluyor>>ayırma yan cümlecik oluşturur,diğeri ise cümlenin yargısını oluşturur
biraz içimiz rahat ediyor.....>>cümlenin içinde bir ayn cümle görevindedir

7-Grup işi dediğine göre siz yaparsınız
8-siz yaparsınız
9-siz yapınız.

SAYFA 107 ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME CEVABI>>
Test sorularında 3.soruda ben yazım yanlışı bulamadım. siz bulursanız buraya yazın. soru yanlış olabilir.


C) 1- Gereksiz konuşmalardan kaçınmak ve gereksiz yere uzatmamak
• Gerekmedikçe kendimizden sıkça söz etmemek
• Konuşurken ses tonunu iyi ayarlamak
• Jest ve mimik hareketlerinde aşırıya kaçmamak
• Dinleyiciye sık sık anlıyor musun? Tamam mı? Bilmem anlatabildim mi? gibi sorular sormamak
• Toplulukta konuşurken bu, şu, o kişi gibi sözcükler kullanmamak
• Dinleyiciye soru sorma ve konuşma fırsatı vermek
• Dinleyicinin anlayacağı bir dil kullanmak
• Konuşma konusu ile ilgili gerekirse hazırlık yapmak
• Konuşan kişilerin sözlerini kesmemek
• Konuşmaları dinleyicinin yüzüne bakarak yapmak
• Konuşulan sözcükleri doğru telafuz etmek
• Zamana riayet etmek
• Konuşmalarda hitap şekillerine önem vermek
• Konuşurken sık sık saate bakmamak
• Konuşma sırasında sert ve asık suratlı olmamak

2-•Konunun özelliğine uygun düşünceyi geliştirme yollarını kullanır.
•Konuşma konusu hakkında araştırma yapar.
•Konuşma metni hazırlar.
•Konuşmasını belirlenen sürede ve teşekkür cümleleriyle sona erdirir.
•Konuşmasında dikkati dağıtacak ayrıntılara girmekten kaçınır.
•Konuşma öncesinde konuyla ilgili açıklamalar yapar.
•Konuşma yöntem ve tekniklerini kullanır.
•Konuşma sırasında sorulan sorulara açık, yeterli ve doğru cevaplar verir.
•Konuşmasını sunarken görsel, işitsel materyalleri ve farklı iletişim araçlarını kullanır.
•Metnin yazarı veya şairi hakkında bilgi edinir.

3-İnsanlar konuşarak birbirlerini daha iyi anlarlar. Çünkü konuşma, anlaşma yollarının başında gelir. İnsanlar duygu ve düşüncelerini konuşarak karşı tarafa aktarırlar, tartışırlar ve birbirlerini tanımaya çalışırlar.
Tatlı dille, uygun sözcüklerle söylenen sözlerin gücü büyük olur. Konuşma, tartışma dururken katı, sert yollara başvurmak, zora koşmak, problemleri çözeceği yerde daha da çıkmaza götürür.Bu özelliğimizden yararlanarak birbirimizle konuşarak anlaşma yoluna gitmeli, bunu yaparken de “Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır.” sözünü aklımızdan çıkarmayarak kırıcı olmamalıyız.



kaynak; http://soruvecevap.blogcu.com/sayfa-103-105-107-11-sinif-dil-ve-anlatim/13181136
Read more

11.Sınıf Lider Yayıncılık - Coğrafya Dersi - Sayfa 34-35-40


B. Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerleri uygun sözcüklerle tamamlayınız.

1. Biyoçeşitliliği etkileyen en önemli etmen iklimdir.
2. Biyoçeşitliliğin en zengin olduğu biyom ekvatoral yağmur biyomudur.
3. Kıtaların kayması ve iklim değişiklikleri biyoçeşitliliği etkileyen paleocoğrafya etkenleridir.
4. İklim, yer şekilleri ve toprak biyoçeşitliliği etkileyen fiziki etmenlerdir.
5. Su, oksijen ve karbondioksit, ekosistemde bulunan kimyasal ve inorganik ögelerdir.
6. Ekosistemde bulunan cansız ve fiziki etmenlerin başlıcaları; ışık, sıcaklık, rüzgar ve yağıştır.
7. Benzer bitki ve hayvan topluluklarının yaşadığı alana biyom denir.
8. Dalgaların etkisiyle havaya geçen tuz parçacıklarına aerosol denir.
9. Bitkiler ve hayvanlar azotu doğrudan kullanamazlar.
10. Fotosentez sırasında karbondioksit oranı azalırken oksijen oranı artmaktadır.
11. Enerji akışı bitkilerden otçullar, otçullardan etçillere doğru tek yönlüdür.
12. Nehirlerin hızlı aktığı yerlerde biyoçeşitlilik azalır.
13. Kurak bölgelerde akımı fazla olan akarsular bulunmadığından hidroelektrik üretimi azdır.
14. Savan biyomunun başlıca hayvan türleri; Aslan, kaplan ve çita.
15. Tundra biyomunun başlıca hayvan türleri; Ren geyiği, ayı, tilki.

C. Aşağıdaki ifadelerden doğru olanların karşısına “D”, yanlış olanların karşısına “Y” yazınız.

1. Kutup biyomu, çalılık biyomuna göre biyoçeşitlilik bakımından daha fakirdir. (D)
2. Bitkiler, hayvanlar ve mikroorganizmalar ekosistemdeki canlı ögelerdir. (D)
3. İnsan ve diğer canlılar biyoçeşitliliği etkileyemezler. (Y)
4. İnsanlar, azotu doğrudan kullanabilirler. (Y)
5. Deniz canlılarının kabuk oluşumunda karbon oranı artmaktadır. (Y)
6. Kutuplara gidildikçe biyoçeşitlilik azalmaktadır. (D)
7. Yangınlar sırasında oksijen oranı artmaktadır. (Y)
8. Denitrifikasyon bakterileri atmosferdeki azot oranını artırırlar. (D)
9. Yıldırım, şimsek ve volkanizma, azotu nitrata dönüştürür. (D)
10. Bir akarsuda yatak eğiminin çok olduğu yerlerde biyoçeşitlilik daha fazladır. (Y)
11. Fotosentez sırasında oksijen ve glikoz kullanılır. (Y)
12. Zebra, zürafa, aslan, babun, çita ve timsah savan biyomunun başlıca hayvanlarıdır. (D)
13. Deniz biyomunun başlıca bitkisi bitkisel planktonlardır. (Y)
14. Enerji akışı tek yönlüdür. (D)
15. Doğadaki maddeler yalnızca bir kez kullanılırlar. (Y)
16. Ayrıştırıcılar ekosistemin ögelerinden biridir. (D)
17. Kıtaların yer değiştirmesi biyoçeşitliliği etkilemez. (Y) *
18. Bir biyomdaki canlı türü başka biyomlarda yaşayamaz. (Y)
19. Otçulların azaldığı bir biyomda etçiller artar. (D)
20. Fosfor karalardan denizlere taşınır. (D)



Sayfa 40

• Evlenme yaşının küçültülmesi, nüfus artış hızını artırır.

• Doğum kontrolüyle ilgili araç gereçlerin ücretsiz dağıtılması, nüfus artış hızını azaltır.

• Doğum yapan kadınlara ücretli ve uzun süreli izin verilmesi, nüfus artış hızını artırır.

• Çok çocuklu ailelerin bazı vergilerden muaf tutulması, nüfus artış hızını artırır.

• Çocuk sahibi olmayan yaşlıların bakımını devletin üstlenmesi, nüfus artış hızını azaltır.

• Çocukların masraflarının devlet tarafından karşılanması, nüfus artış hızını artırır.

Read more

2013 Biryay Yayınları 11.sınıf Edebiyat Etkinlikleri Soruları ve Cevapları

Sayfa 9 – Hazırlık Çalışması
1. Sanat estetik yönden görsel yönü geliştirmek için , bilim ise insanların hayatını kolaylaştırmak için vardır. İkisinin ortak yönü insanların yaşamlarını ileriye götürmektir
2.-Din değişikliği
-Lehçe ve şive farklılıkları
-Kültürel değişim
Coğrafi değişim
3. Hayır.Çünkü tarih kitapları 1. el kaynak olduğu için daha gerçekçidir.
4. Boş
Sayfa 10
a.) Din,dil, inanış, ekonomi, gelenek ve görenekler sosyal hayatı ruhsal olarak etkiler.
b.) ” Memleket bitti, yine bitmedi hâlâ sen ben ” ( Memleket yok oldu fakat hâlâ sen ben davası bitmedi. )
1.) Tema : Memleket Meselesi
2.) Şairin yaşadığı dönemde memleket sorunları varmış,klasik murabbada aşk ve felsefi düşünce konusu işlenirken Namık Kemal cesaretinden dolayı sosyal konuyla ilgili bir şiir yazmıştır.
3.) Osmanlı devletinin dağılma sürecinde Avrupadan hep geri kalmıştır, bu yüzden dağılma dönemine girmiştir.Şiirde ise anlatılmak istenen konu Memleketin yok olduğu fakat sen ben davasının bitmediği anlatılmak isteniyor.
4.) -
5.) Şairin yaşadığı dönemde Memleket sorunlarından dolayı ilk önce vatan sonra din, devlet ve milletini düşünmüştür.
a.) -
b.) Tanzimat edebiyatında yenilikler geldiğinden dolayı bülbül mazmunu alışagelmişin dışında kullanılmıştır.
Sayfa 11
1.) Başkan, Kozan Milletvekili Fevzi Paşa ile Edirne Milletvekili İsmet Paşa’nın Mustafa Kemal Paşa’ya milletin şükranını belirtmek üzere gazi unvanı ve müşirlik (mareşallik) rütbesi verilmesi hakkında bir yasa önerileri olduğunu bildirerek yasa önerisini görüşmeye açtı.
2.) -
Sayfa 12 – YORUMLAMA, GÜNCELLEŞTİRME
(klasik murabba-Namık Kemal’in şiiri şeklinde)
ölçü:ikisinde de aruz ölçüsü
söyleyiş tarzı:ağır-Sert, coşkulu
ses benzerlikleri:İkisinde de uyak redif kafiye
şiir dili:Arapça, Farsça, Türkçe-Namık Kemal’in şiiri olan büyük ihtimal Türkçe emin değilim
İmge ve çağrışımlar:ikisinde de bulunur. Ancak Namık Kemal bu imge ve çağrışımlara yeni anlamlar yüklemiştir.
Nazım Birimi:İkisinde de dörtlük
Temain, Felsefe-Vatan, Millet
Benzerlikler ve farklılıkları da ikisi de aynı olanları benzerliğe farklı olanları farklılıklarına yazın
Sayfa 13 – Değerlendirme
Doğru – Yanlış
1-Y
2-D
3-D
ÇOKTAN SEÇMELİ
1-C
2-D
3-B
BOŞLUK DOLDURMA
Her edebi eserin, yazıldığı dönemin siyasi ve sosyal olaylar ile ilişkisi vardır.(buraya tarihi kültürel vs. eklenebilir. O sizin isteğinize bağlı.)
6.Sorunun cevabı:Sanatçılar sosyal ve siyasi düşünceden etkilenirler ve gelecek nesilleri yazdıkları eserler ile yönlendirirler.
1.
-Sahn-ı saman medresesi açıldı.
-Kanunname-i Ali Osman Kanunları yayımlandı ve devletin devamı için kardeş katli serbest bırakıldı.
-Halifelik Osmanlılara geçti. Osmanlı Devleti İslam lideri oldu.
2.-
3.-
-Bükreş Anlaşması(Osmanlı-Sırplar)
-Edirne Anlaşması(Osmanlı-Sırplar)
-Berlin Anlaşması(Osmanlı-Rusya)
-Kütahya Anlaşması(Osmanlı-Mehmet Ali Paşa)
-Hünkar İskelesi Anlaşması(Osmanlı-Rusya)
-Balta Limanı Anlaşması(Osmanlı-İngiltere)
-Londra Boğazlar Sözleşmesi(Osmanlı-Rusya)
-Osmanlı-Rus Savaşı
-Kırım Savaşı(Osmanlı-Rusya)
-Paris Anlaşması(Osmanlı-Rusya)
-93 Harbi(Osmanlı-Rusya)
-Ayastefanos(yeşilköy) Anlaşması(Osmanlı-Rusya)
Sayfa 15
3- Batılılaşma sözünden ne anladığınızı söyleyiniz.
Batı ülkelerine göre geri kalmış;siyasi,ekonomik,teknik, eğitim, hukuk vs. gibi alanlar da Batı seviyesine çıkma arzusu anlmına gelir.
4- Başlangıçtan günümüze değin edebiyatımızın dönemleri:
1-İslamiyet öncesi Türk Edebiyatı
a) Sözlü Edebiyat Dönemi
b) Yazılı Edebiyat Dönemi
2-İslamiyet sonrası Türk Edebiyatı
a) Divan Edebiyat Dönemi
b) Halk Edebiyat Dönemi
3- Batı Etkisindeki Türk Edebiyatı
a) Tanzimat Edebiyatı Dönemi
b) Servet-i Fünun Edebiyatı
c) Fecri A-ti Edebiyatı
d) Milli Edebiyatı
e) Cumhuriyet Dönemi
f) 1940 sonrası
Ünite Değerlendirme
Y
D
D
Seçmeli Sorular
C
D
B
Boşluk doldurma
sosyal ve siyasi
6.Sosyal ve siyasi düşünceden etkilenrler ve gelecek nesiller yazdığı eserlerle yönledirirler .
SAYFA 16
3.Kanun ve insanların eşitliği
SAYFA 18
1.17. YY’dan sonra Osmanlı ekonomisinin bozulmasından bahsediyor.
2.
Osmanlı Devleti’ni güçlü kılan Sosyal, Siyasi Etkenler
1-Tanzimat Fermanı’nın açıklanması
2-Toprak düzeninde değişme olması
3-Okul sayısı arttırıldı.
4-Halkın okuma yazma öğrenmesine hız verildi.
Güçlü Devlet Düzeninin Bozulma Nedenleri
1-Ana ticaret yollarının değişmesi
2-Osmanlı yöneticileri batıda oluşan ekonomik değişmelerin, üretim ilişkilerindeki gelişmelerin farkına varamaması.
3-İmparatorlukların büyük bir ordu ve donanma beslemeleri
4. ETKİNLİK
1-Ekonomik Çöküş
2-Tek Kurtuluş Yolu
3-
4-Muhteşem Yenilik
5-Toprak İşleyenindir
6-İkileşme
7-Yenileşme
SAYFA 19
3.Devlet güvenliğinin tehlikede olduğunu gösterir.
6.Hürriyete dayalı bir kanunla idare edilmeleri ve Avrupa’da büyük yapıların görülmesi
7.İkisi de yapılan yeniliklerden memnun.
Osmanlı’nın ilerlemesini istiyorlar.
İslam’ın güzel olduğunu belirtiyorlar.
Sayfa 20 – Değerlendirme
1 – Doğru , Yanlışlar
D
Y
D
D
2 – Boşluk Doldurma
Tanzimat
Batılaşma
3 – Boş
Ölçme ve Değerlendirme Soruları
1 – B
2 – B
3 – C
4 – B
5 – D
6 – D
7 – A
8 – D
9 – D
10 – C
Eşleştirme
Tanzimat Fermanı – Eşitlik
Medrese – Geleneksel Eğitim
Darülfünun – Modern Eğitim
Pozitivizm – Deney ve Gözlem
Sayfa 20 – Değerlendirme
1 – Doğru , Yanlışlar
D
Y
Y
D
2 – Boşluk Doldurma
Tanzimat
Batılaşma
3 – Boş
Ölçme ve Değerlendirme Soruları
1 – B
2 – C
3 – C
4 – D
5 – D
6 – D
7 – -
8 – B – D olabilir.
9 – D
10 – E
Eşleştirme
Tanzimat Fermanı – Eşitlik
Medrese – Geleneksel Eğitim
Darülfünun – Modern Eğitim
Pozitivizm – Deney ve Gözlem
Sayfa 21 – Ölçme ve Değerlendirme Soruları
1-B
2-B
3-C
4-D
5-D
6-A
7-A
8-C
9-E
14- Tanzimat Fermanı – Eşitlik
Medrese – Deney ve gözlem
Darülfünun – Modern eğitim
Pozitivizm – Geleneksel eğitim
Sayfa 25- Soruların Cevapları
*Eserin, yazıldığı dönemin zihniyeti ile ilişkisi: Var. Siyasi, sosyal ilişkileri metine yansımıştır.
*Eserde ele alınan temel çatışma (tema): Eski-Yeni
*Eserin anlatıcı ve anlatıcının bakış açısı: İlahi bakış açısı
*Eserin destan, masal,mesnevi, halk hikayesi gibi metinlerle ilişkisi: Anlatmaya bağlı olması
Sayfa 26
b. Edebiyat kitabında sayfa 17 deki 11 madde bu sorunun cevabı
4. Aydınlar ve yöneticiler istemiştir.
NOT : Bu fotoğradta bir yandan batı tarzı gelişmeler görülürken bir yandan da eski osmanlı tarzı görülmektedir.
Sayfa 27
3.idealist tip ve eğitimsiz tip görülmektedir.
4.Şairler sanat aracılıüıyla toplumu uyandırıp yükseltmek , geri kalmışlıktan kurtarmak ve baskıları ortadan kaldırmak amacıyla yazmışlardır.
Muallim naci ‘nin mektubunda koyu renkli kelimeler o dönemki gazete isimleridir.
b.Haklın eğeitim seviyesini yükseltmek için o dönemde gazetenin önemi büyüktür.
Tanzimat sanatçılarının yetişme şekilleri :
temel eğitimlerini klasik edebiyatla tanıyarak aldılar. doğu kültürüyle doğdular fakat osmanlı nın yönünü batıya çevirdiler.
Tanzimat’ın ortaya çıkış tarihi:
sanatsal olarak 1860 ta tercüman-ıahval gazetesinin çıkmasıyla
siyasi olarak 3 kasım 1839 da mustafa reşid paşa’nın gülhane hattı hümayunu okumasıyla .
Sayfa 28
8.Etkinlik
Tanzimat Edebiyatı
makale,deneme,roman,hikaye,mod ern tiyatro,eleştiri,anı
Değerlendirme
Y,D,D,Y
2.C
BOŞLUK DOLDURMA
-tanzimat edebiyatına
-halkı eğitmek amacıyla
5.E
Sayfa 30 -Hazırlık
1. deneme,makale,gezi yazısı,fıkra,eleştiri,röportaj
2.bilgi vermek amaçlı
dili göndergesel işlevde
kurmaca değildir
Sayfa 32
1.metin baslığıyla doğru orantılıdır
3.haddini,sınırını bilmeyen herkes için..
5.herkes sınırlarını ve vazifelerini bilmeli
6.sanat toplum içindir anlayışı gecerliydi . bu metinde bunun için yazılmıştır.
8.makaledeki kadar öğretici olmaz
12.betimleyici,öyküleyici,açıklay ıcı,tartışmacı
Sayfa 34 ile Sayfa 40 Arası Cevaplar
SORU: Metinde “hürriyet”le ilişkilendirilen kavramları tespit edip defterinize yazınız.
CEVAP: Vatan,yurt,halk,hak, egemenlik,ilerleme,iyilik,bilgi,kültür,eğitim…
SORU:Yazar, medeni üstünlüğe sahip ülkelerin her alanda gelişmesinin sebebini neye bağlıyor?
CEVAP:Yönetim anlayışlarındaki geniş ve sağlam prensiplere dayanan hürriyet anlayışına…
SORU:Metinde uygarlık tarihinin çeşitli dönemlerinden söz edilmiştir.Bu dönemlerle ilgili bilgiler neyi örneklemek veya ispat etmek amacıyla verilmiştir?
CEVAP: Medeniyet tarihinde özgürlüğün ne kadar önemli olduğunu ispat etmek amacıyla…
SORU:Yazar göre halkın çektiği sıkıntıların sebepleri nelerdir?
CEVAP:Bilgi ve kültür eksikliği, eğitim yetersizliği……
SORU: Eserin yazılış amacı nedir, yazarın hedeflediği okuyucu kitlesi kimler olabilir?
CEVAP: Eserin yazılış amacı bilgi vermek,aydınlatmak ve öğretmektir. Hedef kitle halktır.
SORU: Metnin tamamında yazarın iletmek istediği ana düşünce nedir?
CEVAP: Özgürlük, bir ulusun sadece hakkı değil insanlığın var oluşunun ve bütün mutluluklarının kaynağıdır.
SORU: Hak sorumluluk ve özgürlük kavramları Tanzimat dönemi eserlerinde ve günümüzde de ele alınıyor mu?
CEVAP: Bu kavramlar Tanzimat döneminde de günümüzde yazılı ve görsel basında işlenmektir.
SORU: “Hürriyet” adlı metnin ana düşüncesini ele alan farklı türde metinler yazılabilir mi? Günümüz eserlerinde de aynı düşünce ele alınıyor mu?
CEVAP: Hürriyet düşüncesi farklı türde metinlerde de (tiyatro,denem,şiir) ele alınabilir.Bu düşünce günümüzde de ele alınmaktadır.
SORU : Metinde dil hangi işlevde kullanılmıştır?
CEVAP: Ağırlıklı olarak göndergesel işlevde kullanılmıştır.
SORU: Metinde yer alan “hürriyet,iyilik,güzellik…” gibi kelimeler daha çok ilk anlamlarıyla mı yan anlamlarıyla mı kullanılmıştır?
CEVAP: Metin öğretici metin olduğu bu kelimeler daha çok ilk (gerçek) anlamlarıyla kullanılmıştır.
SORU: Metindeki ifadeler ne ölçüde açık ve kesindir?
CEVAP: Metin öğretici metin olduğu için ifadelerin açık,net ve kesin olmasına gösterilir.Bu metinde yazar buna dikkat etmiştir.
SORU: Metnin anlatım türü nedir?
CEVAP: Öğretici anlatım türü…Bunun yanında açıklayıcı,kanıtlayıcı anlatım türleri de kullanılmıştır.
SORU: Metinde özgürlüğü hak eden halka hakkını teslim etmesi için kime çağrıda bulunuyor?
CEVAP: Devlet yönetimine,idarecilere…
SORU: Halkın hürriyeti hak edişi konusunda ileri sürülen görüşleri ve bunların nedenlerini söyleyiniz.
CEVAP: “Halkın bilgi ve kültür bakımından henüz özgürlüğü hazmedemeyecek bir seviyeye gelmediği ,halka özgürlük verilirse bunun büyük tehlikeler doğurabileceği “ ileri sürülen düşüncelerdendir.
SORU: Metnin anlatımını açıklık,kesinlik, yalınlık duruluk bakımından değerlendiriniz.
CEVAP: Metin açık anlatımın özelliklerine sahiptir.
SORU: Yazar, günlük hayattan alınan kelimelerle kavram ve terimleri niçin bir arada kullanmıştır?
CEVAP: Metin halka hitap ettiği için konunun daha iyi anlaşılmasını sağlamk, soyut kavram ve terimleri somutlaştırmak amacıyla…
SORU: Metinde geçen Tanzimat’ın getirdiği özgür ortamla dile getirilebilen yeni kavram,terim ve ifadeleri sıralayınız.
CEVAP: “Hürriyet, hak,hükümet, kamuoyu, ilerleme, egemenlik…”
SORU: “Halife,padişah” gibi ifadelerle “hükümet merkezi,hak,kamuoyu” gibi kelimelerin aynı metinde kullanılmasını makalede bir bendi verilen Fransız bir subayın şiirinin çevirisinin aruz ölçüsüne uygun yapılmasının İslam medeniyeti ve Batı uygarlığının yenileşme hareketleri üzerindeki etkisini değerlendiriniz.
“Halife, padişah” gibi sözcüklerle bir Fransız subayın şiirinin şarkı sözüyle nitelendirilmesi ve bu şiirin aruza uygun çevrilmesi “eski” ; “hükümet merkezi, hak, kamuoyu” gibi sözcükler ise Batılı özellikler taşımaktadır.Bu durum Tanzimat dönemindeki ikilemi yansıtmaktadır.Eski-yeni çatışması diye de adlandırılabilecek bu durum dönemin aydınlarını ikileme düşürmüştür.Tanzimat döneminde klasik edebiyatın etkisi devam etmiş,dilde sadeleşmek taraftarı olunmak istense de Arapça-Farsça kelime ve tamlamalar kullanılmaya devam etmiştir.
SORU: Tanzimat Dönemindeki eski-yeni çatışmasıyla ilgili bilgiler nelerdir?
CEVAP: Tanzimat dönemi sanatçıları Doğu ile Batı kültür dünyası arasında kesin bir tavır belirleyemiş, ikili bir anlayış içinde dönüp durmuştur. Tanzimat Dönemi Edebiyatı öğretici metinlerinde ikilik yani eski-yeni, yerli-Batılı çatışması temada, dilde (Arapça, Farsça kelime ve kavramlarla–yeni kavramlar) ifade biçimlerinde varlığını hissettirmiştir.Tanzimat Döneminde yeninin yanında eskinin de devam etmesi anlayışı Tanzimat şiirlerinde de görülmüştür.Aruz eski hakimiyetini devam ettirmiş,Divan şiirinin şekilleri ve sanatları da tamamen atılamamıştır.
SORU: Tanzimat dönemi eserlerinde görülen ikiliğin ( eski-yeni)bu metnin dil ve ifade biçimi üzerindeki etkileri nasıldır?
CEVAP: Tanzimat Dönemi Edebiyatı öğretici metinlerinde bu metinde olduğu gibi ikilik yani eski-yeni, yerli-Batılı çatışması temada, dilde (Arapça, Farsça kelime ve kavramlarla–yeni kavramlar) ifade biçimlerinde varlığını hissettirmiştir.Metinde Arapça ve Farsça kelime ve tamlamalar kullanılmıştır.
SORU: Metin hangi geleneğe bağlı kalınarak yazılmıştır?
CEVAP: Öğreti metin geleneğine
SORU: Tanzimat döneminde gazetelere verilen önemi açıklayınız.
CEVAP :
• Halkın bilgilendirilmesinde ve eğitilmesinde bir araç olmuştur.
• Batıya ait edebiyat ürünlerinin tanınmasında yayımlanmasında en önemli araç gazetedir.
• Basılan kitaplar ve oynanan tiyatrolarla ilgili haber vermişlerdir.
• Roman ve tiyatro eserlerinin yazı dizisi halinde (tefrika) yayımlanması sağlanmıştır.
• Edebi yapıtlarda halkın sorunlarının işlenmesine araç olmuştur.
• Toplumun haberlerden ve yeniliklerden haberdar olmasını sağlamıştır.
• Dilin sadeleşmesinde önemli katkıları olmuştur.
• Geniş insan topluluklarına ulaşılması gazete sayesinde olmuştur.
SORU:Eserden hareketle yazarın fikri ve edebi yönüyle ilgili çıkarımlarda bulununuz.
CEVAP:
• İmparatorluğun baskıcı yönetimine karşı çıkan, sürekli muhalif bir aydın olarak Ebuzziya Tevfik daha çok siyasî kimliğe sahiptir.
• Hürriyetin medeniyetlerin ilerlemesindeki rolünü iyi bilmektedir.
• Halkı bilinçlendirmek, eğitmek gibi amaçları vardır.
• Gazete ve dergiciliğe çok önem vermiştir.
.

Read more

2013 Yılı 11.Sınıf Dil ve Anlatım Kitabı Soruları ve Cevapları


11.sınıf öğrencileri son derece zorlu olan ödevlerinin cevaplarını sitemizden bulabilecekler...


Sayfa 2o / 2.Etkinlik

Anlatmaya bağlı metinler : Çocuklar, Okyanuslarda yaşam ve Küçük Kızım Su'ya
Göstermeye bağlı metinler : Oyunculuk Sınavı

3.Etkinlik

Metinleri anlatımına göre sınıflandırdım . .

Anlatmaya ve göstermeye bağlı metinlerin Ortak özellikleri :

- İnsana özgü bir gerçekliğin kurmacanın imkanlarıyla yorumlanması, dönüştürülmesi
- Bir olay örgüsünde birleşip bütünleşerek bir araya gelen kişi, mekan, zaman gibi ögeler yardımıyla insana özgü soyut gerçekliğin somutlaştırılmasıdır.

Anlatmaya ve göstermeye bağlı metinlerin Farklı özellikleri :

Anlatma ve gösterme kelimeleriyle ifade edilen anlatma biçimlerindedir.





Çocuklar: 
Yazılış Amacı : Okuyucuyu kendi kurduğu dünyaya çekmek.
Gerçekliği: Kurmaca
İşlevleri: Sanatsal

Okyanuslarda Yaşam: 
Yazılış Amacı: Bilgi vermek amacıyla yazılmıştır.
Gerçekliği: Gerçek
İşlevleri: Bilimsel

Oyunculuk Sınavı: 
Yazılış Amacı : Sahnelemek.
Gerçekliği: Kurmaca

İşlevleri: Sanatsal
Sayfa 20: 2.Etkinlik
Anlatmaya Bağlı Metinler: Küçük kızım Su'ya, Çocuklar, Okyanusda yaşam
Göstermeye bağlı metinler: Oyunculuk sınavı

2010 Yılı 11.Sınıf Dil ve Anlatım Kitabı Cevapları (Ekoyay Yayınları) (Yeni Kitap) Sayfa 21: 3.Etkinlik
Anlatmaya bağlı eserler ile göstermeye bağlı eserlerin benzerlik ve farklılıkları: 

Benzerlikleri:
1. Her iki tür de bir olay çevresinde gelişir. Bu temel olayın etrafında daha küçük çapta gelişen olaylar yer alır.
2. Her iki türde de insanların başlarından geçen ya da geçebilecek nitelikteki olaylar gösterilir.
3. Olaylar belirli bir zaman diliminde geçer.
4. Anlatılan olaylardan etkilenen insanlar ya da varlıklar vardır. Bunlara eserin kahramanları denir. En çok etkilenen varlığa eserin başkahramanı (başkişisi) denir.
5. Olayın serim, düğüm ve çözüm bölümleri bulunur. Yani olayın bir başlangıcı, gelişmesi ve sonunda da çözümlenişi vardır.
6. Ele alınan olayların anlaşılması için tasvirlere ya da dekorlara yer verilir.
7. Metinlerin bir yazarı vardır.

Farklılıkları: 
1. Anlatmaya bağlı türlerde olayın mutlaka bir anlatıcısı vardır. Bu anlatıcı olayı ilahî bakış açısıyla, kahramanın bakış açısıyla ya da gözlemci bakış açısıyla anlatır.
2. Göstermeye bağlı eserlerde, sosyal hayatta karşılaşabileceğimiz olaylar sahnede gösterilir.
3. Eserdeki olaylar aktör (erkek oyuncu), aktris (bayan oyuncu) adı verilen oyuncular tarafından canlandırılır. Sosyal yaşamın ve insan karakterinin eleştirisi yapılır.
4. Bu iki tür arasında kullanılan dil ve anlatım biçimi de birbirinden farklıdır. Anlatmaya bağlı eserlerde uzun ve kurallı cümleler kullanılırken göstermeye bağlı eserlerde günlük konuşma dili kullanılır. Cümleler daha açık ve kısadır. Söylenen sözün izleyici tarafından anlaşılması beklenir, bunun için daha açık ve kısa cümleler kullanılır. Konuşma dilinin canlılığı sahnede yansıtılır. 




2010 Yılı 11.Sınıf Dil ve Anlatım Kitabı Cevapları (Ekoyay Yayınları) (Yeni Kitap) Sayfa21 (4.Etkinlik) Cevapları
4.ETkinlik Küçük kızım Su'ya adlı parça lirik anlatım ile anlatılmıştır.
COŞKU VE HEYECANA BAĞLI (LİRİK) ANLATIM

Özellikleri:
1.Lirik anlatımda dil “heyecana bağlı işlev”de kullanılır.
2.Coşku ve heyecana bağlı anlatım daha çok şiir, roman, hikâye, tiyatro türlerinde kullanılır.
3.Öyküleyici anlatımda bir olay ve durumun anlatılması; betimleyici anlatımda kişi, durum ve varlıkların betimlenmesi; lirik anlatımda ise duyguların ifade edilmesi esastır.
4. Coşku ve heyecana bağlı anlatımlarda kelimeler daha çok mecaz ve yan anlamda kullanılır.
5.Öyküleyici anlatımlarda olay ve durumlar anlatılırken duygusal düşünceler katılmaz. Coşku ve heyecana bağlı anlatımda duygular ve içinde bulunulan ruh hali yansıtılır.

Çocuklar adlı parça Mizahi Anlatım ile anlatılmıştır.
MİZAHİ ANLATIM

Özellikleri:
1.Okuyucuda uyandırılmak istenen etkiye göre düzenlenir.
2.Ses, taklit, hareket ve konuşma önemlidir.
3.Mizahi unsurlarda gerçekten sapma vardır.
4.Mizahi unsurları oluşturmada karşılaştırmalar, durumlar, hareketler, kelime ve kelime gruplarından yararlanılabilir.
5.Amaç okuyucuyu düşündürmek ve eğlendirmektir.
6. Roman, hikâye, tiyatro, şiir, deneme gibi türlerde kullanılır.
7.Mizahi anlatımlarda dil bir olayı anlatmak için kullanılır.(sanatsal, edebi işlevlerde kull.) 



Okyanuslarda Yaşam adlı parça ÖĞRETİCİ ANLATIM türüyle yazılmıştır.


ÖĞRETİCİ ANLATIM

Özellikleri:
1.Dil daha çok göndergesel işlevde kullanılır.
2.Söz sanatlarına, kelimelerin mecaz anlamlarına yer verilmez.
3.Verilen bilgiler örneklerle ve tanımlarla pekiştirilir.
4.Daha çok nesnel cümleler kullanılır.
5.Açıklama, aydınlatma, bilgi verme amaçlarıyla yazılır.
6.Öğretici metnin anlaşılması ve yorumlanması için okuyucunun verilen bilgiyi kavrayabilecek birikime sahip olması gerekir.
7.İfade hiçbir engele uğramadan akıp gider.
8.Gereksiz söz tekrarı yapılmaz.
9.Ses akışını bozan, söylenmesi güç sesler ve kelimeler yoktur.
10.Dil ve ifade sade, gösterişsiz ve pürüzsüzdür.
11.Düşünce ve duygular kısa ve kesin ifadelerle dile getirilir.
12.Bu anlatım türü daha çok ansiklopedilerde ve ders kitaplarında kullanılır.
13.Tarihi metinler, Felsefi metinler, Bilimsel metinler gibi bölümleri vardır.


SayFa 27



7. etkinlik: 

8 etKinLik:
selçuktan öte :Gezi yazısı- gönderqesel metin türüdür.
beş kanqal sucuk:Öykü-heycana baglı metin türüdür.
fahriye abla:Şiir- şiirsel metin türü.
eski zamanlarda ramazan hazırlıqı:Anı-heycana baglı metin türüdür.

9. etkinlik :

Roman, hikaye ve masalların anlatımı öyküleyici ve betimleyici anlatım biçimindedir.








@font-face { font-family: "Cambria Math"; }@font-face { font-family: "Calibri"; }@font-face { font-family: "Lucida Sans Unicode"; }p.MsoNormal, li.MsoNormal, div.MsoNormal { margin: 0cm 0cm 10pt; line-height: 115%; font-size: 11pt; font-family: "Calibri","sans-serif"; }.MsoChpDefault { }.MsoPapDefault { margin-bottom: 10pt; line-height: 115%; }div.Section1 { page: Section1; }
Sayfa 29
11 etkinlik
küçük ünlü uyum adlı metin türünün dili qönderqeseldir çünkü bir konu hakkında okuyucuya bir bilgi vermektedir.

12.Etkinlik
kelimeler gerçek anlamda kullanılır.
dil göndergesel işlemde kullanılır.,
amaç bilgi vermektir.
nesnel ifadeler kullanılır.
kurgular degil gerçekler dile getirilir.
kanıtlanabilirdir.
sade ve açık bir dil kullanılır.

13.Etkinlik
Öğretici Metinler
-Amaç,okuyucuya bilgi vermektir.
-Gerçekler dile getirilir.Nesnel tutum vardır.
-Acıklayıcı anlatım ön plandadır.
-Dil açık,sade ve anlaşılırdır.
-Dil göndergesel işlevde kullanılır.

Sanat Metinleri
-Estetik zevk vermek amacıyla yazılmıştır.
-İleti metnin içinde eritilerek verilir.
-Olaylar kurmacadır.Düş gücümüze yeni açılımlar kanzandırır.Öznel tutum vardır.
-Öyküleyici ve betimleyici anlatım vardır.
-Hayal ve mecaz anlatım vardır.
-Dil sanasal(şiirsel) işlevde kullanılır.


30. sayfa
14.etkinlik
Sanatsal metinler : Öykü,roman,deneme,anı,gezi yazısı ,şiir,masal,fıkra,mektup,tiyat ro,destan.
Öğretici metinler : söyleşi,eleştiri,makale,haber, biyografi


Sayfa 32
-heycana bağlı
-öğretici ve sanatsal
-öyküleyici ve betimleyici
-öğretici

2)
-D
-Y
-D
-D
-D
-D
-Y

3)
1-
2-
3-D
4-A
5-D
6-C
7-B
8-D
9-C



Sayfa 34
1-Edebi
2-C
3-D
4-B
5-C
6-A
7-A
8-C
9-C
10-B
11-C
12-B
13-B
14-D
15-
16-


Sayfa 37
anlama ve yorumlama

1>yazma aliskanligi gelisir kendini dah iyi tanir.
2>
3>eksik yönlerini görür rahatlar


8.Etkinlik
gerçek anlamli:ekmek,süt,köfte
metne kazandirdiklarI: Olayin gerçekten yasandigi

mecaz anlamli:bayilmak,atmak,ismarla mak, hava yapmak

metne kazandirdiklari:farkli kavramlari ve durumlari karsilayabilmek için kullanilmistir





Sayfa 38
1.}bosluk doldurma
.günlük
.duygu ve düsüncelerin

2.} dogru-yanlis
.y
.d
.y
3.} nurullah ataç
4.}gözlemin pek öneminn olmamasi



9.eTKINLIK
ses düsmesi:kayboldu, resmi, kahvalti

sebebi:ünlüyle basalyan ek almasi

ses türemesi:evde-y-im

hava-y-i

masa-y-i
radyo-s-u

sebebi:yardimci sese ihtiyaç olmasi



Sayfa 40-49 Arası 
@font-face { font-family: "Cambria Math"; }@font-face { font-family: "Calibri"; }@font-face { font-family: "Lucida Sans Unicode"; }p.MsoNormal, li.MsoNormal, div.MsoNormal { margin: 0cm 0cm 10pt; line-height: 115%; font-size: 11pt; font-family: "Calibri","sans-serif"; }.MsoChpDefault { }.MsoPapDefault { margin-bottom: 10pt; line-height: 115%; }div.Section1 { page: Section1; }

Hazirlik
2- Insanlar eski fotograflarina baktiklarinda genelde hüzünlenirler
3- Insanlar yasadiklari önemli anilari unutmamak, daha sonra hatirlamak amaciyla kayit altina alirlar
Inceleme
1- Ani metninin ortak özellikleri açik, sade, abartisiz, objektif anlatim
2- Incelenen anida anlatici ile yazar aynidir Çünkü ani yazarin kendi hayatidir
3- Incelenen anida anlatici konuyu birinici agizdan almistir Yani metinde kahraman anlatici vardir "Kus çalisti ben seyrettimAramamya basladim,"gibi cümleler
4-Anilarin sade, açik vede içten bir anlatimi vardir Olaylar abartilmadan yansitilir Ayrica anilar ögretici bir nitelik tasidiklari için objektif eserlerdir



4 Etkinlik
@font-face { font-family: "Cambria Math"; }@font-face { font-family: "Calibri"; }@font-face { font-family: "Lucida Sans Unicode"; }p.MsoNormal, li.MsoNormal, div.MsoNormal { margin: 0cm 0cm 10pt; line-height: 115%; font-size: 11pt; font-family: "Calibri","sans-serif"; }.MsoChpDefault { }.MsoPapDefault { margin-bottom: 10pt; line-height: 115%; }div.Section1 { page: Section1; }
Ani yazarin anlattiklarini kanitlayabilmek için anlkattigi zamnala ilgili her türlü kaynaktan yararlanabilir

5 Etkinlik
Incelenenanida yazar çocuklugunda dogadaki bazi hayvanlar hakkinda ki gözlem ve izlenimlerini anlatmistir Yazar bunu yaparken kendi bilgi ve gözelemlerinden yararlanmistir Anilar bu yüzden objeektif oldukalri için yazildiklari dönemle ilgili belge niteligi tasir

5-Yazarin bilgi ve izlenimlerini dogrudan dogruya anlatmasi metne objektif ve inandiricilik katmistir
7- Metinde dil agirlikli olarak göndergesel islevde kullanilmistir

6 Etikinlik
Metinde geçen geçinmeki, yüregi vurmak, çekistirmek gibi mecaz nallmali sözcükler farkl durumlari karsilayabilmek için keullanilmistir

7 Etkinlik
Çagrisim ve duygu degeri insandan insana degistigi için bazi insanlara ormanyesili,
degirmen-bereketi,
yuva-aileyi,
agustos böcegi-tembelligi,
ses-dogayi,
agaç oksijeni çagiristirabilecegi gibi bazi insanlarda farkli farkli seyleri çagiristirabilir

8 Etkinlik
Verilen anida anlatici ilke aynidir Çünkü ani yazarin kendi hayatidir ve"ben" etrafinda anlatilir

9 Etkinlik
Ani türününü özellikleri
*anilarin ögretici yanlari vardir
*anilar ilgi çakici bilinir nitelikte olmalidir
*anlatici yazarin kendisidir
*objektif eserlerdir ve dönemle ilgili belge niteligi tasir
*yazar her türlü kaynaktan yararlanabilir

10 Etkinlik
Metinde geçen birgün ertesi yaz, biraz sonra, buraya gibi sözcükler yer-yön zaman zarfi olarak kullanilmistir Bu zarf metinde kanitlama ve amaçli kullanilmistir

12 Etkinlik
Ses Düsmesi
seyrettim
kivrilip
agzi

Ses türemesi olan kelimeler
baktikça
büyükçe
yüksekçe

Ses Benzesmesi olan kelimeler
vuruyor
birisi
anlamadim

Ses Düsemesinin sebebi: Iki heceden dar ünlü(i,i,u,ü)bulunan bazi sözcüklerünlü ile baslayan bir ek aldiginda iki ünlüde bu dar ünlü düser
Ses benzesmesinin Sebebi: Sonunda p,ç,t,k,f,h,s,s sert ünsüzleri bulunan bazi sözcükleri; c,d,g(g) yumusak ünsüzleriyle baslayan bir ek ladiginda bu c,d,g(g) sesleri sertleserek ç,t,k olur

13 Etkinlik
Günlükler yasanan olaylarin tarihi atilarak, günü gününe yazildigi bir türdür Anilar ise görünenelerin ve izlenimlerin arada zamna geçtikten sonra kaleme alindigi bir türdür Iki türde de içten samimi bir anlatim vardir Tema olrak yasanan olaylar islenir Objektif bir nalatimlario vardir Anilarin ögretici bir yazi varken günlükler okuyucu için yazilmaz

14 Etkinlik
Okunan ani metninde Atatürk'ün sanat ve sanatçi sevgisi dile getirilmeye çalisilmistir

17Etkinlik
Cümleleri hazirlarken anlamlarin ilghi çakici, ögretici bir tür oldugunu, yazarin ani yazarken objektif abartisiz olamasi gerektigini unutulmamalidir

Ölçme ve Degerlendirme
1) D-D_Y
2) A sikki
3) Magosa HatiralariNamik Kemal
Sehir MektuplariAhmet Rasim
Türk'ün atesle imtihaniHalide Edip Adivar
Bogaziçi Yalilari Abdülhak Sinasi Hisar
Edebiyatçilar Geçiyor Halit Fahri Ozansoy
Hac Yolunda Cenap Sehabeddin
Saray ve Ötesi Halit Ziya Usakligil
4) D sikki
5) D sikki
6) E sikki 

SAYFA 52:
2.GÜNCE(GÜNLÜK)
HAZIRLIK:
İlk iki soruyu kendi düşüncenize göre cevaplayınız.
3) İnsanlar yaşadıklarını günü gününe yazarak yazma alışkanlığı kazanır.Bu alışkanlık da kişinin yazma yeteneğini geliştirir, kendini daha iyi ifade etme imkanı bulur.

SAYFA 56
1.ETKİNLİK
GÜNLÜK ÖRNEKLERİ:
TURGUT UYAR’DAN
30.01.1956
Az konuşur olmayı, suskun olmayı erdem saymıyorum artık. Kendini kaçırmak, kendini gizlemek gibi geliyor bana.
27.02.1956
İzinliyim. Boşum. İlgisiz dolaşıyorum sokaklarda. Bu boşluk, bu kayıtsızlık ürküntü veriyor bana. Doğaya uygun, yapmacıksız bir yaşama özlüyorum. Kurtuluşumuz şiirden falan gelmeyecek, yaşamamızdan gelecek gelecekse.
3.1.1956
Nigâr Hanım’ın şiirlerini okudum. Elbette ilkel şiirler birçoğu. Ama birden düşünüyorum. “Gücenme, aslı harâbım senin firâkında” dizesi, bir bakıma, bir şiir geleneğinin yenilenmesi döneminde, yeni bir duygu, yeni bir söyleyiş sayılamaz mı?
Geçmiş ozanları, duygularının, söyleyişlerinin cılızlığı yüzünden küçümsemek doğru mu? Duygular yeni, biçimler, duyarlanma yeni. Bugün bu şiirleri, dolayısıyla bu duyguları, ancak eski şiirler öyle yazıldığı için daha iyi anlıyoruz. Öyleyse, iyi kötü bütün geçmiş ozanlara selam.
(Günlük-kitaplaşmamıştır)
CEMİL MERİÇ’TEN
26.2.1963
Ağaç her gün meyve vermez. Konuşmayan ağaçlar da vardır. Ne dallarında çiçekler gülümser baharları, ne çiçeklerinde arılar dolaşır. Konuşmayan ağaçlar da var…
Zindanda söylenen şarkıyı kim dinler? Zindanda söylenen şarkı ölüm kokar, zincir kokar, küf kokar. Ölüm açacak kapısını bir sabah o zindanın, ardına kadar.
Kuşlar gibi geçiyor günler önünden, cıvıldamıyorlar. Günler tren, günler mavi ufuklarda eriyen birer ümit. Kanatlarından yakalayamıyorsun kuşları. Tren sessiz gidiyor rüya ülkelerine.
(Jurnal - Cilt 1)
Bu metinlerde yazarlar kişisel gözlem ve dikkatlerini metinlere yansıtmış, doğal, içten yalın bir dil kullanmışlardır.Samimi ve kişisel duyarlılığı yansıtan bir anlatım tavrı takınmışlardır.

GÜNLÜK TÜRÜNDEKİ METİNLERİN ORTAK ÖZELLİKLERİ
Kısa yazılardır.
Olayı yaşayan kişi tarafından yazılır.
Yazarın yaşamından izler taşır.
Olaylar tarih atılarak günü gününe yazılır.
Birinci kişi ağzından yazılmış kısa ve özlü yazılardır
İnandırıcı, içten ve samimidirler.
Konuşma diline yakın bir dil kullanılır.
yazarın kişiliğini, görüşlerini ve ruhsal yapısını yansıtırlar.
Gerçekler, yaşanılanlar değiştirilmeden, çarpıtılmadan yazılır
Tarih, biyografi anı, … için birer belge değeri taşırlar.
Günlükler roman,gezi yazısı, hatıra gibi türlerde kullanılabilir.

2.ETKİNLİK
"Görkemli bir görünüşü var buradan Paris'in Her yer cetvelle çizilmiş gibi.Ne kadar her şeyin hesaplı kitaplı yapıldığını buradan bakan bir göz daha iyi anlıyor.Gözü rahatsız eden hiçbir mimari kusur pek göremiyorsunuz.Caddeler, bulvarlar, sokaklar bıçakla kesilmiş gibi..."
"Parisliler çok bahtiyar, o kış kıyametlerde bu sıcacık tertemiz gayet sıhhi havalana metrolarda evlerine gidip geliyorlar.Bir de bizim zavallı İstanbulluların çektikleri"
Read more