müslümanların masumiyeti etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
müslümanların masumiyeti etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Can Dündar'ın Müslümanların Masumiyeti Filmi Hakkındaki Düşünceleri


Yazının Tamamını http://gundem.milliyet.com.tr/o-filmi-seyrettim/gundem/gundemyazardetay/15.09.2012/1596609/default.htm sayfasından izleyebilirsiniz.

Ve iğrendim. Hakikaten mide bulandırıcı bir küstahlık... Tahrik için kotarıldığı aşikâr bir densizlik...
Adamı çileden çıkaran bir şımarıklık...
Müslüman fobili ırkçılığın son tuzağı...
* * *
İslam âlemini ayağa kaldıran“Müslümanların Masumiyeti” filmi, birçok tartışma ve soru işaretini beraberinde getiriyor:
-  İlki sanat kadar eski bir soru:
İfade özgürlüğünün hududu nereden geçer? Hakaret, bu hürriyetin sınırları içinde midir? Neyin hakaret, neyin maharet sayıldığına kim, nasıl karar verecektir?
Sanat adı altında kin tohumları ekilmesi ya da tersine dini koruma adına sanatın iğdiş edilmesi nasıl engellenecektir?
-  İnsanoğlunun uzun mücadeleler sonucu elde ettiği iki kazanım var: İnanç ve yaratma hürriyeti...
Çatışması kaçınılmaz görünen bu iki hak, nasıl bir arada yaşayacak? Biri bağnazlığın, ikincisi umursamazlığın tuzağına düşmeden nasıl bir arada var olacak?
-  Bir başka hayret verici nokta, dünyayı ateşe vermenin bu kadar kolay olması... İki fanatik, bir arsız finansör, üç saftirik oyuncuyla milyonları tahrik etmek, kitleleri sokağa dökmek mümkün. Bunca asır kindarlığın, kan davasının acısını çekmiş yerküremizin bu kadar kontrolsüz dönmesine akıl erdirmek mümkün mü?
* * *
-  İşin siyasi boyutuna gelince:
Bingazi’deki Amerika’nın elçisinin vahşice öldürülmesi, size de “Kaddafi’nin ahı tuttu” dedirtmiyor mu? Fanatik Libyalıları Kaddafi’nin üzerine süren ve “Bana onun kellesini getirin” diyen Amerika’nın şimdi kışkırttığı bela, “Hepimiz Usame’yiz” sloganlarıyla kendisine saldırınca “Ama biz sizi özgürleştirmiştik. Nasıl oldu bu?” diye soran şaşkınlığına acımamak, “Etme bulma dünyası” dememek elde mi?
-  1,5 milyarlık İslam dünyasının, “Şeytan Ayetleri yazıldı, yazanı öldürelim”, “Hz. Muhammed karikatürü çizildi; çizeni vuralım”, “İslam’a hakaret filmi çekildi, çekeni boğalım” dışında bir tepki üretememesi de üzücü değil mi? Her krizde yakıp yıkarak, tehdit edip öldürerek, kelle isteyip can alarak tepki veren kitlelerle, İslam’ın “barış dini” olduğunu savunmak mümkün mü?
-  Bu kadar yanlış tanındığını iddia eden, sürekli hakarete uğramaktan yakınan bir dinin, bu kitaplara, bu filmlere, inandırıcı kitaplar, gerçekçi filmlerle karşılık verememesi yazık değil mi? Tamam, küresel ölçekte film piyasasını elinde tutan bir Hollywood var, ama İslam dünyasında da Hollywood’u avucuna alacak petro-dolarlar var. “İslam o değil budur”, “Hz. Muhammed öyle biri değil, böyle biridir” diyecek bir film yapmak yerine habire yapılanı taşlamakla İslam savunulabilir mi?
* * *
Sağduyunun arayacağı formül belli:
Sanat, insanın kutsalına saygıyı öğrenecek; inanç, sanatın sorgulama hakkını gözetecek.
Sanat, inanca hakaret etmeyecek, din de inanç adına kan dökmeyecek.
Görünen o ki, bu sağlanamazsa sanat da mahvolacak, din de...
Read more

Fethullah Gülen " Müslümanların Masumiyeti " Filmi İçin Ne Dedi?


Fethullah Gülen Müslümanları sükunete çağırdı
Fethullah Gülen'den filme gösterilen tepki için açıklama...

Kaynak; ENsonhaber.com 14.09.2012 - 08:53    


Fethullah Gülen Libya'da filme gösterilen tepki nedeniyle büyükelçinin öldürülmesini kınadı ve Müslümanlatın tepkilerini sükunetle göstermesi gerektiğini söyledi.

Fethullah Gülen, Libya'daki Amerikan Konsolosluğu'na yapılan saldırı münasebetiyle bir taziye mesajı yayınladı. ABD'de yayınlanan gazetelerde yer alan mesajda Hocaefendi, terörün her türlüsünü lanetledi. Mesajında şu ifadeler yer aldı:

TERÖRÜN HER TÜRLÜSÜNÜ LANETLİYORUM
"Amerika Birleşik Devletleri'nin Bingazi'deki Libya Konsolosluğu'na yapılan saldırıda Büyükelçi Christopher Stevens ve 3 konsolosluk çalışanının hayatını kaybettiğini teessüfle öğrenmiş bulunuyorum. Görevi itibarıyla ABD'yi Libya 'da temsil eden ve aynı zamanda bu ülkede misafir hükmünde olan büyükelçiyi hedef alan bu saldırıyı en şiddetli şekilde kınıyor ve bu vesileyle faili kim olursa olsun terörün her türlüsünü lanetliyorum.


HİLLARY CLİNTON'A BAŞSAĞLIĞI DİLEDİ
Kahire ve Yemen'deki şiddet içeren protesto gösterileri münasebetiyle hatırlatmak isterim ki; kalıcı müspet değişimler ancak barışçı ve diyaloga açık bir yaklaşımla gerçekleşebilir. Masum insanları hedef alan şiddet, onu müdafaa etme iddiasıyla yola çıkılan İslam'ın ruhuna ihanettir. Müslümanlara yakışan, tepkilerini dinlerinin izzetine uygun bir tarzda barış ve sükunet içerisinde ifade etmeleridir. Olayda hayatını kaybedenlerin yakınlarına, Amerikan halkına, hâssaten ABD Dışişleri Bakanı Sayın Hillary Clinton'a başsağlığı diliyorum. Yaralılara acil şifalar temenni ediyor ve acılarını yürekten paylaşıyorum."
Read more

“Innocence of Muslims” (Müslümanların Masumiyeti) Filmi - Fragman - Video İzle

Arkadaşlar Videoyu Sildim. Çok Düşündüm Bu Videoyu İzletmeninde Yalnış Olduğunu anladım.... Üzgünüm


Müslümanların masumiyeti filmi gösterime girdikten kısa süre sonra büyük olaylar çıktı. Gelen yoğun tepkiler kısa sürede provakasyona dönüşürken Abd'nin Libya büyükelçiliğine saldırı düzenlendi. Saldırıda Abd'nin Libya Büyükelçisi yaşamını yitirdi...

“Innocence of Muslims” (Müslümanların masumiyeti) isimli filminde İslama hakaret ettiği savunulan İsrailli film yapımcısı Sam Bacile, olayların ardından Kaliforniya'daki evini terk etti.


İslam’ı ‘kanser’ olarak tanımlayarak tepki çeken Bacile'nin nerede olduğu bilinmiyor.p

"BU FİLM YASAKLANSIN"

Mısır’daki Hürriyet ve Adalet Partisi (HAP), Amerika’da yaşayan Kıptiler tarafından çekilen ve Peygambere hakaret içeren filmin yapımcılarının yargılanması talebinde bulundu.

HAP’ın resmi sitesinde yayınlanan açıklamada, ”Bu film ahlaki ve dini değerlere uygun değil. Bu haliyle ifade özgürlüğüne vurulmuş büyük bir darbe ve aynı zamanda mukaddesata ve insan hakları evrensel beyannamelerine karşı işlenmiş açık bir ihlaldir” denildi.

Açıklamada, filmin ırkçılık suçu teşkil ettiği ve Müslümanlarla Hristiyanlar arasında fitne tohumu ekme amacına yönelik olduğu vurgulanarak, oluşturulmaya çalışılan çatışma ortamına karşın Müslümanı ve Kıptisi ile Mısır halkının her zaman tek vücut olarak hareket ettiği ifade edildi.

Açıklamada ayrıca Ezher ve Kıpti Kilisesi din adamları da bu gibi faaliyetlerin tekrarlanmasını önlenmek için adım atmaya çağrıldı.

Yaklaşık 3 bin Mısırlı dün Kahire’deki Amerikan Büyükelçiliği önünde filmin yayınlanmasına tepki olarak gösteri düzenlemişti.


Read more