2013 - 2014 12. Sınıf Edebiyat Sayfa 41 - 45 Soruları ve Cevapları ( Lider Yayınları )

Ölçme ve Değerlendirme

1. Aşağıdaki cümlelerin bildirdiği yargılar doğru ise karşılarına “D”, yanlış ise “Y” yazınız.
• Öğretici metinlerde güdülen temel amaç etkileyiciliktir. ( Y )
• Tarihsel olayları konu alan metinlere “tarihî metin” denir. ( D)
• Evrenin oluşumu, insanlığın varlığı ile ilgili sorulara yanıt olması için üretilmiş bilgiler felsefi bilgi grubunda yer alır. ( D )
2. Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerlere uygun kelimeleri yazınız.
• Öğretici metinlerin yazılış amacı bilgi vermektedir.
• Öğretici metinlerde anlam birimleri bir  ana düşünce    etrafında birleşir.
• Öğretici metinlerin dilinin belirgin özelliği açıklayıcı ve nesnel olmasıdır.

3. Aşağıda verilenlerden hangisi öğretici metin türlerinden biridir?
A) Masal               B) Hikâye
C) Roman             D) Röportaj
E) Fabl
CEVAP: D
4. Aşağıda verilenlerden hangisi “Laiklik” ilkesine aykırıdır?
A) Sosyal hayatta serbestlik             B) Din ve vicdan hürriyeti
C) Düşünce özgürlüğü      D) Başka inançlara saygı
E) Dogmalara bağlılık
cevap: E



2. ÜNİTE ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME
1. Öğretici metinlerle ilgili aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerlere uygun kelimeleri yazınız.
• Tanınmış kişilerin hayatını anlatan eserlere biyografi denir.
• Makaledesöylenenlerin belgelere, kanıtlara dayanması gerekir.
• Anı metinlerde anlatılanlar kronolojik bir sıra içinde verilir.

2. Aşağıdaki cümlelerin bildirdiği yargılar doğru ise karşılarına “D”, yanhş ise “Y” yazınız.
• Denemelerde öznel bir anlatıma yer verilir. (  D )
• Makalede, konunun ciddiyetine bağlı olarak tarafsız ve bilimsel bir üslup kullanılır. ( D )
• Fıkrada, görüş ve düşünceleri kanıtlama amacı güdülür. ( Y )
• Röportaj gazete çevresinde oluşan öğretici metinlerdendir. (  D )
• Eleştiride eser, yazar, uygulamalar ve dönem ele alınır. ( D )
• Günlükler, yaşanılanların ve görülenlerin günü gününe yazılması sonucu ortaya çıkan metinlerdir. ( D )

3. —. Montaigne (Monteyn)’in kendine dönük, söyleşi havasında, gelişigüzel yazılmış duygusu uyan­dıran; Bacon (Beykın)’ın ise nesnel, özlü, betimleyici denemeler yazdığı söylenir. İki denemecinin yalnızca biçiminin değil, bakıp yorumladıkları dünyanın da farklı olduğu görülebilir. Montaigne (Monteyn)’in denemelerini, “kendi benliğini anlamak için” oluşturduğu, Bacon (Beykın)’ınsa “deği­şik alanlarda edindiği gözlem ve deneyimleri insanların yararlanabileceği bir bilgelikle” yazdığı, de­nemelerinden anlaşılmaktadır.
Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilemez?
A) Denemenin dokusu yazardan yazara değişir.
B) Her denemecinin anlatım biçimi kendine özgüdür.
C) Denemenin konuşma tadı taşıması dilin kullanımıyla ilgilidir.
D) Her denemecinin bir çıraklık bir de ustalık dönemi vardır.
E) Deneme, kişiselliğe dayalı, rahat okunan bir yazı türüdür.
(2009/ÖSS)

Cevap: D

SAYFA 43

4. I. Makale                     açıklayıcı nitelik
II. Otobiyografi                    3. kişili anlatım
III. Köşe yazısı               güncel sorunlar
IV. Hitabet                     seslenme sözleri
V. Masal                                  tekerlemeler
Yukarıdaki numaralanmış terimlerden hangisi karşısındakiyle ilişkilendirilemez?
A) I.         B) II.       C) III.
D) IV.      E) V.
(2010/YLS)

Açıklama: Otobiyografide birinci kişili anlatım vardır. Yazar, kendi hayat hikayesini anlatmaktadır.

5. Aşağıdakilerin hangisinde boş bırakılan yere ayraç içindeki sözcük getirilirse tanımyanlış olur?
A) …………….yazarın herhangi bir konu üzerinde kesin sonuçlara varmadan, kişisel görüş ve düşünce­lerini senli benli bir anlatım içinde verdiği yazı türüdür. (Makale)
B) ……………..ünlü kişilerin yaşamlarını, yaptıklarını, yaşadıkları döneme katkılarını anlatan yazı ve ki­taplara denir. (Biyografi)
C) Bir kimsenin kendi yaşam öyküsünü kendisinin yazıp anlattığı yapıtlara      denir. (Otobiyog­rafi)
D) Bir topluluk önünde belirli bir konuda yapılan etkili ve inandırıcı konuşmalara           denir. (Nu­tuk)
E) Bir yazarın, başından geçen ya da tanık olduğu olay ve olguları bilgilerine, gözlemlerine daya­narak anlattığı yazı türüne             denir. (Anı)
doğru cevap A

6. “Ben gazetedeki köşemde roman eleştirileri yapmam. Zaten bu köşenin görevi de eleştiri değildir. Amacım, okuyucuya bazı günlük sorunları tanıtmak, bu sorunlar hakkında düşüncelerimi, derinli­ğe inmeden, kanıtlamaya kalkmadan söylemektir. Kısa, yoğun, günübirlik yazılardır bunlar.” diyen bir sanatçmm özellikle hangi türde yazdığı söylenebilir?
A) Mektup             B) Fıkra C) Deneme
D) Makale             E) Anı
(1984/ÖYS)

Cevap: B

7. “Her gün yazıyorum. Her gün gazetede çıkıyor bunlar. Güncel sorunlar yanında edebiyat yazıları da yazıyorum. Bunları, hikâyelere benzer, hikâyecikler biçiminde oluşturuyorum. Yazılarımı bu tü­rün bilinen, alışılmış tekniğiyle değil, kendi istediğim gibi yazdım ve okuyucu da bunu benimsedi. Bu da benim için sürekli edebiyat çalışması oluyor.”
Yazarın paragrafta sözünü ettiği yazı türü aşağıdakilerden hangisi olabilir?
A) Makale             B) Deneme          C) Fıkra
D) Hikâye             E) Günlük
(1985/ÖYS)
Cevap: C

SAYFA 44
8. Yazar, bir toplum gerçeğini belirtmek istiyor. Bir çevreyi, bu çevrenin kişilerini görmüş, biliyor. Bun­dan bir roman çıkarmak istemiş. Ne var ki romanı okuyup bitirdikten sonra, zihnimizde yalnız bir­takım olayların izleri kalıyor. Bir de yazarın bunlara karşı yergici tutumu. Yazarın tutumunu beğe­niyor, öfkesine katılıyoruz. Ama bu, kitabı deneme ile röportaj arası bir yapıt olmaktan kurtaramı­yor. Daha doğrusu ona bir roman tadı kazandırmıyor.
Bu parçada, aşağıdaki edebiyat türlerinden hangisine özgü nitelikler ağır basmaktadır?
A) Günlük
B) Eleştiri
C) Anı
D) Fıkra
E) Makale
(1989/ÖYS)

Cevap: B

9. Yazarın, bilimsel bir konuda iddia ve ispat kaygısı güderek düşüncelerini açıkladığı yazı tü­rüne ne ad verilir?
A) Deneme
B) Anı
C) Eleştiri
D) Röportaj
E) Makale

Cevap: E

10. Türk edebiyatında bu türün örnekleri, Cumhuriyet’ten önce de verilmiştir. Evliya Çelebi’nin “Seya­hatname”si edebiyatımızda bu türün ilk örneklerinden biri olarak sayılır. Seydi Ali Reis, Yirmi Se­kiz Mehmet Çelebi, Ahmet Mithat Efendi, Falih Rıfkı Atay ve Reşat Nuri Güntekin’in de bu türde eseri vardır.
Bu parçada sözü edilen yazınsal tür aşağıdakilerden hangisidir?
A) Öykü
B) Anı
C) Roman
D) Deneme
E) Gezi

11. Bu, son bir yıl içinde okuduğum romanlar arasında etkisinden uzun süre kurtulamadığım bir çevi­ri roman. Yazar, bu romanında öncekilerden farklı bir yol izlemiş. Bir kahramanın çevresinde ge­lişen bir öykü kurgulamış. Abartıyla yalınlığı, komediyle trajedinin özelliklerini bir arada kullanmış. Bir yıl gibi bir zaman dilimini çok az geri dönüşlerle anlatmış. Haftalarca “çok satanlar” listesinde yer alan bu çeviri yapıt, Türk okurundan gördüğü ilgiyi Fransız ve İngiliz okurlardan görmemiş. Bu durum, çevirmenin başarısı olarak değerlendirilebilir.
Bu parçada aşağıdaki yazı türlerinden hangisine ait özellikler ağır basmaktadır?
A) Makale
B) Deneme
C) Eleştiri
D) Fıkra
E) Günlük
(2006/ÖSS)

Cevap: C

12. Nurullah Ataç’la ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?
A) Eleştiri türünün gelişmesinde önemli katkıda bulunmuştur.
B) Dilimizin özleşmesine öncülük etmiştir.
C) Konuşma dilindeki devrik cümlenin yazıda da kullanılmasını yaygınlaştırmaya çalışmıştır.
D) Yaşadığı dönemde deneme türünün başarılı bir temsilcisi olmuştur.
E) Öykü alanında da ürünler vermiştir.
(1995/ÖYS)

Cevap: E

13. İnsanların işine yaramayan bir mesleği yapmaktan utanç duyardım.” Bana bu sözü, Aşağı Fırat Bölgesi’nde MÖ 4000 yıllarını araştıran Çinli bir arkeolog söyledi. Kazıdan çıkardıklarını bilgisaya­ra göndermek üzere kodlamaktaydı o sırada. İlk bakışta binlerce yıl öncesinin bir çömlek parçası­nı ya da bozkır toprağını araştırmayı amaçlayan bir çalışmanın, bilim çevreleri dışındaki insanla­rın ne işine yarayacağı sorulabilir. Tıpkı sözcükleri yan yana, alt alta sıralayarak şiir yazmanın ne işe yaradığının sorulabileceği gibi. Ama günümüzden 6000 yıl önce Sümerlerin kumlu toprakta bit­ki yetiştirmenin gizini bulduğunu ortaya çıkarmak arkeolojinin insanlığa bir armağanıdır. Bunun gi­bi ben de sıkıntılı günlerimde Neruda ve Nazım’la konuşarak yaşamımı yönlendirirken şiirin bu ya­rarını nasıl göz ardı edebilirim.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Tanımlama
B) Alıntı
C) Nesnel veriler
D) Karşılaştırma
E) Terimler
(2010/LYS)

Cevap: A

SAYFA 46
14. Yaşadığımız günleri duyurur bize edebiyat dergileri. Yaşamı kalıcı yanlarıyla verir. Hele en taze şiirler, dizeler! Ataç, “Ölürken bana en genç şairin en son şiirinden dizeler okusunlar.” demiş. Ben de her sabah uyanır uyanmaz, her gece yatmadan önce, en yeni dizeleri okurum. Taze dizelerle yaşamak kadar kişiyi gençleştiren, yaşama bağlayan bir şey olamaz. Ne demiş Baudelaire (Bodler): “Sağlıklı bir kişi yirmi dört saat ekmeksiz yaşar ama şiirsiz asla.” Şiir okumanın tadını alırsa­nız siz de hak verirsiniz bu söze.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Tanıklıklardan yararlanılması
B) Olasılık dile getirilmesi
C) Koşul belirtilmesi
D) Öznellik ağır basması
E) Nitelendirmelerden yararlanması
(2010/LYS)

Cevap: B

15. Aşağıdakilerden hangisi, biyografi ile otobiyografi arasındaki farklardan birideğildir?
A) Biyografide dolaylı, otobiyografide doğrudan anlatımın olması
B) Biyografide nesnelliğin, otobiyografide yer yer öznelliğin ağır basması
C) Biyografinin kişinin dış dünyasına, otobiyografinin iç dünyasına yönelik olması
D) Biyografide belgelerin, otobiyografide belleğin önem kazanması
E) Biyografide ve otobiyografide kişinin anlatılanları kendisiyle sınırlaması



Cevap: E


Bu yazı edebiyatfatihi.blogspot.com sitesinden alınmıştır. İlk kez orayada yayınlanmıştır.
Load disqus comments

0 Yorumlarınız